15 Ocak’ta Berlin Filarmoni salonunda Jonas Kaufmann’ın “Mein Wien”, benim Viyana’m” konseri vardı ve Berlin’e gidişimi bu tarihe denk getirmenin heyecanını yaşıyordum.
1969'da Münih’de doğan ve şan eğitimini orada yapan Jonas Kaufmann için Viyana ne ifade ediyordu? Çocukluğunda tatillerini Büyükbabasının Tiroller'deki kulübesinde geçiren ve bol bol Avusturya TVsini seyreden Kaufmann, Viyana kültür ve müziğine aşina olmuş, Viyana dialektini de kapmıştı. Gençliğinden bu yana ise sık sık Viyana’ya giden ve her gidişinde yeni bir köşe, yeni bir müze, yeni bir cafe keşfeden, konser salonlarını dolaşan Kaufmann, Viyana ile arasında büyük bir duygusal bağ oluştuğunu, Viyana’nın hem kent, hem kültürel dokusundan çok etkilendiğini söylüyor. Viyana’da görev icabı iki kez uzunca süreler kalmış biri olarak, Kaufmann’ı çok iyi anlıyorum. İnsanın içine işleyen bir şehir.
Bu çerçevede, Ekim 2019 da Adam Fischer’ın yönetiminde Viyana Filarmoni ile yaptığı Sony etiketiyle çıkan “Wien” adlı CD'sine şaşmamak gerek. CD, Viyana operetlerinden aryaları içeriyor. Bu müziğe Büyükannesinin söylediği Viyana Operet şarkılarıyla aşina olan Kaumann, bir tezat olarak Büyükbabasından da Wagnerler dinlemiş. Geniş repertuvarı, hem spinto tenor rollerini, hem lirik, hem de helden tenor Wagner rollerini kapsıyor.
Viyana CD'sine paralel olarak Viyana’da başlatılan, “Mein Wien”, “Benim Viyanam” adıyla, pek çok Avrupa kentini kapsıyan bir turne halen sürüyor.
Berlin’deki konserinde kendisine Jochen Rieder yönetiminde Prag Filarmoni Orkestrası ve Güney Afrikalı soprano Johanni van Oostrum ile Amerikalı soprano Rachel Willis-Sorensen eşlik ediyordu.
Orkestra, şef ve Kaufmann fraklı, sopranolar ise tabii uzun tuvaletliydi. (Gerçi Kaufmann ikinci yarıda çok şık bir takım elbiseye değişti.) İzleyicileri de özenli, şık giysilerde görmek, bir zamandır bu güzel alışkanlığı kaybeden bizim izleyicilerimizi hatırlatarak beni imrendirdi.
Konser, Oğul Strauss’un “Venedik’te bir Gece” Operetinin uvertürüyle başladı. Bu, Kaufmann’ın Opera kariyerinde, Caramello rolünde söylediği ilk eserdi. Bu Operetten söylediği iki arya; 1. Perdeden “Sei mir gegrüsst du Holdes Venezia” Selam sana Güzel Venedik, Dükün aryası, 2. Perdeden “Ach wie so herrlich zu schauen” Caramello’nun aryasıydı. Kaufmann, dük ve uşağı olan bu iki ayrı karakteri yorumunda yansıttı.
Tik-tak polka’dan sonra Strauss’un Yarasa Operetinden Rosalinde ile Eisenstein’ın saat duetini Kaufmann ile Sorensen yorumladı. Rosalinde’nin “Klange der Heimat” aryasını ise Sorensen seslendirdi.
Operet türü, Viyana’da 1874'de Strauss’un Yarasa opereti ile başladı. Son derece popüler olan Offenbach’ın giderek artan talepleriyle başa çıkamayan tiyatro direktörü, Strauss’un karısının da yardımıyla Strauss’u bir operet bestelemeye ikna etmişti. Konserde, bu çok ünlü ve hatta opera düzeyinde de addedilen operetten Rosalinde ve Eisenstein’ın saat düeti ile Rosalinde’nin “Klange der Heimat,” yani "Vatanın Sesi" aryası yer aldı. Nitekim, Viyana Devlet Operası programına alınan ve her yıl yılbaşı döneminde sahnelenen tek operet "Yarasa"dır.
Sonra, Strauss’un “Viyana Kanı" operetinden Kontes karakterinin “Es hat dem Grafen nichts genutzt” ("Kont'a bir Yararı Olmadı") aryasını ise Van Oostrum seslendirdi.
Yine Strauss’un “Die Tanzlerin Fanny Elssler” operetinden “Draussen in Sievering blüht schon der Flieder” ("Sievering'de Leylaklar Açtı Bile") aryasını Kaufmann yorumladı.
Birinci Yarı “Wiener Blut” ("Viyana Kanı") Operasından kontla kontesin duetiyle son buldu.
