Antalya Devlet Senfoni Orkestrası, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü vefatının 86. yıldönümünde özel bir konserle andı. Konser, Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin etkinlikleri nedeniyle bu hafta Erdem Beyazıt Kültür Merkezi’nde yapıldı.
“Atatürk’ü Anma Konseri”nde orkestrayı, ülkemizin önde gelen şeflerinden Orhun Orhon yönetti, solist olarak da soprano Burcu Hancı görev alırken başkemancı koltuğunda da Semih Kartal oturuyordu.
ADSO’nun, Kültür Yolu Festivali kapsamında 3 gün üst üste konserleri ve dolayısıyla provalarının olması, konser programının da değişiklikler yapılmasına neden oldu. Özellikle aryalar bölümündeki kısaltmalar nedeniyle de ara vermeden tamamlandı.
Konser öncesi bir konuşma yapan şef Orhon: “Bu akşam Mustafa Kemal Atatürk’ü anmak ve anlamak üzere buradayız. İyi ki ülkemiz var. Etrafımızdaki karanlığa baktıkça gurur duyuyorum. Ortadoğu’ya; İran’a, Suriye’ye baktıkça gurur duyuyorum. İyi ki Mustafa Kemal varmış, iyi ki bugün bir Cumhuriyetimiz var” diyerek programdaki eserler hakkında açıklamalar yaptı ve ekledi: “Şimdi Atatürk’ün istediği gibi güçlü bir Cumhuriyet kadını bizimle olacak.”
Konserin ilk bölümünde Atatürk’ün sevdiği aryalar seslendirildi. Başlarken, G. Puccini’nin, arkadaşı Aosta Dükü Amadeo di Savoia’nın 1890 yılında 44 yaşında zamansız ve ani ölümünden derinden etkilenerek bir gecede yazmış olduğu ağıt, “I Crisantemi”yi çaldı orkestra.
Soprano Burcu Hancı’nın, M. Sun yapıtı “Bozkırın Sesi” ile sahneye giriş yaptığında, dokunaklı tınıları içimizde hissettik. Hancı, G. Puccini’nin muazzam iki eseri; “O mio babbino caro”(Ah canım babacığım) ve “Quando m’en vo” ile konserini tamamlarken ruhumuza da dokunmayı başardı. Güçlü ve yoğun alkışlara, O mio babbino caro’nun tekrarıyla teşekkür etti.
Konserin ikinci yarısında ise Rimsky-Korsakov’un “Antar” başlıklı 2. Senfonisi seslendirildi. Orkestra adına program notuna yazılan: “Büyük Önderin ‘hayatın neşesi, ruhu ve her şeyi’ olarak gördüğü müziğin en güzel eserleriyle hep birlikte analım” şeklindeki detay da, senfoninin ne kadar güzel bir eser olduğunu önceden müjdeler gibiydi.
Senfoni öncesi şu bilgileri verdi şef Orhun Orhon: “Bu eser Türkiye’de ilk defa seslendirilecek, daha önce hiç çalınmamış. Korsakov bu eseri Şehrazat’tan önce besteliyor ve bir Arap savaşçısını, İslâmiyet öncesi bir masal kahramanını anlatıyor. Masal kahramanı Şam (Suriye) civarında gezerken harap olmuş bir şehir görüyor. Gezerken de karşısına bir peri kızı çıkıyor ve kızı yakalıyor bu adam. Kız diyorki; ‘Beni bırakırsan sana üç tane güç vereceğim…’ Vaatlerini sıralıyor kız, sonunda kendisine sevgi vereceğini söylüyor. Bu sevginin sonunda da öleceksin.” Ölüyor da kız. Orhon, yapıtın temasını Mustafa Kemal Atatürk’ün; düşünceleri, yedi düveli yenmiş olması, devrimlerini, halkın sinesine çekilen Mustafa Kemal’i ve sevgisini… sevgi içinde özgüveniyle özdeşleştirerek anlattı.
Ülkemizde ilk kez seslendirildiği belirtilen bu senfoniyi ve öyküsünü pek sevdik.
