ANTALYA SENFONİ’DEN HARİKA KONSER
Antalya Devlet Senfoni Orkestrası’nı bu haftaki konserinde klasik müzik dünyasının tanınmış isimlerinden şef Howard Griffiths yönetti ve başkemancı koltuğunda Semih Kartal oturuyordu. Konserin solistleri dünyaca ünlü piyanistlerimiz, Devlet Sanatçıları Güher ve Süher Pekinel kardeşlerdi. Pekineller aynı zamanda dünyanın en iyi piyano ikililerinden biri olarak kabul ediliyor.
Konser alışılmışın dışında, E.Grieg’in “Peer Gynt 1. ve 2. Suit”leri ile başladı. Seslendiriliş öncesi şef Howard Griffiths’in Türkçe olarak program açıklamaları bazı sanatseverleri şaşırtsa da, ilgiyle dinlendi.
Güher ve Süher Pekinel kardeşler konserde iki eser seslendirdiler; J.S.Bach “İki Piyano için Konçerto” ve C. Saint-Saens’ın “Hayvanlar Karnavalı”. Duyurularda hangi sıra sayılı eserin çalınacağı belirtilmemişse de, girişte edindiğimiz konser broşürü/kitapçığından nihayet “İki Piyano için Konçerto BWV 1060”ın seslendirileceğini öğrenebildik. Meraklanmam, aynı başlıkla dört adet iki piyano için konçertosu bilgisine ulaşmamdı; BWV 1060, 1061, 1062 ve 1063.
Kısa süreli bu konçertoyu adeta nefesini tutarak dinledi sanatseverler; Bölüm aralarında ne bir alkış, ne farklı tepki vardı.
Pekineller ikinci olarak C. Saint-Saens’ın “Hayvanlar Karnavalı”nı yorumladılar. Bu eser öncesi yine Girffiths’in açıklamaları vardı, orkestra da yapıtın özelliklerine göre yeniden düzenlenmişti. Kontrabas, viyolonsel, flüt, klarinet ve ksilofon’un simgeledikleri hayvanlar ve iskeletler seslendirilirken, çalgıların ayrıca solo olarak öne çıkartılması büyük ilgi gördü. Enfes yorumlarıyla da Pekineller uzun süre ayakta alkışlandılar. Ancak, solistlerimiz iki eserle yetinerek, “bis” çalmadan ayrıldılar sahneden.
Konserde bir de ışık şanssızlığı yaşandı. İlk yarının sonlarına doğru sahne ışıkları ve spotlarda dalgalanmalar başlamıştı. İkinci yarıda, Bach konçerto sonrası, Hayvanlar Karnavalı’nda, direkt sanatçılara yansıtılan spotlar tamamen sönük tamamlandı. Araştırdığımda, ana kumanda da bir sorun oluştuğu, spotların da arızanın büyümemesi için bilinçli kapatıldığı bilgisine ulaştım. Sonuç olarak bir konser programı sorun büyümeden atlatılmış oldu.
ADSO hemen tüm konserlerinin video kayıtlarını yapıyor birkaç yıldır. Zaman zaman bazı sanatçılar kayıt izni vermiyorlar. Bazen de TRT kayda alıyor konserleri. Dünkü konserin de sadece ilk yarısının kaydı yapıldı, konuk sanatçıların izin vermemeleri nedeniyle aradan sonra kayıt cihazı kaldırıldı.
Her şeye rağmen, bütünüyle muhteşem bir konser dinledik Aspendos Salonu’nda.
***
18 Nisan Cuma akşamı yine tanıdık isim konuk olacak ADSO’ya ve orkestrayı şef/besteci Emil Tabakov yönetecek. ADSO konuk edeceği solisti ve ilginç özelliklerini şöyle duyurdu:
“Konserde, 7 yaşından itibaren önemli yarışmalarda birincilikler kazanmaya başlayan; çeşitli türlerden müzik eserlerine yaptığı düzenlemelerle keman çalma tekniğini daha önce ulaşılmamış noktalara taşıyan; kendi ürettiği keman telleriyle ve icat ettiği prizmatik gözlükleri ile çalan, efsanevi keman virtüözü ve besteci Roman Kim, Niccolò Paganini’nin 1. Keman Konçertosu’nu Antalyalı sanatseverler için seslendirecek.”
Konserde ayrıca Edward Elgar’ın “Enigma Varyasyonları” seslendirilecek.
OPERA’DA SEZONUN SON PRÖMİYERİ DON KİŞOT
Antalya Devlet Opera ve Balesi 12 yıl aradan sonra, görkemli bir prodüksiyonla Don Kişot balesinin sezon prömiyerini tekrar gerçekleştirdi.
