Türkiye’nin aydın insanların yaşadığı şehirlerinden biri olan Çanakkale’de, bu yıl 55.si gerçekleştirilen bir festival vardı. Operadan görsel sanatlara kadar birçok dallarda etkinliklerin yapıldığı ve Çanakkale Belediye’sinin düzenlediği bu şölenler geçidi, tüm katılanlar tarafından zevkle izlendi.
Bu yılın UNESCO tarafından Truva Yılı ilan edilmesi ile, Festival’in ana temasını oluşturan bu isme saygı gereği, Çanakkale Belediyesi, Fazıl Say’a bir piyano sonatı, Tevfik Akbaşlı’ya da bir opera sipariş etti. Belediyenin dışında birçok firma da bu etkinliklere sponsor oldular. Bu kapsamda bir de Festival için afiş yarışması düzenlendi. Belediye tarafından bu Festival için 1.886.000 TL bütçe ayrıldı. Şehrin her tarafına afişler asılarak, halkın Festival etkinlikleri için bilgilenmesi çok güzel sağlandı. Ben de almış olduğum davetle, ilk günü Çanakkale’ye gittim. Tüm şehir, Festival nedeniyle adeta panayır yerine dönmüştü.
FAZIL SAY İÇİN BİR KİLOMETRELİK KUYRUK
Festival kapsamındaki etkinlikler 9 Ağustos Perşembe saat 22.00 de Çimenlik Kalesi’nde Fazıl Say’ın Truva Sonatı Galası ile başladı. Açıklamalı yapılan bu konserde, bestecinin, Belediye tarafından sipariş verilerek bestelediği Truva Sonatı ilk kez bu topraklarda Dünya prömiyeri yaptı. Konser için Kaleye gelen seyircilerin oluşturduğu kuyruk 1 Km. kadar uzunlukta idi. Besteci ve piyanist Fazıl Say, bu eserinin Dünya Prömiyerinde, eser hakkında bilgiler de verdikten sonra, üç eski parçasını, ardından da bu eserini yorumlayarak seyirciden çok büyük beğeni kazandı. Böylece Türk müzik arşivi güzel bir esere kavuşmuş oldu. Fazıl Say konserine başlamadan önce eserini dinleyicilere tanıttı. 10 bölümden oluşan sonatın ana başlıkları altında, yayılmış olarak alt başlıklar ve 23 kadar ‘’leitmotive’’lerden oluşan eser hakkında Fazıl Say şunları anlattı:
‘’Öncelikle bu eseri bana sipariş eden Çanakkale Belediyesi’ne teşekkür etmek istiyorum. Çanakkale Belediyesi’nin Truva yılı kapsamında bana sipariş ettiği Truva Sonatını (Troya Sonatı da diyebiliriz) bestelerken tüm kaynaklardan esinlendim diyebilirim, başta Anadolulu ozan Homeros’un üç bin yıllık ölümsüz destanından, diğer kaynaklardan, olayları ve kişileri her seferinde farklı yorumlayan sahne eserlerinden ve filmlerden. Tüm Çanakkalelileri dünya mirası Troya’ya festivallerle eser siparişleriyle sahip çıktıkları için kutlarım.
Bu Eserimi (opus 78 sayılı) 2018 yılı içinde 6 ayı kapsayan bir zaman diliminde besteledim, “Troya” konulu çok fazla salt müzik eseri olmadığından müzik diliyle bu büyülü destanın tüm dramatik ögelerini sunmak için çok özen gösterdim.
Çanakkaleliler Truva’ya sahip çıkıyor. Troya için festivaller düzenleniyor, eser siparişi veriliyor, doğrusu da budur diye düşünüyorum. Bir Anadolulu olarak bu Anadolu Destanını, bu eseri çok severek besteledim ve bundan sonraki yıllarda, Dünya’nın birçok yerinde, yılda 120’ye yakın konserlerimde de çalmak istiyorum. 40 dakikalık, ter döktüren zor bir eser olduğu için, iyi bir fizikte kalmam gerekiyor. Çünkü çok zor bir eser yazdım. Diğer meslektaşlarımın da bu eseri repertuvarlarına alacaklarını hayal ettiğim bir eser olmuştur. Bu festival Tevfik beye bir opera sipariş etti; bu faaliyetlerin devam edeceğini düşünüyorum.
Fazıl Say bu bilgileri paylaştıktan sonra konserine başladı. Programına ilk olarak eski eserleriyle başladı. Ses, Kumru ve Kara Toprak besteleri önceden bilen seyirciler, parçaların bitimlerinde sanatçıyı coşku ile alkışladılar. Ama herkesin merakı ve heyecanı bestedeydi, sabırsızlıkla onu bekliyorlardı.
Ardından Fazıl Say’ın, 2018 Troya Yılı dolayısıyla 6 ay içinde bestelediği Op. 78 sıra numaralı ’Truva Sonatı’ adlı eserinin notaları Dünya’da ilk kez Çanakkale semalarında yansıdı. Bu konserde Fazıl Say ilgisi oldukça fazlaydı. Bunda sanatçının popülaritesinin etkisi de çok vardı.
