Bilkent Üniversitesi Müzik Bölümü ve Fonksiyon Manuel Terapi ve Rehabilitasyon kliniği arasında 2016 yılında “Müzisyen Performans Sağlığı” başlıklı, kalıcı olması amaçlanan bir işbirliği başlatılmıştır. Dünyanın gelişmiş ülkelerinde önemli kurumlarda benzerleri bulunan bu tür işbirliği Türkiye’de kurumsal anlamda ilk çalışma olması açısından büyük önem taşımaktadır.
Bu işbirliği kapsamında yapılandırılan programın temel hedefleri şu şekildedir:
Konuyla ilgili sağlık profesyonellerinin bilgi birikimlerinin artırılarak, Türkiye’de performans sağlığı konusunda uzmanlaşmaya gidilmesi yolunda katkıda bulunmak,
Müzik hocaları, öğrencileri ve müzisyenlerin konu ile ilgili bilinçlendirilmesi ve farkındalıklarının artırılması,
Program dahilindeki öğrencilerin fizyoterapistler eşliğinde performansa bağlı sakatlıklardan korunması ve doğru yönlendirmelerle tedavi edilmeleridir.
İlk insanlardan günümüze kadar tüm toplumlarda, duygu ve düşüncelerimizin dili olan, insanları ve toplumları birbirine yakınlaştıran çok önemli bir iletişim aracı olan müziği icra eden her müzisyen zor ve uzun bir eğitim sürecinden geçer ve müziğini insanlara sunmak için çalışır. Ancak enstrüman çalmak, fiziksel performans olarak insan vücudunun normal kullanımına uymaz; bu nedenle eller ve kollar başta olmak üzere tüm vücut zorlanır ve kas-iskelet sistemi ile ilgili problemler veya sakatlıklar başlar. Ortaya çıkan bu problemler genellikle başlangıçta hem müzisyenler ve müzik hocaları hem de sağlık profesyonelleri tarafından çok dikkate alınmazsa kronik bir hale gelir. Sonuç olarak müzisyenlerin bir kısmı müziği bırakmak zorunda dahi kalabilir.
Müzik okullarında veya konservatuvarlarda müzik hocaları tarafından performans öncesi ısınma egzersizleri adı altında bazı egzersizler verilse de, bunlar fiziksel performansa değil, genelde müzik performansına yönelik egzersizlerdir ve kas-iskelet sistem problemlerinin oluşmasını önlemeye yeterli değildir. Halbuki müzisyenler de sporcular gibi fiziksel kondüsyonlarını geliştirmek ve fiziksel performans yönünden en iyi düzeye gelmek zorundadırlar. Bu durum, müzisyenlerin hem meslekleri ile ilgili kas-iskelet sistem problemlerini önlemek veya var olan problemleri tedavi etmek, hem de müzik performanslarını artırmak için çok önemlidir.
Diğer yandan müzisyenler ve müzik hocaları çoğunlukla, müzikal anlamda iyi bir düzeye ulaşmak için fiziksel performanstan çok, daha iyi ses çıkarmaya ve daha iyi yoruma odaklanırlar. Her enstrümanın sahip olduğu teknik, o enstrümanın gerekleri içinde en ergonomik ve uzun vadede sürdürülebilirliği düşünülerek oluşturulmuş olsa da, yapılan yüklü çalışmaların vücudu ne derecede zorladığı ikinci planda kalabilir. Zamanla “ağrı yoksa kazanç da yok” felsefesi doğrultusunda, iyi müzik yapmak için kas-iskelet sisteminin zorlanması müzisyenlerde aşağıdaki tabloyu yaratabilir.
Amerika’da Uluslararası Senfoni Orkestrası ve Opera’da çalışan 4000’den fazla profesyonel müzisyen üzerinde yapılan bir çalışmaya göre, telli çalgıları kullananların % 84’ünde omuz, el ve parmaklara ait en az bir problem, % 76’sında performanslarını yapmayı engelleyecek şiddette ağrı olmaktadır.
Profesyonel müzisyenlerin enstrümanlara göre hayatlarının bir döneminde yaşadıkları tesbit edilen sakatlık oranları aşağıdaki gibidir:
Kolda görülen sakatlık oranları:
Bas çalanlar için % 100, viyola çalanlar için % 90.9, piyano çalanlar için % 94.6, gitar çalanlar için % 75, arp çalanlar için % 63.6, çello çalanlar için % 62.5, keman çalanlar için % 44 olarak bulunmuştur.
Bunun dışında müzisyenlerde, çalma ile ortaya çıkan mekanik yüklenmeye bağlı olarak bazı duruş (postür) bozuklukları ve kemik deformiteleri de ortaya çıkar. En yaygın olarak arp, gitar, keman, çello ve piyano çalanların omurgalarında duruş bozuklukları veya deformiteler görülür. Enstrümana göre omurgada görülen bu deformiteler şunlardır:
Arp çalanlarda: Artmış/azalmış sırt kavisi, kürek kemiğinde sivrileşme % 45, Omurgada eğrilik (skolyoz) % 10.7; gitar, keman ve çello çalanlarda bel, sırt, alt sırt bölgelerinde açıklığı sola bakan omurga eğriliği; piyano çalanlarda açıklığı sağa/sola bakan omurga eğriliği, kifoz (kamburluk)
Dünyada da yeni sayılabilecek bu disiplinler arası çalışmanın ülkemizde de başlatılmış olması gurur vericidir.
Kağan Korad
MSSF Dekanı ve Müzik Bölümü Başkanı
Klasik Gitarist