Şu Brandenburg Derebeyi Christian Ludwig yaşasaydı da, J. S. Bach'ın (1685-1750) kendisi için yazıp gönderdiği 6 konçertonun nasıl birer pırlanta olduğunu görseydi. Çünkü rivayete göre hem ısmarlamış, hem de eserler gelince ilgilenmemiş! Her biri değişik çalgılara solo olanağı veren, kadroları 10-20 müzisyen arasında değişen bu konçertoların üçüncüsünü 15 Aralık 2017 gecesi Antonino Pirolli yönetimindeki CSO'nun 10 üyesinden dinledik. Programdaki üç eser de Bach'tan seçilmiş özel bir geceydi.
Alışılmışın aksine iki bölümden oluşan 3. Brandenburg Konçertosunda kemanlarda, başkemancı ve iki yardımcısı Jülide Yalçın, Bilgehan Erten, Menevşe Civelek, Viyolada Murat Cangal, Barış Uluçınar, Opal Beşli, Çelloda Viyolonsel solisti Oğuzhan Kavruk ile Yiğit Tan ve Yaz Irmak, Kontrabasta Hacer Özlü yer alıyordu. Nicedir canlı olarak dinlemediğimiz konçertoyu, solistler ayakta çaldı ve bizi adeta barok döneme geri götürdü.
İkinci eser Bach'ın La majör Obua d'Amore (Aşk obuası) konçertosuydu. Normal obuadan daha uzun ve etlice bir gövdeye sahip bu çalgıdan Türkiye'de bir tane bulunuyor, o da Ulaş Yurtoğlu'nda.
Ankara Opera Orkestrası obua solisti olan Ulaş Yurtoğlu, konçertoyu tatmin edici biçimde seslendirdi. Nefes kontrolü güçlü olan Yurtoğlu, normal obuaya göre daha mat, yer yer İngiliz kornosunu hatırlatan tınıya sahip enstrümana egemenliğini gösterdi.
Konserin ikinci yarısında Bach'ın özellikle katedrallerde seslendirilenbu dinsel eserini, yıllar önce Leipzig'de bestecinin müzik yöneticiliğini yapmış olduğu St. Thomas Katedralinin nefis akustiği içinde 74 -75 dakika süren tümünü canlı olarak dinlemiştim. İsa'nın çarmıha geriliş öyküsünün anlatıldığı eseri başta Berlin Filarmoni olmak üzere bazı orkestralar solistlere mizansen de düzenlenerek seslendirirler. Eserin özgün halinde soprano, mezzo veya alto, iki tenor ve iki bas yer alır. Devlet Çoksesli Korosu'nun şefi Burak Onur Erdem, iki bölüm içinden salt koro ile mezzo- alto için yazılmış bölümlerden beşer tanesini seçerek, süre olarak eseri makul süreye indirmişti.
Avrupa'da değişik operaevlerinin davet listesinde bulunan mezzo soprano Asude Karayavuz, kendi parçalarını adeta yaşarak seslendirdi. Özellikle “Erbarme dich, mein Gott / Merhamet et Tanrım” bölümünde Jülide Yalçın'ın mükemmel keman solosuyla birlikte, aynı mükemmellikte bir seslendirme çıkaran Asude Karayavuz, ödüllerinin ve aranırlığının boşuna olmadığını gösterdi.
Konserin ilk yarısında klavsende, ikinci yarıda ise CSO'nun nicedir kullanılmayan orgunun klavyesi başında, uzmanlığını bu alanda geliştirmiş Eskişehir Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuvarı öğretim üyesi Doç. Burak Basmacıoğlu vardı.
Pirolli, bu pasionun özgün seslendirilmesindeki kemanların karşılıklı olarak ikiye bölünmesi, viyola ve viyolonsellerin ortaya alınmasıyla oluşturulan oturma düzenini uygulamıştı. Bu konserde flüt grup şefi Aycan Sancar, soloları Sibel Ayhan Bayer'e bırakmıştı. Şef Pirolli, iki flütçüyü ve Basmacıoğlu'nu sahne önüne davet ederek dinleyicinin alkışına sundu. Başarılı bir konserin mutlu bitişine tanıklık ettik.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
16 Aralık 2017