ÇOK SAYIDA SERGİ
Aynı gün 7’den 70’e herkesin ilgisini çeken ve büyük beğeni alan festivalideki etkinliklerin bir başkası da Özgürlük Parkındaki ‘’Barcelona Gipsy Balkan Orkestrası’’ konseri idi.
Bu konserle birlikte, Festivalde, konusu Truva olan çeşitli sergiler de açılmıştı. 10 Ağustos Cuma saat 11:00’de Çanakkale Belediye Başkanı ve Kardeş Kentlerden gelen heyetlerle birlikte sergi alanlarının gezilmesine başlandı. Yazar ve Sanatçı Evi’nde “Doğadan Denemeler”, Devlet Güzel Sanatlar Galerisi’nde “Troia’lı Kadınlar ve Çocuklar”, Seramik Müzesi’nde “Troia’da Ağaçlar”, Korfmann Kütüphanesi’nde “Çocukların Gözünden Troia Masalı” ve Çanakkale Kent Müzesi ve Arşivi’nde “Troia Seramikleri” sergileri açıldı. Tüm bu etkinlikler, bu kentin, kültür ve sanata duyarlılığını göstermiş oldu. Saat 20.00’de ise Truva’daki Ören Yeri’nde ‘’Festival’in Resmi Açılış Kokteyli’’ vardı. Bu kokteyle birçok katılımcı sanatçı ve izleyiciler büyük ilgi gösterdiler. Ardından, Truva Anfi Tiyatro’da saat 20.30 ‘’Festival Afiş Yarışması Ödülleri’’ ile ‘’Homeros Bilim ve Sanat Ödül Töreni’’ düzenlendi. 2002’den beri düzenlenen bu ödül bu yıl Prof. Haluk Şahin’e Çanakkale Belediye Başkanı tarafından veridi. Törende Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ‘’Biz bugün Korfmann’ın büyük emek verdiği, UNESCO’nun Dünya Mirası kabul ettiği Troya’dayız, 2018 Troya Yılı’ndayız. Bu kent artık sadece Çanakkale’nin değil, Türkiye’nin, hatta Dünyanın gözbebeğidir.’’
Daha sonra bu tören Homeros okumaları ile sona erdi.
Aynı akşam Özgürlük Parkı’ndaki konserin solisti Erol Evgin’di.
ELENA KARAİNDROU
11 Ağustos Cumartesi komşu Yunanistan’dan konuk bir sanatçı vardı. Saat 21.30 Çimenlik Kalesi’nde Yunanistanlı şarkıcı ve besteci Eleni Karaindrou konserine orkestra şefi Ender Sakpınar yönetiminde İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası üyeleri eşlik etti. Eleni Karaindrou'nun “Film Müzikleri ve Şarkılar” adlı çalışmasında Savina Yannatou, Human Touch Jazz Trio, Konstantinos Chatziiordanou, izleyicilerden büyük alkış aldı. Konserin bitiminde Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Eleni Karaindrou ve ekibine teşekkürlerini sunarak çiçek ve geleneksel Çanakkale seramiği takdiminde bulundu.
Özgürlük Parkı’ndaki sanatçı bu kez Mehmet Erdem’di.
AKBAŞLI'NIN OPERASI
12 Ağustos Pazar günü Saat 21.30'da Çimenlik Kalesi’nde Tevfik Akbaşlı’nın Troia Efsanesi Operası Dünya Prömiyeri gerçekleşti. Homeros’un dizeleri üzerine, librettosunu Işık Noyan’ın yazmış olduğu operayı, “Muhteşem Süleyman” ve “Kösem Sultan” gibi operaları ve birçok film müzikleri ile tanınan Tevfik Akbaşlı besteledi. Aytaç Manizade’nin sahneye koyduğu operada orkestra şefliğini Murat Cem Orhan yaptı. Dekorun bulunmadığı oyunda kostüm tasarımlarında ise İBB Şehir Tiyatroları kostüm tasarımcısı Gamze Kuş’un imzası bulunuyor. Sinema ve müzik desteği ile tümüyle tam bir görsel şölen başlamış oldu.
Müziklerin tınısının dramaturjik ve tümüyle birlikte oyunun sinematografik özellikleri bizleri ister istemez olayların yaşandığı yıllara götürdü. Solistlerin ve koronun, şef ve orkestra ile son derece uyumlu birlikteliği göz doldurdu.
