Uluslararası besteci ve piyanist Fazıl Say, Antalya Piyano Festivali üzerinden başlayan tantışmada, şef Gürer Aykal'a yanıt vererek, “Bizi (dostlarını) ne biçim sattığını unutuyor. AKP ile birlik olup sattığını...” dedi.
Fazıl Say'ın sosyal medya paylaştığı mesajı şöyle:
“ Adam baya şekilsel. Hala "Atatürk rozetime dil uzatanın" diyor ," devrim askeriyim" diyor, "bana verilen görev" diyor.
Bizi (dostlarını) ne biçim sattığını unutuyor.
AKP ile birlik olup sattığını...
( eski dostlarini tabii ki)
Bizi defederek yaptığını.
Her neyse..
Şaşırdık hepimiz o kadar.
Kime yardım etmiş olduğuma üzülerek şaşırdım.
Rozet mozet. Asker masker.
Pek de gerçek değil zaten.
İyi ki de değil...
Berlin filarmoni yönetse rozet mi soracak? Git işine...”
Fazıl Say, bir saatlik bir aradan sonra ikinci mesajıyla şu görüşleri paylaştı:
Sonuçta ellerine geçen ne?
Bir düşünsünler.
Düşmanlık neye yarıyor?
2003'de Metin Altıok Ağıtı eserinin ilkseslendirilişinde, sansür uyguladılar, görüntülerini engellediler. Bu eserden bazı şarkılar 10 yıl sonra aynı ülkede 2013'ün en çok satan CD'si oldu.
2008'de Frankfurt Kitap Fuarı açılış programında heyecanla beklenen Nazım Oratoryosunu "Fazıl Say olmasın" deyip AlteOper'deki programdan çıkardılar.
2013'de Almanlar kendi organize etti... Alman Orkestrası ve korosu ile "Nazım Oratoryosu" Frankfurt Alte Oper salonunda tamamen dolu bir salona çalındı.
Her daim yandaş medyada yıllarca süren bir linç uyguladılar."Git" dediler. "Defol" dediler. "Bizden değilsin-buraya ait değilsin" dediler.
Tüm dünya ayıpladı.
Saçma bir sebepten mahkemelere çıkarıp 10 ay ceza verdiler twitter'da alıntı yapmamdan dolayı.
Tepki o kadar büyük oldu ki, batı dünyası ayağa kalktı, Uluslararası hukuk ile tüm ilişkileri yerle bir oldu.
Burgazada'daki Sait Faik konserini engellemek için adada o akşam elektrikleri kestiler.
İKSV etkinliği zaten jenaratöre bağlıydı. Konseri etkilemedi.
Kendi yarattığım Antalya Piyano Festivalinden de kovdular.
Kendi içlerine bile sinmedi.
Söylesinler.
Bir işe yaradı mı?"