Mandolin, yaşı 60'ın üzerinde olanlar için nostaljik bir çalgıdır. Çünkü eskiden ilk ve ortaokuldaki müzik derslerinde, siyah önlük kumaşından yapılan, ağzı lastikli torba kılıflarda okula taşınırdı. Kimi çocuklar pek yetenekli çıkar, kısa sürede öğrendikleri mandolin çalmayı, radyodan duydukları parçaları çıkararak repertuar yapmaya kadar götürürlerdi. Ses düzeni kemandaki gibi olduğu için, kolaylıkla kemana geçiş yapılabilirdi. Dört çift telli bu minyon çalgı sayesinde müziğe başlayıp, alanında duayen olan virtüozlerimiz var. Örneğin, viyola solisti Ruşen Güneş, ilk mandolin derslerini ilkokulda Hikmet Şimşek'ten alarak müziğe başlamıştı.
Bilkent Senfoni Orkesztrası'yla yeni yılı 25 Aralık 2015 gecesi mandolin dinleyerek karşıladık. Günümüzün giderek yükseliş çizgisini sürdüren virtüoz mandolin solisti İsrailli Avi Avital'den, Chirstoph Mathias Mueller yönetimindeki BSO yaylıları eşliğinde iki konçerto dinledik. İlki, günümüz piyanistlerinin modern piyanoda seslendirdikleri Bach'ın Re minör, orijinali çembalo için bestelenmiş konçertosunun mandolin uyarlamasıydı. İkincisi özgün olarak mandolin için yazılmış Vivaldi'nin Do majör konçertosuydu. Avi Avital, tüm bölüm aralarında ve işin sonunda büyük alkış aldı, bu alkışa ıslık da karıştıran, coşku ve beğenisini “whauuuw” diye bağırarak gösteren dinleyiciyi, bizim uzun hava gibi başlayıp sonra hızlanan bir Bulgar halk müziği parçasıyla ödüllendirdi.
Yılbaşı konseri için İtalyan başlayıp, İtalyan esinli Alman barokuyla devam eden, sonrasında Viyana'ya yönelen bir program hazırlanmıştı. Başkemancı sandalyesinde İrina Nikotina'nın oturduğu orkestra G. Rossini'nin Sevil Berberi operası uvertürü ile Amilcare Ponchielli'nin zarif bale müziği “danza delle ore”yi mükemmel seslendirdi.
İkinci yarıda Josef ve Johann Strauss kardeşlerden seçilmiş polka ve valslerle, her eser öncesi İngilizce açıklama yapıp bununla da alkış olan şef Mueller'in deyimiyle konserin “resmî” bölümü tamamlandı.
Bis faslında Radetzki Marşı ihmal edilmedi ve dinleyicinin alkış temposu da şef tarafından yönetildi. Offenbach'tan bir “Barcarolle”de de dinleyici “Mmmmm” vokaliyle müziğe katıldı.
Bilkent salonunu sezon başından bu yana ilk kez bu denli dolu gördüm. Dinleyici, keyfince alkışlama zevkini tatmin etti. Program kitapçığına bakıp, nerelerde alkışlanacağını gösteren alkış işaretlerini görmedi veya umursamadı bile!
Şefin “üç bölümlü” olduğunu İngilizce olarak açık seçik ifade ettiği Vivaldi Konçertoda bile, dinleyici bölüm aralarını es geçmedi. Hâttâ Pizzicato Polka'daki “es”i bile değerlendirdi!
Orkestrada, yeni yıl konserleri ritüeli olarak kadın çalgıcıların çoğu renkli giysileri tercih etmişlerdi.
Japon tubacı Noriyoshi Murakami, gene çalgısını minik ampullerle donatmıştı. Trompet ve tromboncular da konserin sonuna doğru, gene Murakami'nin başından gelen işaretle, renkli, yanıp sönen başlıklarını yaktılar.