Hektor’da Bülent Külekçi, Helen’de Özgecan Gencer, Paris’te Can Reha Gün, Menelaos’ta Utku Bayburt, Agamemnon’da Göktuğ Alpaşar, Aşil’de Ali Murat Erengül, Andromakhe’de Otilya İpek, Kassandra’da Sezin Düziçi, Priamos’da Altuğ Dilmaç ve Akhabe’de Elif Tuğba Tekışık görevlerini mükemmel bir şekilde yerine getirdiler. Hem solo hem de ansambl olarak, tüm solistler ve koro, şef Orhan yönetimindeki mini orkestra eşliğinde son derece başarılı bir çizgi çizdiler. Üstelik aralarında henüz profesyonel olmamış ve asıl görevi koro sanatçılığı olan şarkıcılar da vardı. Performans olarak tüm sanatçıları başarılı buldum. Çimenlik Kalesi avlusunda, açık havada kurulan platformda, kısıtlı olanaklarla bu büyük başarı, bizlere, olanakları daha uygun ve tüm ses – video desteklerinin olduğu bir sahnede, bu başarının daha da katlanacağının işaretlerini vermiş oldu. Tevfik Akbaşlı, daha çok film müzikleri ile ilgilendiği için, operasının müziklerinde de bu özellikler baskındı. Zaten bestecimiz operayı sinema ile özdeşleştiriyor.
Çanakkale gibi, binlerce yıllık tarihi ve kültürel olarak son derece aydın bir kentte, yine de ilk kez opera izleyenler de olmuştu. Onların görüşleri de bu sanatla olan tanışmalarının, kendi üzerlerindeki olumlu ve yapıcı etkileri üzerineydi. Yılların deneyimli opera rejisörü olan Aytaç Manizade’nin, ilgili çağın yaşam özelliklerine ait sahne yönetimi, orkestra şefi Murat Cem Orhan’ın orkestra ile sahne üstündeki bağlantıyı mükemmel bir şekilde bağdaştırması, kostüm tasarımcısı Gamze Kuş’un giysileri ile ses, video ve ışık birlikteliği de başarılı bulduğum unsurlardandı.
Aynı akşam 21.30da Özgürlük Parkı konserinin sanatçısı Resul Dindar’dı.
DANY BRILLANT
13 Ağustos Pazartesi saat 21.30’da yine Çimenlik Kalesi Dany Brillant Konseri vardı. Troia Festivali kapsamında “Big Band” müziğinin Fransız temsilcilerinden Dany Brillant sahne aldı. Brillant, muhteşem şovu ile kentlilerden büyük bir alkış aldı. Şarkıları ile geceye renk katan Brillant ve orkestrası, samimi ve sıcak tavırları ile herkesin gönlünü kazandı. Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ve eşi Hale Gökhan başta olmak üzere konsere katılan kentliler Dany Brillant’ın şarkılarına danslar ile eşlik etti. Konser alanı bu nedenle tam bir dans pistine dönmüş oldu.
Son derece keyifli geçen konser sonunda Başkan Gökhan, Brillant ve orkestrasına teşekkürlerini sunarak, tüm diğer sanatçılara yaptığı gibi geleneksel Çanakkale seramiği ve çiçek hediye etti.
Aynı gün olan, Festivalin son gün etkinlikleri kapsamında Rubato grubu da Özgürlük Parkı'nda sahneye çıktı. Konser alanını dolduran çok sayıda kentli Rubato'nun sevilen parçalarına hep birlikte eşlik ederek keyifli bir akşam yaşadı.
Festivale Fecri Polat, Haluk Şahin, Levent Üzümcü ve Ataol Behramoğlu söyleşileriyle festivale renk katarken, 'Damadım Olur musun?', 'Toros Canavarı' ve 'Anlatılan Senin Hikayendir' isimli tiyatro oyunları kentlilerle buluştu. Bunun yanı sıra, yukarıda da belirttiğim gibi, '55.Uluslararası Troia Festivali Afiş Tasarım Yarışması Eserleri Sergisi' Prof. Dr. Türkan Saylan Sosyal Tesislerinde, Seramik Ustası İsmail Bütün ve kursiyerlerinin 'Çanakkale'den Troia'ya isimli Seramik Sergisi Devlet Güzel Sanatlar Galerisinde, 'Troia Seramikleri' Sergisi Çanakkale Kent Müzesi ve Arşivinde, Doç. Seyhan Yılmaz'ın 'Troia'da Ağaçlar' isimli Seramik Sergisi Çanakkale Seramik Müzesi'nde, Zeynep Gümrük'ün 'Doğadan Denemeler' isimli Seramik Sergisi Yazar ve Sanatçı Evi'nde, Çanakkale Belediyesi Çocuk Kültür Evi'nin 'Çocukların Gözünden Troia Masalları' isimli sergisi Korfmann Kütüphanesi'nde, 7. İlyada Kırkyama Çanakkale Buluşması 'Kırkyamanın Dilinden Troia Destanı' Sergisi Akol Otel'de sanatseverler ile buluşmuş olması, bu festivalin ne derece geniş yelpaze içerdiğini bizlere göstermektedir. Festivali düzenleyen, başta Çanakkale Belediyesi ile onun başkanı Ülgür Gökhan ile, tüm sanatçı ve izleyicileri, hatta, bu festivale sahip çıkan Çanakkale halkını yürekten kutluyorum.
19 Ağustos 2018