“Sanattan Yansımalar Portalımız sahne sanatlarından klasik müziğe,
edebiyattan sinemaya, plastik sanatlardan kültür politikalarına kadar geniş bir yelpazede
haberler, köşe yazıları, söyleşiler, makalelerle birinci yılını doldurdu.
Mimarlığın sanat yanının bulunduğu ve estetik değerlerle yakın ilişkisi nedeniyle,
bu alanı da gözetmeye çalıştık. Şimdi ise bu duyarlılığımızı portalde bir kategori açarak gösteriyoruz.
Konuyla ilgili oluşum sürecindeki akademisyen, projeci ve uygulamacılardan
oluşan “Mimarlıktan Yansımalar Grubu” nun katkıları ile
bu yeni kategorinin zaman içinde ilgi göreceğini umuyoruz.
Bu kapsamda ilk yazı Müge Cengizkan’dan.
Mimarlar Odası tarafından verilen en prestijli ödül 2012-2014 dönemi,
Mimar Sinan Büyük Ödülü sahibi Erkut Şahinbaş için hazırlanan
“Işığın Peşinde Bir Mimar: Erkut Şahinbaş” kitabı tanıtımı.”
1950’lere kadar İstanbul kaynaklı mimarlık eğitimi, pratiği ve örgütlenmesinin ‘etki merkezi’nin 60’larla birlikte Ankara’ya kaydığı ve ODTÜ’de yetişen ilk kuşağın, bu dönüşümde önemli rol üstlendiği, bir dönüşüme kaynaklık ettiği biliniyor. Bu ilk kuşak içerisinde uygulamacı kimliği ile öne çıkan, eğitimci kimliğini de mesleğinin ilk yıllarında beraberinde taşıyan isimler arasında en önemlilerinden biri Erkut Şahinbaş... İskandinav ülkelerinde edindiği mimari görgü ve deneyimini, Türkiye’ye döndükten sonra işlerine ve ODTÜ’de verdiği mimarlık eğitimine aktaran mimar, ilk on yıldan sonra tümüyle mimarlık pratiğinin içinde üretimini sürdürür. Mimarlığın en saygın mesleklerden biri kabul edildiği, mimari kültürü güçlü İskandinav ülkelerinde edindiği görgü, Türkiye’nin mimarlık ortamını ve geleneklerini içselleştiren mimara, sınırları zorlama ve bunları olanağa dönüştürme yönünde ivme verir. Batıyı doğrudan aktarmak yerine, bir kaynak olarak kullanır. Mimarlığının dil çeşitliliği ve esnekliği, yapılarının modern, çoklu, zengin dili, Abdi Güzer’in değerlendirmesi ile “Genelgeçer uluslararası, anonim bir modern dilin Türkiye’ye özgü indirgenmiş kalıplarına rağbet etmek yerine, modernizmin içinde mimarlığın dilden bağımsız değerlerini koruyabilecek bir alt anlayış”a karşılık gelir. Kuzey ülkelerinde mimarlıkta ışığın ne denli yaşamsal önemde olduğunu kavrayışı, yapılarında ışığın bilinçli kullanımı ile çevrelenen / dönüşen / zenginleşen iç mekânın ‘aura’sını yaratır. İç mekânı bazen tümüyle yıkayan, bazen ona incecik sızan, bazen mekânda oynaşan, bazen çakılı kalan ışık, mekânda zamanı gözle görünür hale getirir. Erkut Şahinbaş mimarlığı, imgelerinden çok yarattığı mekânın ‘aura’sı ile akılda kalır.
Mimarlar Odası’nın, Mimar Sinan anısına düzenlediği Ulusal Mimarlık Sergisi ve Ödülleri kapsamında verilen en büyük ödül, tüm meslek hayatı boyunca verdiği eserleri ve mimarlığa geçen hizmetleri nedeniyle bir mimara veya ortak çalışan mimarlara verilen “Mimar Sinan Büyük Ödülü”dür. Mimarlar Odası 2008 yılında, Sinan Ödülü alan değerli mimar/ların üretimlerini derlemek ve mimarlık kamuoyuna sunmak amacıyla Sinan Ödüllü Mimarlar Programı’nı düzenlemeye başladı. Program, bu kapsamda mimarın etkinliğinin ve üretimlerinin değerlendirildiği bir panel, üretimlerinden oluşan bir sergi ve tümünü kapsayan bir kitabın yayımlanmasını kapsıyor. Sinan Ödüllü Mimarlar Programı 2012-2014 döneminde, Mimar Sinan Büyük Ödülü sahibi Erkut Şahinbaş için düzenlendi. Seçici Kurul, Şahinbaş’ı şu sözlerle gündeme taşımıştı: “Gerek mimarlık alanındaki uygulamaları, gerek eğitimci kişiliği ve sivil toplum örgütlerindeki katkıları ile mimarlık ortamına çok boyutlu katkı sağlayan, uluslararası ortamda ve farklı coğrafyalarda gerçekleştirdiği projelerle Türkiye mimarlığını başarılı biçimde temsil eden, mütevazı kişiliği ve titiz kalite anlayışı ile kendisinden sonra gelen kuşaklara örnek olan, sergi ve yayınlarla uygulamalarını ve düşüncelerini mimarlık ortamı ile paylaşan, Sayın Erkut Şahinbaş’a Mimar Sinan Büyük Ödülü verilmiştir.” Kitap, Esin Boyacıoğlu, Ali Cengizkan, Jale Nejdet Erzen, Abdi Güzer, İlhan Kural ve Ziya Tanalı’nın, Şahinbaş ve mimarlığı üzerine panelde dile getirdikleri değerlendirmeleri ve ara tartışmaları içeriyor. Ayrıca, Kemal Aran’ın, Şahinbaş’ın Doğramacızade Ali Paşa Camisi’ni “töre yıkan” (ikonoklast) bir uygulama olarak nitelediği ve taklit (mimesis) kuramı açısından irdelediği makalesi yer alıyor. Işığın kurucu öge olduğu, sergide biraraya getirilen yapı ve projeler kitabın arayüzlerinden biri. Öngörülü bir mimar olarak yaşamboyu üretimlerini bir kitapta biraraya getiren ilk mimarlardan olan Erkut Şahinbaş, kitabını 1998 yılında yayımlamıştı. Kitabın diğer arayüzünü ise 1998’den 2014’e Şahinbaş yapı ve projelerinin bir güncellemesi oluşturuyor.
N. Müge Cengizkan
http://mugecengizkan.blogspot.com.tr
Kitabın künyesi:
N. Müge Cengizkan, (ed.), Mart 2015, IŞIĞIN PEŞİNDE BİR MİMAR: ERKUT ŞAHİNBAŞ, Mimarlar Odası Yayınları, Ankara, 192 sayfa.