Ankara Üniversitesi Devlet Konservatuvarı 2014 yılı mezuniyet töreninde, hurdaya çıkarılmak üzereyken alınarak restore ettirilip konservatuvara kazandırılan iki piyanonun açılışı yapıldı. Bu arada 2013 yılı Donizetti Oda Müziği Ödülü'nü kazanan başarılı Ankara Üniversitesi Solistleri'nin yeterli destek ve ilgiyi görmemesi nedeniyle çalışmalarını askıya aldığı öğrenildi.
9 Haziran Pazartesi günü saat 15.00 de AÜDK Konser Salonunda Ankara Üniversitesi Rektör Yardımcısı, Fakülte Dekanları, Müdürler, Öğretim Elemanları, veli ve öğrencilerin katılımlarıyla düzenlenen törende, dönem birincilerine plaketleri verildi.
AÜDK Müdürü Prof. Çetin Aydar yaptığı açış konuşmasında, “1998 yılında kurulan Ankara Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nın geçmişi 15 yıl da olsa, 1936'da kurulan Ankara Devlet Konservatuvarı ruhu ve heyecanı ile dolu hocalarca kurulduğunu ve halen de bu heyacanı yaşatmaya çalıştıklarını, bu heyecanı yurt sathına yayma anlayışını görev bilmeye devam ettiklerini, öğrencilerini de bu ruh ve anlayışla yetiştirmenin birincil görevleri olduğunu” söyledi.
Prof. Aydar görevde olduğu üç yılın kısa bir değerlendirmesini yaparak Konservatuvarın akademik yeniden yapılanmasının tamamlandığını, Türkiye ve dünya standartlarına uygun bir yapı kurulduğunu, Müzik Bölümü ve altında Çalgı ve Bestecilik Ana Sanat Dallarının açıldığının belirtti.
HİÇ ARAŞTIRMA GÖREVLİSİ YOK!
Sosyal Bilimler Enstitüsü bünyesinde yaylı çalgılar, nefesli çalgılar, piyano ve şan dallarında kuruluşunu gerçekleştirdikleri yüksek lisans programlarının yoğun ilgi görerek ikinci yılına girdiğini, Doktora ve Sanatta Yeterlik programlarının hazırlıklarını ise sürdürdüklerini söyleyen Prof. Aydar tüm bu gelişmelere rağmen okullarında hiç araştırma görevlisi bulunmamasının sıkıntı yarattığını, son iki yılda ise konservatuvarlarına yalnızca bir öğretim görevlisi kadrosu kazandırılabildiğini söyledi. Prof. Aydar, kurumlarının vizyonun dünya ölçeğinde olduğunu ancak bu vizyonun hayata geçirilebilmesi için kadroya, kadronun yanısıra destek ve ilgiye gereksinim bulunduğunu vurguladı.
Konservatuvarlarının bir bütün olarak eğitim verebilmesi için akademik şemalarında olan ve yüksek lisans programları halen açık ve öğrencisi de olan nefesli çalgı dallarında lisans sınıflarına öğrenci almak istediklerini belirten Prof. Aydar, ancak tekliflerinin, eğitim komisyonundan geçmesine rağmen, öğretim üyesi ve mali yetersizlikler nedeniyle kısa dönemde açılmasının olanaklı olmadığı gerekçesiyle geri çevrildiğini söyledi. Prof. Aydar, eğitim bütünlüğünü zedeleyen bu karar ile gelecek eğitim-öğretim yılında yaşama geçmesini planladıkları AÜDK Senfoni Orkestrası’nın da ne yazık ki en az 2 yıl ertelenmiş olduğunu bildirdi.
Prof. Aydar, bunun yanı sıra bir yıl önce açılışını önerdikleri Müzikoloji Bölümü konusunda da henüz bir cevap alamadıklarını, Konservatuvarlarının kurumsal bir bütünlük kazanması için önemli adımlar olan bu önerilerinin değerlendirilmesini beklediklerini belirtti.
KAZANDIRILAN İKİ KONSER PİYANOSU
Törende ayrıca konservatuvara kazandırılan konser piyanolarının hizmete alınışı da gerçekleştirildi. AÜDK eğitime başladığı 1999 yılından beri konser piyanosuna sahip olamamıştı.
