Kuzey Kıbrıs'ta ilk klasik gitar festivali olan Yakın Doğu Üniversitesi 1. Uluslararası Gitar Festivali 24 Mayıs Çarşamba akşamı saat 20.30’da Lefkoşa Bedesten’de, The Hauge Kraliyet Konservatuvarı profesörü Enno Voorhorst’un verdiği resitalle açıldı.
Yakın Doğu Üniversitesi ve Tango Kıbrıs Kültür Sanat Derneği organizazyonuyla, çeşitli ülkelerden ve Türkiye'den önemli gitaristlerin katılımıyla düzenlenen Festivalde, dersler ve seminerlere de 25 Mayıs Perşembe günü Yakın Doğu Üniversitesi Yerleşkesi'nde başlanıyor.
Açılış konseri Lefkoşa Bedesten adı verilen ama esasında 12. yüzyılda Kıbrıs ve Orta Doğu'da egemen bir aile olan Fransız Lusignan'ların yaptırdığı katolik kilisesinde verildi. Kiliseyi daha sonra Osmanlılar Bedesten'e çevirerek çarşı olarak kullanmışlardı. Restore edilerek bu türk etkinlikler için uygun hale getirilen Bedesten'deki konseri yaklaşık 60 kişi izledi. Düzenleyici Erkan Sülün ve arkadaşları ince ayrıntılara varıncaya kadar düşünmüş, konser saati ve programı da buna göre ayarlanmıştı. Çünkü Bedesten'in hemen yanında aynı aile tarafından yaptırılmış Aya Sofya Katedrali bulunuyordu. Osmanlılar bu katedrale iki minare inşa edip camiye çevirmişlerdi. Ezan, belki de Rum tarafı günde beş vakit Türklerin varlığını duysun diye sonuna kadar açık bir ses tesisatından okunuyordu. Konser akşam ezanı okunduktan bir müddet sonra 20.30'da başladı, arası verildiğinde ise yatsı ezanı hoparlörlerden etrafı zangırdattı.
Enno Voorhorst, ilk yarıda Torroba, Bach, Villa-Lobos, Barios Mangore eserlerinden oluşan bir program sundu. İkinci yarıya ise geçen yıl ölen Dyens ile başladı, A.Part ile devam etti.
Ardından Kıbrıslı gitarist-besteci Kemal Belevi'nin, tremolalarla süslü Ilgaz düzenlemesini seslendirdi. Son eser ise yıllarca Türkiye'de oturan Carlo Domeniconi'nin evinin de bulunduğu Gümüşlük'teki Koyunbaba esinlenerek yazdığı ve tüm Dünya gitaristleri arasında yaygınlaşmaya devam eden dört bölümlük Koyunbaba'ydı. Hollandalı gitarist, Bedesten'in içine ulaşan dış gürültelere hiç aldırmadan, tüm eserleri bellekten ve iyi bir yoğunlaşmayla seslendirdi.
Enno'yu ilk kez dinledim ve çok beğendim. Bedesten'deki ilk konser için iyi bir seçim yapılmış. Enno Voorhorst, Mangore'ninkine benzer, 1930 tarihli bir gitarın Barcelona'da yapılmış bir replikasıyla çalıyor. Bu gitarın özelliği iki ses deliğinin bulunması ve bunların da sapın gövdeyle birleştiği üst bölgede yer alması.Büyüklük olarak romantik gitardan büyük ama İspanyol standart boyundan biraz küçük, görünümü gösterişli ve çekici bir gitar bu. Enno'nun teller üzerinde yumuşak bir tuşesi var. Bu tuşe ile Simplicio gitarın özellikleri birleşince, kulaklarımıza gayet dengeli, yeterli gürlükte güzel tınılar ulaştı. Yoğun alkışa karşılık Enno dinleyiciyi Mengore'nin "Sueno en la Floresta"sını yineleyerek ödüllendirdi. Bol tremolası bulunan parçayı Hollandalı gitarist, şiirsel biçimde seslendirerek geceyi noktaladı.
Etkinliğin açılış konuşmasını da yapan Yakındoğu Üniversitesi Güzel Sanatlar Bölüm Başkanı Ertem Nalbantoğlu, Erkan Sülün ve Ünal Dede, hem konuklarla yakından ilgilendiler, hem de konserin dış seslerden mümkün olduğunca az etkilenmesi için çabaladılar. Sonuçta iyi bir açılış oldu, umuyorum başladığı gibi de gidecektir.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
24 Mayıs 2017