Galeri FE, Çağdaş Türk Resim sanatının önemli sanatçılarından, benim de 1971-75 yılları arasında, İstanbul Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Dekoratif Resim bölümünde okuduğum yıllarda hocalığımı yapan, Prof. Mustafa Pilevneli‘nin yeni kişisel sergisi “Pilevneli’nin Dünyası”na ev sahipliği yaparak, görkemli bir şekilde açıldı. Kapsamlı bir kitap ile sunulan sergi 24 Mayıs 2017 tarihinde açıldı ve 1 ay süre ile ziyarete açık.
Anadolu’nun mitolojik geçmişine, İstanbul ve Ege’nin kıyılarından seçilmiş, özellikle Fenerbahçe ve Bodrum konulu çalışmalarıyla tanınan Mustafa Pilevneli, tuval resminin yanı sıra cam, mozaik, vitray, seramik, ahşap ve beton gibi malzemeleri plastik sanatlarda büyük ustalıkla kullarak 60 yılı aşkın bir zamandır duvar resminden seramik ve emay uygulamalarına, özgün baskıdan yağlıboya, akrilik ve suluboyaya resimlere, çeşitli malzeme ve tekniği pratik bir yetkinlikle uyguladığı çalışmalarıyla görkemli bir imajlar dünyası kurmuştur. Sanat tarihçisi Ömer Faruk Şerifoğlu’nun retrospektif bir yaklaşımla hazırladığı kitapta, Mustafa Pilevneli’nin sergide yer alan son çalışmalarının yanı sıra, 77 yıllık sanat serüveni ve bu serüvenin köşe taşı eserlere de yer veriliyor.
Mustafa Pilevneli 1961’de Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksekokulu Dekoratif Resim Bölümü’nden mezun olduktan sonra Almanya’dan DAAD bursu kazanarak uzmanlık eğitimi için gittiği Stuttgart Akademisi’nde “Mağara Çağından Günümüze Duvar Resimleri ve Teknikleri” konusunda tez hazırlar. Dönüşünde mezun olduğu Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu Dekoratif Resim Bölümünün öğretim kadrosuna girer ve okulun sonraki adı olan Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi'nden 2007 yılında emekli oluncaya kadar hocalık yapar. Ben de 1971 yılında sınavla girdiğim Tatbiki Güzel Sanatlar’da Mustafa Pilevneli 2-3 ve 4. Sınıflarda hocamız olmuştu. Birçok şeyleri ondan öğrendik, bizlere çok iyi hocalık yapmıştı. Ancak, onunla ilgili unutamadığım bir anım var ki, hiç aklımdan çıkmıyor:
1975 yılı, öğrenim yılının son günleri, sınıfta okul bitirme projesi hazırlıyoruz. Pilevneli de sınıfımızda, hem ders işliyor, hem de sohbet ediyor. Bir ara, konuşması tamamen ders dışı olaylara kaydı ve herkes gibi benim de dikkatim dağıldı. Ödevi akşama kadar teslim etmemiz gerekiyordu. Bazı arkadaşlarımın memnuniyetsizlikleri yüzünden okunmaya başladı, el ve yüz ifadeleri ile, hoca bizi engelliyor, işi bitiremeyeceğiz, diye söylenmeye başladılar. Ben de onlardan aldığım cesaretle, Mustafa beye ‘’Hocam bu ödevi bir an önce bitirmemiz gerekiyor, bize biraz müsaade etseniz memnun oluruz’’.
Vay, sen misin bunu diyen! Kendi dersinden bana diploma notu olarak ‘’10’’ üzerinden ‘’0’’ verdi. Diğer hocalarımın hepsi de ona tepki için ‘’10’’ üzerinden ‘’10’’ verdiler de ancak ‘’7’’ ile mezun oldum. Bu anım, her öğrenci öğretmen arasında olabilecek basit bir ilişki. Geçmiş gün. Ama ondan öğrendiklerim de benim ileriki sanat yaşamımda bana her zaman yol gösterici olmuştur.
Mustafa Pilevneli, son yıllardaki büyük boyutlu akrilik düzenlemelerinde denizaltı derinliklerini, mağara ağızları ve içerilerinde gözlerden uzak kalmış, zor rastlanır güzellikleri yansıtıyor. Suluboyanın akıcı, spontan ve saydam özelliğini akriliğe de taşıyan sanatçı, geniş tuşlar, duyarlı lekelerde doğanın yaşanmışlığını ustalıkla aktarıyor. Ay ışığında, gökyüzünde balık ve bulutlarla kaynaşan doğayı bir düş adasına dönüştüren izlenimleri, arasında Moda ve Fenerbahçe'de sakız ağaçları, Çengelköy'de bir cami avlusu, iri gövdeli çınarlar gibi İstanbul'un değişik semtlerinden derlenmiş görünümlerle kentin günden güne kaybolan güzelliklerini ölümsüzleştiriyor. Bu sergide sanatçı, oldukça geniş bir katalog kitabını da ilgililere sunmaktadır.
Değerli Mustafa Pilevneli hocamın 77. Yaşını ve sanat yılını kutlar, nice sağlıklı ve sanat dolu yıllar dilerim. Sergi Galeri FE’de Cemil Topuzlu Cad. Kutmen Apt. No 60/2 D: 4 Çiftehavuzlar/Kadıköy/ İstanbul adresinde 24 Haziran 2017’ye kadar ziyaret edilebilir.
İsmail Hakkı Aksu