Müzik bölümünün açılması ile konser etkinliklerindeki artışın yanısıra, Piyano Sanat Dalı’na alınan öğrenciler konser piyanosu ile çalışma imkanından yoksun olarak eğitimlerini sürdürüyorlardı. Üniversiteler Arası Kurul tarafından konservatuvarlarında yapılması planlanan çalgı alanındaki Doçentlik sınavları, konser piyanosu olmaması nedeniyle başka bir konservatuvara alınmak zorunda kalınmıştı. Dil ve Tarih-Coğrafya, Tıp, Hukuk Fakültelerinde konser piyanoları bulunmasına karşın konservatuvarda olmaması, Ankara Üniversitesi için bir eksiklikti. Bu eksikliği gidermek için arayış içine giren Konservatuvar yönetimi, 2012 yılında, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’na ait iki adet konser piyanosunun hurdaya çıkarılmak üzere olduğu bilgisine ulaştı. Hemen gerekli resmi işlemler tamamlanarak piyanoların konservatuvar demirbaşına kaydı kısa sürede sağlandı.
Bu iki piyanodan Gaveau marka olanı 217 cm uzunluğunda. Fabrika kayıt defterlerinden edinilen bilgilere göre 1930-31 yılları civarında üretilmiş. Atatürk döneminde ülkemize kazandırılan bir piyano olması ihtimali bu nedenle çok yüksek.
C. Bechstein marka diğer piyanonun yapım tarihi ise 1923 olarak saptandı. Böylece AÜDK Cumhuriyet döneminde alınmış ilk piyanolardan birini, cumhuriyetimizin ilk üniversitesine kazandırmış bulunmakta.
Konservatuvar Müdürü Prof. Aydar, “AÜDK’nın sanat ve eğitim hayatı yanında tarihi açıdan da çok önemli bir kazanıma imza atılmış olsa da, iyi bir konservatuvar eğitimi için restore edilerek kazanılmış bu iki piyanonun tek başına yeterli olamayacağı, yeni konser piyanolarının okullarına kazandırılması için çalışmalarına devam ettikleri” bilgisini de konuklarla paylaştı.
Prof. Aydar konuşmasının sonunda, TÜSAK tartışmalarının sürdüğü böyle bir ortamda öğrencilerinin mezun olmasından dolayı içlerinde bir burukluk olduğunu, ama böyle durumlarda hep yaptıkları gibi ışığı ile daima yol göstermiş ve gösterecek olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün sanat ile ilgili iki sözünü hatırladıklarını söyledi:
“Bir millet çok şeyde devrim yapabilir ve bunların hepsinde de başarılı olabilir; fakat, musiki devrimidir ki, milletin yüksek gelişiminin işaretidir.”
“Efendiler... Hepiniz milletvekili olabilirsiniz, bakan olabilirsiniz; hattâ cumhurbaşkanı olabilirsiniz; fakat, sanatçı olamazsınız. Yaşamlarını büyük bir sanata adayan bu çocukları sevelim...”
Daha sonra AÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sibel Ayşıl Özkan konuşmasını yaparak öğrencilere yeni yaşamlarında başarılar diledi ve kurdelayı keserek konser piyanolarının açılışını gerçekleştirdi. Doç. Dr. Güler Demirova Györffy’nin küçük konseri ile piyanoların sesi yıllar sonra tekrar duyuldu.
Ardından dereceye giren öğrenciler açıklandı. 1. Nazlı Deniz Baydar (Koro ASD), 2. Serlin Asar(Koro ASD), Begüm Kandıralı(Modern Dans ASD). Dereceye girenlere AÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Sibel Ayşıl Özkan ve Konservatuvar Müdürü Prof. Çetin Aydar ödüllerini verdiler. Dönem birincisinin konuşmasından sonra Modern Dans öğrencilerinin gösterisi ve Staj Korosunun dinletisi gerçekleşti. Törenin sonundaysa mezunlar heyecanla keplerini havaya fırlattılar.
Tören sonrasında verilen resepsiyondan edindiğimiz kulis bilgisi ise müzik çevrelerinde üzüntü yaratacak türden. Ankara Üniversitesi ve genç konservatuvarının müzik alanındaki iddiasını göstermek ve özellikle Çağdaş Türk Bestecileri’nin az çalınan eserlerini tüm dünyada seslendirmek üzere kurulmuş olan AÜDK Öğretim Üyelerinden oluşan “Ankara Üniversitesi Solistleri Oda Müziği Topluluğu” gerekli ilgi ve desteği göremediğinden çalışmalarını askıya almış. Üç yıl önce kurulan topluluk bu güne kadar Türkiye’de ve ABD’den Cezayir’e kadar dünyada pek çok konserler verdi, konferans, workshop ve kayıtlar gerçekleştirdi. Topluluk Andante Dergisi 2013 yılı Donizetti en iyi oda müziği topluluğu ödülüne de sahip bulunuyor.