İkinci yarı Robert Stolz’un Wiener Cafe valsiyle başladı.
Kalman’ın “Sirk Prensesi” Operetinden Mr. X'in aryası “Zwei Marchenaugen” iki masalımsı göz”aryasıyla devam etti.
Bundan sonra Lehar’ın Şen Dul Operasından Hanna Glawari’nin aryası ve ünlü “Lippen Schweigen” “Suskun Dudaklar" düeti sırasıyla Sorensen ve Kaufmann tarafından seslendirildi.
Daha sonra Stolz’un “Prater’de ağaçlar tekrar çiçek açıyor” ve “Viyana gece ile güzel” şarkılarını yine Kaufmann yorumladı. Konserin son parçası, Rudolf Sieczynskis’in daha ziyade, “ Wien, Wien, nur du allein” (“Viyana, Viyana, yalnızca sen”) adıyla tanınan “Wien Du Stadt meiner Traume (“Rüyalarımın Şehri Viyana") idi. Ancak sonu gelmeyen alkışlar nedeniyle Kaufmann 4 bis yaptı. “In einem Kaffee in Hernals” i seslendirdiği sırada, muhteşem bir ıslık gösterisinde de bulundu.
Yukarıdaki programdaki arya ve şarkılara çoğumuz aşinayızdır. Bizde de zamanın akışı içerisinde, Şen Dul, Viyana Kanı, Çingene Baron gibi operetlerin sahnelendiğini hatırlıyorum. Ama bu büyüleyici aryaları çok iyi bir orkestra ve şefin eşliğinde Kaufmann’dan dinlemek gerçekten büyük bir ayrıcalık.
Konser Programı, Viyana operetini hakkıyla yansıtıyordu. Bu nostaljik melodiler, güzellikleri yanında, çok duygusaldırlar. Romantizm, aşk, coşku, öfke, arzu, mutluluk, tutku gibi çeşitli duyguları içerirler.
Zamanımızın en büyük tenoru hakkında yazmak kolay değil. Starlığa adımını 2006 yılında MET de Angelica Gheorghiu ile söylediği La Traviata ile atan Jonas Kaufmann, sesinin geniş olanakları, mükemmel tekniği,sahnedeki prezansı, oyunculuğu, sesinin kıvraklığı, gerektiğinde çok yumuşak, gerektiğinde forte olarak, muhteşem tizleri, pesleri, pianissimolarıyla aynı aryada yer alan çeşitli duyguları muhteşem biçimde yorumladı ve yansıttı. Hem de tutkuyla, hem de çok keyif alarak. Sanırım en severek, en keyif alarak gerçekleştirdiği bir program. Bu arada, çok neşeli, muzip bir hali vardı ve çeşitli şakalar ve espriler yapmaktan da geri kalmadı.
Amerikalı soprano Rachel Willis-Sorensen, güçlü sesi ve rahat sahnesiyle çok başarılı bir performans gösterdi. MET ve Viyana dahil , uluslararası operalarda söyleyen Sorensen, sezona Covent Garden'ın Japonya turnesinde Gounods’nun Faust Operasında Marguerite rolüyle başlamış.
Yine başarılı bir performans çıkaran Güney Afrikalı Johanni van Oostrum büyük şeflerle çalışmış ve Komischen Oper Berlin, Bolşoy tiyatrosu gibi operalarda söylüyormuş.
Alman şef Jochen Rieder zamanımızın en büyük şancılarıyla çalışmış. Jonas Kaufmann'la uzun birlikte çalışma geçmişleri varmış. Prag Filarmoniyi bu konser Programıyla Viyana’da ve başka Avrupa şehirlerinde yönetmiş. Viyana Operet müziğinin püf noktalarını iyi kavramış görünüyordu. Kaufmann ve orkestra ile uyumu gayet iyiydi.
Genç Çek Cumhuriyetinin Orkestrası Prag Filarmoni 1994 yılında kurulmuş olmakla birlikte, bir çok ünlü şefle ve solistle çalışma düzeyini tutturmuş. Rieder’in yönetiminde başarılı bir performans çıkardı.
Ertesi sabah arkadaşım sevgili Nuran Uras'la birlikte Berlin’in en eski kafesi Literatür Kafe’den çıkarken bir Alman beyefendi yerinden kalkarak yanımıza yaklaştı. Bir gece önceki konserde yanyana oturmuş olduğumuzu hatırlatarak, bizi selamladı. Konserden bahsederken, kardeşinin Kaufmann’ın menajeri olduğunu belirtti. Türkiye'den gelmiş olmamız onu bir hayli etkiledi. Böylece, Konser programımız hoş bir tanışıklıkla sonlanmış oldu.
ŞULE SOYSAL