İlkler hep önemlidir. Düzenlediğiniz ilk etkinlik başarılı olmuşsa, aynı çizgi geliştirilerek izlendiği sürece bu gelecektekilerin de başarılı olacağının habercisi gibidir. Bu saptamayı 24-28 Mayıs tarihleri arasında Kuzey Kıbrıs'ta ilki düzenlenen Yakın Doğu Üniversitesi 1. Uluslararası Gitar Festivali için yapıyorum. Çünkü, katılımcılar, konserler ve eğitimin kalitesi yönünden düzeyli bir etkinliğe tanıklık etttim.
Festivalin kapanışı, gündüzden geceye ulaşan iki ana, bir yan etkinlikle yapıldı. Yan etkinlik dediğim, ABD'den gelmiş kemancı Marjorie Gere ve piyanist Dan Sedgwick'in resitaliydi. Kemancı Marjorie Gere daha önce Kuzey Kıbrıs'ta bulunmuş bir müzisyen, böyle bir gitar festivalinde kendilerine de yer verildiği için teşekkür etti. Beste de yapan piyanistin kendi besteleri ve romantik dönem eserlerinden oluşan bir repertuvarı, Lefkoşa'nın merkezinde bulunan Naci Talat Vakfı Barış ve Dostluk Evi’nde seslendirdiler. Besteci Dan Sedgwick, piyano eserlerinin gitara uyarlanması konulu bir seminer verecekti. Bu "seminercik" piyano ile gitar arasındaki biri register, diğeri el serbestliği olan iki önemli farkın vurgulanmasından öte geçemedi!
Neyseki, enstrümanına egemenliğini partnerinden daha iyi olan kemancı Marjorie Gere, bandoneoncu Mustafa Elmas'la birlikte Arjantinli gitarist Matias Zloto'nun gitarla geleneksel tango eşlikleri konulu örneklemeli seminerinde de görev alarak, gitar konusuna katılmış oldu.
Zloto'nun kendi yaşamından ve Buenos Aires'te gelişmiş özel tango gitar çalım teknikleri ve akorları konusundaki sunumu, ilginç, bilgilendirici ve zevkle izlenir nitelikteydi. Tırnak yerine başparmağın ucunun kuvvetlice kullanıldığı tango gitarında, henüz parmak ucu kararmamıştı ama Zloto ustalığını gösterdi.
Kapanışı vurgulayan esas resital ise İtalyan gitarist Vincenzo Sandro Brancaccio tarafından verildi. Konuk gitarist, Naci Talat Vakfı'nın tavanı ve tabanı ahşap, yüksek tavanlı salonunun iyi akustiğinde ses yükseltme kullanılmadan verdiği resitalde, Weiss, Tarrega, Giulianni, D'Angelo ve Piazzola'nın eserlerinden oluşan bir program sundu. Koblenz Uluslararası Gitar Akademisi'nden Ozan Sarıtepe ile eş zamanlı olarak burs kazanarak, "Akdeniz Gitar İkilisi" olarak verdikleri resitallerde o bölgede tanınan, kariyeri boyunca 10'un üzerinde yarışma kazanmış gitarist, sağlam bir görüntü çizmekle birlikte bazı eserlerde klavye üzerinde kaydırmalarda yaptığı pis sesler ve bazı tuşelerde cızırtılı tını vererek bende hayal kırıklığı yarattı. Bu kadar yarışma kazanmış bir gitaristin lehine, "Ya değişik bir gitara uyum sağlamaya çalışıyor, belki akordu ve telleriyle ilgili bir sorun vardı" diye düşünmekten alamadım. Gitarist hayli ince ve narin parmaklara sahipti, belki bu faktörlere ek olarak, bazı tellere klavyede yeterince güçlü basamadı. Brancaccio, aranın yatsı ezanına denk getirilebilmesi için sırada bazı değişiklikler yaptı. Dinleyicinin kalbini kazanmak bakımından en akıllıcası ise Piazzola'nın "Buenos Aires'te Dört Mevsim / Estaciones Portenas" başlıklı eserini sona alması oldu. Piazzola tınıları, dinleyiciye tanıdık geldiğinden ve tanfo ritmlerini taşıdığından olsa gerek salonda heyecan uyandırdı ve gitarist beklediği alkışı aldı. Bis olarak da Kuzey Kıbrıslı gitarist-besteci Kemal Belevi'nin birinci prelüdünü seslendirerek, gerekli jesti yaptı.
Konser sonrası festivalin tüm koşuşturmacalarında görev alan YDU Eğitim Fakültesi Müzik Öğretmenliği Bölümü öğrencilerinden başlayarak, katkı sahipleri sahneye çağrılıp teşekkür edildi. Şilt ve şükran belgeleri verildi. Belgeleri tek tek sunan Eğitim Fakültesi Dekanı Hüseyin Uzunboylu ile ayaküstü sohbetimizde "Arkadaşlarımıza güveniyoruz, getirdikleri istekleri olumlu karşılıyor ve gördüğünüz gibi iyi sonuçlar alıyoruz" demesi pek hoşuma gitti. Demek ki Kuzey Kıbrıs'ta "dediğim dedikçi" olmayan yöneticiler var.
Avrupa gitar camiasının ünlü icracı ve hocaları Aniello Desidero ile Enno Voorhorst başta olmak üzere iyi hoca ve icracıların katılımıyla ivme kazanan birinci festivalin tasarımını Kağan Korad ile Ozan Sarıtepe'nin sanat danışmanlıklarında yapan Erkan Sülün ve Ünal Dede başta olmak üzere tüm emeği geçenleri yürekten kutluyorum. Festival ve çoğu derslerin Bayrak TV'nin önemli katkısıyla tümüyle kayıt altına alınmış olması da, arşiv ve eğitim çalışmalarında kullanılma olanağı bakımından önemli bir kazanım. Festival, hem bir istisnasıyla bütünleşik görüntü veren gitar camiamız, hem de uluslararası ilişkiler bakımından KKTC için önemli bir katkı oldu.
Bu ivme ile 2. Festival için şimdiden hazırlıklara başladıklarında, gelecek yıl ortaya daha olgunlaşma yolunda ve kurumsallaşma adımları atılmış bir festivalin çıkacağını düşünüyorum.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
29 Mayıs 2017