Bir iş için Paris'e gitmem gerektiğinde tarihleri Jonas Kaufmann'ın söyliyeceği Hoffman'ın masallarına göre seçtim ve opera biletimi aldım. Bu operayı yıllar önce Viyana'da Domingo ve Natalie Dessay'den izlemiştim. Kaufmann'ın boğazında damar çatlaması nedeniyle bütün Hoffman temsillerini iptal ettiğini açıklaması soğuk duş etkisi yaptı ise de, Rejisi ve kadrosu ile çok iyi bir prodüksiyon olacağı anlaşılan Hoffmanın Masallarını izlemek üzere 12 kasım akşamı Bastille Operası'ndaydım.
Kaufmann'ın yerini Ramon Vargas almıştı.
Robert Carson'un spektaküler olarak nitelendirilen rejisinde, seyirciler ve orkestra yerlerini alırken, çıplak fakat çarpıcı biçimde ışıklandırılmış sahnenin bir köşesinde etrafı boş içki şişeleriyle çevrili Hoffmann'ı yerde sızmış olarak görüyoruz. Prologue Don Giovanni Operasının sahnelendiği bir tiyatronun yanındaki birahanede başlıyor. Vargas cüssesinden beklenmiyecek bir çevilklikle barın üzerinde dansederek Kleinzach'ı söylüyor. Garsonların arkası bize dönük ve boydan boya uzanan barın arkasında koro, müşteriler olarak yüzleri bize dönük yer alıyor.
Bundan sonra tiyatro içinde tiyatroyu izliyoruz. Kah kuliste, kah orkestra çukurunda veya parterde ve de sahne içindeki sahnede. Örneğin Hoffman Antonia' yı orkestra çukurunda buluyor. Dr. Mucize, orkestra şefi olarak sahnedeki Antonia'yı yönetiyor. Venedik perdesinde, seyirci sıraları sağa sola kayarak adeta gondolları hatırlatıyor. Don Giovanni'ye göndermeler var.
Philippe Jordan müthiş bir şef. Müzik, karakterleri ve onların hareketlerini çok iyi vurguluyor. Olympia ve Antonia perdeleri bunun iyi bir örneği.
Natalie Dessay'le adeta özdeşleşmiş Olympia'yı Belarus'lu dramatik koloratur soprano Nadine Koutcher başarıyla söylüyor ve ancak reji gereği farklı oynuyor.
Bu prodüksiyonda kadın sanatçılar öne çıkıyor. Hemen hepsi dünyanın en büyük sahnelerinde söylüyorlar.
Antonia'da Arnavut soprano Ermonela Jaho harikulade bir performans sergiliyor. Giulietta da Kate Aldrich başarılı. İlham perisi ve Nicklausse'de Stephanie d'Oustrac keza fevkalade iyi.
Kötü karakterleri söyliyen İtalyan bas Roberto Tagliavini güzel bir sese sahip ancak yeterince karanlık olamıyor.
Ramon Vargas'a gelince, güzel söylemekle birlikte güçlü bir sese sahip gözükmedi. Kadın sanatçıların yanında adeta sönük kaldı diyebilirim.
Karakterleri iyi ifade eden ve rejiyi destekleyen Michael Levine'ın dekor ve kostümleriyle çok doyurucu bir bütünlüğe ulaşmıştı bu prodüksiyon. Seyirciden uzun uzun alkış aldı. Alkıştan en büyük payı ise, Ermonela Jaho ve Philippe Jordan aldı.
Şule Soysal / Paris