Özellikle lise döneminden itibaren konservatuvarlarda verilen müzik eğitiminde gereksinim duyulan Türkçe yeterli kaynak bulunmayışı, çalgı eğitimine öncelik verilerek konservatuvar öğrencilerinin okulda yeterli dil öğrenebilmelerinin sağlanamaması, bizde yetişen çalgıcıların genel müzik kültürü açısından Avrupa'da biraz eksik bulunmasına yol açıyor. Bir çalgıcının sadece enstümanını doğru çalması ve iyi ses çıkarması yetmiyor, çaldığı yapıtın ve bestecisinin pek çok özelliğini iyi bilmesi gerekiyor. Böyle olunca, çalgıcı eserdeki ruhu daha iyi yansıtabiliyor.
Son yıllarda Türkçe kaynak yetersizliğini giderecek çeviri ve telif kitapların sayısı artmaya başladı, bu sevindirici bir gelişme. Bu konuda en büyük katkı sahiplerinden biri, flüt sanatçısı, müzik tarihçisi Aydın Büke'nin (d.1958), Bach, Chopin, Beethoven, Clara Schumann gibi besteci odaklı çalışmalarıydı.
Aydın Büke'nin 2006 yılında arpist-besteci İpek Mine Sonakın'la birlikte Dünya Kitapları'nın yayımladığı “Müziği Yaratanlar-Barok Dönem” başlıklı kitabın, genişletilmiş, günümüz teknolojisiyle müziklerin dinlenmesine olanak sağlanmış yeni baskısının epsilon yayınevi tarafından yapılarak müzik öğrencilerinin ve müzikseverlerin yararına sunulmuş olması da bir o kadar sevindirici.
Büke ve Sonakın iyi bir iş bölümü yapmışlar. Büke, kitabın müzik tarihi ile ilgili bölümlerini kaleme alırken, Sonakın yapıt incelemelerini yazmış, daha sonra müzik örneklerini grafik tasarımı ve nota yazımıyla çalmaya-dinlemeye hazır hale getirmiş.
1600-1750 yılları arasında müzik tarihinde “barok dönem” olarak adlandırılan bölümde Avrupa'daki bestecileri ve müziği ele alan kitap, günümüzde küreselleşme denilen olayın, 17. yüzyılda kıta ve ada Avrupası ülkeleri arasındaki seyahatler ve iş imkanları ile nasıl başlamış olduğunu ortaya koyar nitelikte.
17. ve 18. yüzyılın ilk yarısını Aydın Büke'nin deyimiyle “mercek altına alan” kitapta siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik durumla ilgili verilen bilgiler, müziklerin hangi koşullarda bestelendiğini anlamak açısından önemli. Müziğin matematik ve geometri ile olan tarihsel ilişkisi, diğer sanat dallarıyla bilimde durum ve müzikle olan ilişkisi, Hristiyanlıkta başlangıçta egemen katolik mezhebine karşı Martin Luther önderliğinde protestanlığın yayılıp gelişmesinin müziğe olan etkisi, anlaşılır bir dille anlatılıyor. Bu bütüncüllük kitabı sadece müzik açısından değil, genel tarih açısından da değerli kılıyor.
Avrupa'daki tarihsel gelişim ile müzik arasındaki koşutluk İtalya, İngiltere, Fransa ve Almanca Konuşulan Ülkeler bölümleriyle inceleniyor. Bu son bölümde doğal olarak J. S. Bach genişce ele alınıyor.
Bach, hiç İtalya'ya gitmeden İtalyan barok dönem bestecilerin notalarına nasıl ulaştı?
Bach dahil, dönemin iyi organistlerinin Buxtehude'yi ziyaret edip Büyük katedral'deki organistlik için halefi olmaya talip olduktan sonra, koşarcasına Lübeck'ten kaçmalarının nedeni neydi?
Hamburg'da sahnelenen barok operalarda kaç dil kullanılıyordu?
Paris'te 13. Louis'in 1626'da sarayında kurduğu Kralın 24 Kemanı topluluğunda kaç tür yaylı çalgı bulunuyordu?
Haendel, Almanya ile İngiltere arasında hangi tarihsel gerçeğin yarattığı ortam sayesinde bu denli sık seyahat edebilmişti?
Bu ve benzeri pek çok sorunun yanıtını kitapta ayrıntılarıyla bulabilirsiniz. Bestecilerin kullandıkları çalgı türlerinin, çalgı yapımındaki gelişmelere koşut olarak değiştiğini anlayabilir, yaylılara giderek üflemeli çalgıların nasıl eklenerek toplulukların zenginleştiğini görebilirsiniz. Böylece kemanla başlayan barok dönemdeki konçerto besteleme furyasına nasıl flütün ve ardından diğer üflemeli çalgıların da eklendiğini kolayca anlayabilirsiniz. Operanın doğuşu ve ilk operalar, dönemdeki çalgı müziğine ilişkin ayrıntıları, her müzik ve tarihsever zevkle okuyabilir. Müziklere gelince, okuyucunun akıllı telefonu var ise, kare kodu okutarak ilgili bölümlerdeki parçaları işitelibilir, dinleyebilir. Günümüzdeki notayı okumasını bilen birinin, barok dönem notasıyla karşılaştığında kullanılan pek çok işareti anlamaması doğaldır, kitapta bu tür ayrıntılara ilişkin açıklamaları görselleriyle bulmak mümkün.
Kitabın sonunda gayet kullanışlı “Müzik”-”Sanat, Felsefe, Bilim” – “Genel Tarih” altbaşlıklarıyla sınıflandırılmış bir Barok Dönem Kronolojisi ile Örnek Dizini yer alıyor.
Aydın Büke ve İpek Mine Sonakın, önsözde şöyle diyorlar:
“Amacımız müzik tarihini döneminin siyasal, kültürel ve sosyal olaylarıyla ilişkilendirerek anlatmak, bunu yaparken de her döneme damgasını vurmuş bestecilerin önemli yapıtlarını mercek altına alarak incelemek ve yapıtların analizlerini görsel tasarımlarla da örnekleyerek okuyucu için anlaşılır kılmaktı”
Doğrusu, amaçlarına fazlasıyla ulaştıklarını söyleyebiliriz.
Epsilon, tanıtım yazısında bu yayınını, “başucu” kitabı olarak nitelendiriyor. Oysa kitap gerek boyutları, gerekse ağırlığıyla başucunda tutulup yatakta okunacak nicelikte değil, ama tam bir “masaüstü” kitabı. Değerli bir kaynak kitap. Dileğimiz, yazarların benzeri türde çalışmalarını devam ettirmeleridir.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
16 Aralık 2021, Perşembe
Müziği Yaratanlar – Barok Dönem
Aydın Büke-İpek Mine Sonakın
Epsilon Yayınevi, Editör: Şebnem Soral Tamer
Büyük Boy 21.5x26 cm, karton kapak, ithal kitap kağıdı. 480 sayfa, yaklaşık 950 gram, 248.-TL, internette indirimli 161,20TL