7
Yıl 1760: İlk Müzik Dernekleri KuruluyorBu dönemde halkın ne kadar takdirini kazansa da Brezilya’daki mevcut müzik seviyesinin Avrupa’nın çok gerisinde olduğu bir gerçekti. Kraliyet Ailesi’nin Rio de Janeiro’ya yerleşmesine kadar ülkenin sanatsal müzik adına bahsedebileceğimiz tek kurumu, bir kilise organizasyonu olan ve 1760 yılında Bahia Eyaletinin Olinda şehrinde kurulan Santa Cecília Derneği idi.1 Ancak Santa Cecília’nın Brezilya’daki ilk müzik derneği olduğu dışında resmi bir bilgiye sahip değiliz. Ülkede kurulan ikinci dernek, resmi kayıtlara da geçmiş olan Santa Cecília Merkez Birliği’dir. Rio de Janeiro’daki Ulusal Arşiv’de bulunan belge derneğin 3 Temmuz 1774 yılında kurulduğunu göstermektedir. Birliğin 32 kurucusu arasında henüz 17 yaşında olan geleceğin ünlü bestecisi Papaz José Maurício Nunes Garcia (1767-1830) da bulunmaktadır. Santa Cecília Merkez Birliği’nin aktiviteleri ile ilgili birçok bilgiye ulaşmak mümkün olmuştur. Örneğin müzik eğitiminin yalnızca kilise mensupları tarafından verilebildiğini, dini ve toplumsal unvanlara sahip olanların derneğin giriş sınavlarından muaf tutulduklarını biliyoruz. Sınavı başarıyla veren enstrümancı veya şancı olmak isteyen kişiler ise eğitimleri için 2400 réis2 tutarındaki, az olmayan bir meblağı ödemek zorundaydılar. Sınavın juri üyeleri, birliğin kuralları çerçevesinde adayların profesyonellik düzeylerini ölçebilecek donanımda olan kişiler içinden seçiliyordu. Birliğin üye anlaşmasında yer alan bir maddede kişinin üyeliğine profesyonel etik, davranış, günlük kıyafet, maaş ve etkinlikleri göz önüne alınarak izin verilip verilmeyeceği belirtilmişti. Birlik yönetimi üyelerinin yaşamlarını takip etme hakkına sahipti. Üyelerin davranışlarında, toplum içindeki etik konumlarında bir değişiklik olması veya birliğin gereklerini yerine getirmemeleri halinde, üyenin birlikle olan ilişkisi kesilebiliyordu. Birliğin üyelerine karşı yardımları da vardı. Ölüm, sakatlık ve hastalık durumlarında destekleyici maddi imkânlar sunuluyordu. Kızı evlenecek olan üyenin birliğin kasasına belirli bir meblağ ödeme zorunluluğu ise enteresan bir uygulama olarak karşımıza çıkmaktadır.Ancak Brezilya’nın ekonomik olarak güçlü şehirlerinde sanat adına yaşanan bu gelişmeler bir süre sonra yine ekonomiye paralel olarak yerini gerilemeye bıraktı. Uzun süren ekonomik refah döneminin ardından XVIII. yüzyılın sonlarında ortaya çıkan altın endüstrisi odaklı ekonomik kriz, Minas Gerais şehrindeki donanımlı müzisyenlerin Rio de Janeiro’ya gitmesine sebep oldu.Kral, Jose Mauricio'nun saraydaki konserini dinliyor.
Bu dönemde yetenekli bir müzisyen olan José Maurício adındaki papazın ismi Rio de Janeiro’da öne çıkmaya başladı. Sömürgeden İmparatorluğa geçiş dönemine denk gelen bu süreçte Kral Dom VI. João’yı eserleri ve icracılığı ile kendine hayran bırakan José Maurício, Capella’nın baş müzisyenliğine atanmıştı. Köle bir anne ve Portekiz soylusu bir babanın oğluydu. Aktif bir icracı ve çok verimli bir besteci olan Maurício’un günümüze kalan eserleri arasında birçok missa, requiem, motet bulunmaktadır. Çalıştığı yerlere her zaman için sanatsal bir hareketlilik getiren besteci, yaşamı boyunca Brezilya’dan çıkmamış olsa da hayattayken eserleri Portekiz’de çalınmıştı. Papaz José Maurício yüksek verimliliği ile yalnızca Rio de Janeiro’nun değil, bütün Brezilya’nın o dönemdeki en önemli bestecisi olarak kabul edilmektedir.İmparatorluk ve Müzik
Rio de Janeiro’da çok sayıda tiyatro ve opera binasının yapıldığı bu yıllarda, küçük eserler besteleyebilecek düzeyde iyi bir müzik eğitim almış olan Kral, müziğe büyük önem veriyor, saygı duyuyordu. Çocukları I. Dom Pedro ve II. Dom Pedro’yu kendisi gibi iyi bir müzik kültürü ile yetiştirmişti. Napolyon’un bertaraf edilmesinden sonra, 1821 yılında seneler önce yurttaşlarına verdiği sözü tutarak ülkesine dönen Kral, Brezilya’yı yönetmek için büyük oğlu I. Dom Pedro’yu görevlendirdi. Ancak bir yıl sonra, 1822 senesinde, I. Dom Pedro sürpriz bir şekilde Brezilya’ya Portekiz’den bağımsızlığını verdi ve kendisini Brezilya İmparatoru ilan etti.Yeri gelmişken, I. Dom Pedro’nun tahttan çekilmesiyle yerine geçen kardeşi II. Dom Pedro’nun opera repertuvarının en büyük eserlerinden birinin doğmasına nasıl vesile olduğunu da anlatmak gerekir. O yıllarda Bel Canto’nun moda olduğu Brezilya’da romantik besteciler pek tanınmıyordu. Bu eksikliği gören II. Dom Pedro, Rio de Janeiro’da sahnelenecek, ancak çok zor olmamasını rica ettiği bir opera bestelemesi için Alman besteci Richard Wagner’e Leipzig Konsolosu vasıtasıyla sipariş verir. Oldukça dolgun bir ücret karşılığında siparişi kabul eden Wagner, Tristan ve İsolda’yı yazmaya başlar. Ancak çok zor olmaması gereken eser zamanla komplike bir hal alır. Wagner, Leipzig Konsolosu’na yazdığı mektupta, eserin ulaştığı seviyede Güney Amerika’da seslendirilmesinden duyduğu şüpheyi dile getirir ve aldığı ücreti geri vermeyi teklif eder. Fakat İmparator cevabında, böyle bir operanın yazılmasına sebep olduğu için duyduğu mutluluğu ifade ederek, eseri gelecekte bir gün dinlemeyi ümit ettiğini yazar. Ödediği bedeli de besteciye bırakır.3Yarın:Yeni Zevkler, Yeni Dernekler ve Opera
1 Andrade, a.g.e., s. 97.
2 1958 yılına kadar kullanılan Portekiz Para Birimi.
3 Mariz, V., História da música no Brasil, Civilização Brasileira, Rio de Janeiro, 1981, s. 52.