Eserin kısaca öyküsü:
Hayal gücüyle gerçeklik arasındaki sınırları zorlayan Don Kişot, okuduğu şövalye hikâyelerinden etkilenerek kendi kahramanlık yolculuğuna çıkar. Yanında sadık yardımcısı Sancho Panza ile birlikte, idealindeki aşkı (hayalindeki Dulcinea’yı) aramaya koyulur. Bu yolculuk sırasında karşılaştığı Kitri ve Basilio’nun aşk hikâyesiyle kesişen kaderi, hem komik hem de dokunaklı anlara sahne olur. Gerçek dünyadan kopan Don Kişot’un rüya dolu dünyası, dansla anlatılan bir masala dönüşür.
Eserin konusu geniş olarak: https://www.sanattanyansimalar.com/don-kisot-balesi-yeniden-izleyici-onunde/6770/
Özeti de:
“Yel değirmenleri ile savaşan şövalye…Rüyalarla gerçeğin birbirine karıştığı, hayal gücünün dansa dönüştüğü, bir şövalyenin hikâyesi” şeklinde.
AntDOB, Miguel de Cervantes’in dünya edebiyatına armağan ettiği ölümsüz eserinden esinlenen ‘Don Kişot’ balesini, Marius Petipa’nın büyüleyici koreografisiyle 2024–2025 sanat sezonunun son bale prömiyeri olarak sahneledi.
Gelelim temsil akşamına:
Bir trafik rezaleti sonucu güçlükle ulaşabildik Haşim İşcan Kültür Merkezi’ne. Antalya’nın önemli ana arterleri kesilmiş, trafik neredeyse “servis yolu” denebilecek tali yollara yönlendiriliyor; iş çıkış saati, sanatsal etkinliklere gidiş vakti üstelik. Her yerde karma karışık bir trafik. 19.50’de opera binasına yaklaştığımızda, şef Hakan Kalkan’ın yeni giriş yaptığını görünce rahatladım. Anlaşılıyor ki, temsil başlama saati uzatılmıştır. Öyle de olduğunu girişte öğrendik. Antalyalıya yaşatılan bu çilenin sebebini de öğrendik, Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Özlenen Özkan’a bir ziyaret yapıyormuş!
20.30 da müzik sesiyle gerilen sinirlerimiz rahatlamaya başladı. Açılan perde ile de müthiş bir temsilin işaretlerini almaya başladık. Dekor, ışık pek çarpıcı. Koreorafi deseniz, zaten klasikleşmiş Marius Petipa uygulaması. Kostümler de nefis olmuş.
Kötü başlayan akşamımız her an güzelleşmeye devam etti. Orkestranın zaman zaman viyolonsel soloları, trompetler pek güzel geliyordu kulaklarımıza. Zaman zaman işittiğimiz Latin ezgileri farklı duygular hissettiriyordu. Muhteşem dansçılar yetenekleriyle göz kamaştırıyor; Kitri’yi canlandıran Rina Murata, Basilio’yu canlandıran Kanat Nadyrbek Uulu danslarıyla adeta büyülüyordu seyirciyi.
Don Kişot, Sancho Panza, Gamache tiyatral güçleriyle baleye renk katarken, Espada’yı canlandıran Yağızhan Danış ve Mercedes Milina Fidan Özbek enfes danslarıyla büyük beğeni aldılar.
Don Kişot’un çarpıcı yel değirmenleriyle savaşı sahnesi, en akılda kalan enstantanelerden oldu. Sık sık izlediğimiz farklı “pas de deux” ler çok başarılıydı.
AntDOB’un 3 perde olarak duyurduğu baleyi, 2 perde olarak izledik. Keyifli bir bale akşamından huzurla döndük evlerimize. Yollar açıktı çünkü!
Balenin yaratıcı kadrosu:
Müzik: Ludwig Minkus
Koreografi: Marius Petipa
Sahneye Koyanlar: Armağan Davran ve Ayşe Fidanlık
Dekor: Özgür Usta
Kostüm: Serdar Başbuğ
Işık: Mustafa Eski
Orkestra şefi: Hakan Kalkan
Başkemancı: Sibel Aydın
Balenin sanatçı kadrosu:
Don Kişot: Cenk T. Şahinalp
Sancho Panza: İ.Boğaç Özbakır
Kitri: Rina Murata ve Riine Sasaki
Basilio: Kanat Nadyrbek Uulu, Ryuhei Ito ve Kaname Noi
Gamache: Evren İskender
Lorenzo: Umut Çaltekin
Mercedes: Milina Fidan Özbek ve Sayaka Matsushita
Espada: Yağızhan Danış ve Burak Özbek
(Kalın yazılanlar izlediğimiz kastın sanatçıları)
Don Kişot balesi, 15, 26, ve 29 Nisan tarihlerinde tekrarlanacak. Kaçırılmaması gereken görsel bir şölen, sanatseverlere öneririm.
***
Not: ADSO konserinde fotoğraf desteği için değerli dost, fotoğraf sanatçısı-Y.Mimar Serdar Aydın’a teşekkür ederim.
HASAN HÜSEYİN DULUN
14 Nisan 2025, Antalya