Yalın, içtenlikli bir törenle, Oğuz Tansel Yazın Ödülü, 18 Nisan 2019 öğle sonrası Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde sahiplerini buldu.Ödül şiir alanında ilk kez bu yıl biri kitap, diğeri dosya halindeki iki çalışmaya birden yönlendirilerek Sere Serpe kitabıyla Gültekin Emre (d.1951) ve Hayiq başlıklı dosyasıyla Haydar Eroğlu'na (d. 1958) verildi. Seçici Kurul, Eray Canberk, Ergül Çetin, Haydar Ergülen, İlhan Gülek ve Metin Turan'dan oluşuyordu.
Üç Kanatlı Masal Kuşu olarak benimsenen şair, folklor araştırmacısı, öğretmen Oğuz Tansel'in ( 1915-1994) “anısını yaşatmak, devrimci kişiliğini, toplumcu düşüncelerini ve yapıtlarını gelecek kuşaklara aktarmak, genç kuşakların dil duyarlılığını arttırmak, yazınsal becerilerini değerlendirmek” amacıyla her yıl düzenlenen ödül, tam bir “imece” anlayışını içeriyor. Ödül ve törenin düzenleyicileri oğuz tansel Ailesi, Folklor Edebiyat dergisi, Troya Folklor Araştırmaları Derneği, Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı, Ankara Aydınlığı Girişimi ile Çankaya Belediyesi. 2020'de ödül, Çocuk Edebiyatı alanında düzenlenecek.
Töreni, tiyatro ve müzik sanatçısı Boğaçhan Sözmen, hiç tiyatro yapmadan, kendi doğallığı içinde sundu. Konuşmacılar, Oğuz Tansel'in kızı Prof. Dr. Aysıt Tansel ile Folklor Edebiyat Dergisi yönetmeni, 1995'teki ilk anma toplantısı düzenleyen şair-halkbilimci Metin Turan'dı.
1980'den bu yana Berlin'de yaşayan, çok sayıda şiir, inceleme ve eleştiri kitabına imza atmış Gültekin Emre, tören için gelememiş ama ödülü almak üzere arkadaşı ressam Mehmet Ali Doğan ile bacanağı Ataç Elalmış'ı görevlendirmişti. Okunan mesajında “Çok değer verdiğim, saydığım ve şiirinden beslendiğim Oğuz Tansel'in adını yaşatmak için koyduğunuz ödülü almaktan, çok ama çok onur duydum, gururlandım” diyordu. Doğan ve Elalmış kürsüden şairin Bu Bir Resimdir ve Akasya Gölgesi başlıklı birer şiirini okudular.
Haydar Eroğlu ise yaşadığı Hollanda'dan ödülünü almak üzere gelmiş, bu arada gönderdiği dosya da kitap halinde yayımlanmıştı. Eroğlu içtenlikli ve doğaçlama bir konuşma ile kendini, şiirini anlattı. Şiire 18. yüzyılda yaşamış büyük büyük dedesi Aşık İbrahim'e özenerek başlamış, köyü Bahadın'da sinemacılık yapıp hemşehrilerini aydınlatmış, çeşitli yarışmalarda dereceleri bulunan, uyaklı dörtlükler halinde yazan Eroğlu, uzun yıllar ara verdikten sonra tekrar yazmaya başladığı şiirinden bazı örnekler de okudu. Bu arada kitabına seçtiği adı Haydar'ın Hay'ı ile zeka düzeyi ölçütü IQ'yu birleştirerek türettiğini de öğrenmiş olduk. boğaçhan sözmen şairi tanıtırken “Kendi deyimiyle yazdığı şiirleri artık daha az çöpe atıyor” demişti. Ödülleri sahiplerine Oğuz Tansel'in oğlu, maden mühendisi, çevirmen ve yazar Ülkün Tansel verdi.
Törenin keyifli bir yanı, piyanist Dengin Ceyhan'ın sunduğu dinletiydi. Ceyhan, önce Fazıl Say'ın Nazım, Kumru ve Sevenlere Dair başlıklı Üç Balad'ını seslendirdi. Ardından ise, Türk rock grubu Pentagram'ın şarkılarından derlediği “For those who died alone / Yalnız ölenlere”yi çaldı. Arı Türkçeyi yaygınlaştırma çabalarıyla tanınan Oğuz Tansel'in adına verilen ödül töreninde, rock grubunun üyelerinin tümü Türk olmasına karşın adlarının ve şarkılarının adının İngilizce'den seçilmiş olması, günümüz Türkiyesinin ilginç bir çelişkisini sergiliyordu. Müzik mis gibi Anadolu koksa da, dil “yerelden evrensele” giderken “kaza”ya uğruyordu.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
18 Nisan 2019, Ankara