Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü'ne bağlı Devlet Çoksesli Korosu'ndan kamuoyuna bir duyuru yapılarak, “Mesleki ilke ve anlayışımızla örtüşmeyen, çirkin üslup ve haksız suçlamalar nedeniyle tüm koro üyeleri olarak Fazıl Say’ı kınıyor; sanat ve çalışma ahlakının gerektirdiği asgari şartlar oluşana kadar Fazıl Say ile çalışmama kararı aldığımızı bildiriyoruz. Koromuz, elbette Fazıl Say’ın eserlerini başka solist ve yetkin bulduğu şefler ile bundan önce olduğu gibi bundan sonra da memnuniyetle seslendirmeye hazırdır” denildi.
Devlet Çoksesli Korosu Sanatçıları imzasıyla yayımlanan ve koronun şefi Cem'i Can Deliorman'ın hesabından gönderilen duyuru tam metin olarak aynen şöyle:
“Devlet Çoksesli Korosu olarak son günlerde sosyal medya ve basında yer alan ve Fazıl Say eliyle yürütülen “Carmina Burana”, “Müstehcenlik”, “Sansür” ve “Nazım Oratoryosu” konulu tartışmaları endişe ve üzüntü ile izlemekteyiz. Doğrudan ya da dolaylı olarak içine çekildiğimiz bu tartışmalarla hem kurumsal anlamda yıpranmakta hem de meslek ahlak ve ilkelerimize uzanan haksız suçlamalara, yakışıksız ve üstü örtülü tehdit içeren ifadelere maruz kalmaktayız.
Oluşan bilgi kirliliği ve tek taraflı suçlamalara cevaben müzikseverleri ve tüm kamuoyunu aydınlatmak amacıyla Devlet Çoksesli Korosu Sanatçıları olarak aşağıdaki açıklamaları yapma gereğini duymaktayız.
Koro sanatçıları icra ettiği her eseri, kişilerden ve gündelik tartışmalardan üstün tutmuş, her zaman bu bilinçle çalışmıştır. Nazım Oratoryosu, Yunus Emre Oratoryosu, Carmina Burana, Mozart Requiem, Beethoven 9. Senfoni gibi repertuarındaki birçok eseri bu anlayışla seslendirmiş, bugünden sonra da seslendirmeye devam edecektir.
Koromuz kuruluşundan bu yana “Carmina Burana” ve repertuarında bulunan diğer tüm eserleri bütün metin analizlerini yaparak ve her zaman orijinal metinlerine sadık kalarak icra etmiş ve etmektedir.
Fazıl Say’ın Nazım Oratoryosu, Metin Altıok Ağıtı, Fenerbahçe Senfonisi eserleri, koromuz tarafından defalarca seslendirilmiş; turneleri, CD ve DVD kayıtları yine koromuz tarafından gerçekleştirilmiştir.
Koromuz hangi alanda olursa olsun, niteliksiz ve güdümlü sanat üretimine, özellikle de sansür konusunda kurulduğu günden bu güne kadar tutarlı ve net bir tavır sergilemiştir.
Koromuz 26 yıllık sanat hayatında sadece bir kere sansüre maruz kalmış, o da Fazıl Say’ın “Metin Altıok Oratoryosu” konserinde yaşanmıştır; Eser koronun iradesinin aksine, anılan bestecinin kendi rızası ile(!) fondaki görüntülerin kaldırılması suretiyle gerçekleşmiştir.
Koromuz kuruluşundan bugüne meslek yaşamında nitelikli müzik yapma gayreti, kurumsal tavrı, meslek ahlakı, toplumsal ve evrensel değerlere gösterdiği hassasiyetle de takdir edilmiş, örnek gösterilmiş, örnek alınmıştır. Dolayısıyla “şeref ve haysiyetini” herhangi bir mecrada, herhangi kişi veya kişilere ispat etme ihtiyacı yoktur.
Sanatçıların duruşu, onuru, birlik ve beraberliği kimsenin tekelinde değildir. Nitelikli sanat üretme gayretinde olan tüm sanat kurumlarının bu değerleri gerektiğinde savunacak, koruyacak ve yaşatacak birikime, güce sahip olduğu noktasında hiçbir şüphemiz yoktur.
Koromuz; bugüne kadar bütün sanat kurumları ve sanatçılarla karşılıklı saygı ve iyi niyet anlayışıyla çalışmıştır ve bu ilkelerle çalışmaya devam edecektir. Mesleki ilke ve anlayışımızla örtüşmeyen, çirkin üslup ve haksız suçlamalar nedeniyle tüm koro üyeleri olarak Fazıl Say’ı kınıyor; sanat ve çalışma ahlakının gerektirdiği asgari şartlar oluşana kadar Fazıl Say ile çalışmama kararı aldığımızı bildiriyoruz. Koromuz, elbette Fazıl Say’ın eserlerini başka solist ve yetkin bulduğu şefler ile bundan önce olduğu gibi bundan sonra da memnuniyetle seslendirmeye hazırdır.
Bu karar, tümüyle koro sanatçılarının özgür iradesi neticesinde ve herhangi bir idari yahut siyasi baskı olmadan alınmıştır.
Kamuoyuna Saygıyla Duyurulur.
Devlet Çoksesli Korosu Sanatçıları”