RE22 KÜLTÜR SANAT KÜLTÜR YOLU FESTİVALİ’NDE
Antalya kültür-sanat yaşamının ayrılmaz bir parçası haline gelen Re22 Kültür Sanat, DenizBank Konserleri serisinin 3. konserini gerçekleştirdi. Keman sanatçısı ve eğitimcisi Can Özhan’ın liderliğini yaptığı Cameratalia Quintet eşliğinde klasik kemençe sanatçısı ve eğitimci Hatice Doğan Sevinç’i konuk etti.
H. D. Sevinç’in annesi Ayşe hanıma ithaf ettiği bu program “Ayşe’nin Dansı” başlığıyla sunuldu.
İlginç, bir o kadar da enfes konserdi dinlediğimiz. Klasik kemençeyi geleneksel Türk müziği ile anımsadığımızdan, batı müziği çalgılarıyla uyumunu merak edenlerdendim açıkçası. Aşağıda eser adları yazılı listeye bakıldığında benim şaşkınlığım ve sonrasında da ne kadar beğenmiş olduğum anlaşılabilir sanıyorum. Schubert “Serenade” ve Cihangirov’un “Uzun Geceler”ini pek sevdim, klasik kemençe tınılarıyla. Bu nefis konser akşamına değer katan Cameratalia üyesi opera ve senfonimizin usta sanatçılarını da yazayım: Can Özhan(keman), Fahrettin Arda(keman), Sevinç Duran Yalaz(viyola), Pelin Baysal Ateşok(viyolonsel) ve İlker Cankara(kontrabas).
H. D. Sevinç ve Cameratalia Beşlisi, seslendirdikleri “Yağcılar Zeybeği”ni 10 Kasım nedeniyle Ata’mıza ithaf ettiler.
Klasik kemençe sanatçısı Hatice Doğan Sevinç ve Cameratalia Quintet, klasik Türk müziği ve dünya müziklerinden örnekler sundukları programda şu eserleri seslendirdiler:
Sultanıyegâh Peşrev-Hacı Arif Bey
Serenade- F.Schubert
Yağcılar Zeybeği-Muzaffer Sarısözen(derleyen)
Hicazkâr Saz Eseri-Nuri Halil Poyraz
Uzun Geceler-Cihangir Cihangirov
Songs Without Words No.2-Alexei Stanchinsky
Kanatları Gümüş Yavru Bir Kuş-Mesud Cemil
Vibraciones Del Alma-Francisco Canaro
Nikriz Sirto- Tamburi Cemil Bey
NOT: Re22 Kültür Sanat, Goethe Enstitüsü işbirliği ve DenizBank’ın katkıları ile “L’arte del Violino” projesi kapsamında masterclass ve workshop çalışmaları yapılacağını duyurdu.
Programı, Lahey Kraliyet Konservatuarı ve Folkwang Sanat Üniversitesi’nde keman ve oda müziği dersleri veren, önemli orkestralarda başkemancı olarak görev yapan ve solistlik kariyerini sürdüren, “Les Essences”’in kurucusu ve sanat yönetmeni değerli kemancı Prof. Önder Baloğlu 18-23 Kasım tarihleri arasında düzenleyecek.
***
SONRAKİ KONSERE SOKOLOV GELİYOR
ADSO, sıradaki konserinde Devlet Sanatçısı şef Gürer Aykal’a eşlik edecek ve Rus romantik müziğinin başyapıtlarından iki seçkiyi seslendirecekler. Solist olarak büyük yetenek, kemancı Valery Sokolov görev alacak.
Konser programı: P.İ.Çaykovski Keman Konçertosu ve Vasily Kalinnikov’un 2. Senfonisi
ADSO’nun notu: Rus müziğinin başyapıtlarını seslendireceğimiz bu çok özel konseri kaçırmayın!
Konser, önceden olduğu gibi AKM Aspendos Salonu’nda ve 20.30 da başlayacak.
HASAN HÜSEYİN DULUN
11 Kasım 2024, Antalya