Amatörlük asla kolayına kaçılmış bir heves değildir.. Ülkemizde yanlış yorumlanıyor olabilir ama amatör fransızca 'amour' aşk kelimesinden gelip aşkla yapan demektir ve bütün dünyada çok kıymetlidir.. Ve evet her dalda teknik mesleklerde olamaz amatör zaten, ama spor ve sanatta çok değerlidir ve piyasadan ayıran çizgidir. Deneysel olanı gönüllü olanı taşır ve ille de vazgeçmeyendir.. Ankara Deneme Sahnesi de en eski örneklerdendir, çağdaş tiyatro ve deneysel çalışmaları yerel olanla da birleştirerek uluslararası alanlara da taşımıştır ve halen faaldir.
Köy tiyatrolarını ve üniversite örneklerini de biliyoruz.. İnsan sanata tabii bir hevesle başlar, amatörlüğünü üç beş yıl içinde kalıcı olursa ancak edinir... Ama bu yıllar içinde yükü taşıyamayan ya da bırakan da çoktur, kolay değildir. Bu gerçeği sanata barikatlar kuran ülkelerde, sanatı piyasaya düşüren sanat insanlarıyla hemhâl oldukça anlarız..
Ve 'gökten zembille inmiş davranışlar' karşısında o piyasaları kurnazlıkla kullanan, çıkar ilişkilerini daha iyi kullanan birileri de vardır ve onlar amatör değildir.. Onlar tam da sistemin dümen suyunu kendilerine akıtandır, profesyonel olduklarını iddia edenler, hemen herkese amatör diyerek itelediklerini sanar rahatlar, yapamadıkları işi ve ticari kurnazlığa taşıyanlar da amatör kisvesine bürünürler..
İkisi de yanlıştır; sanat hele de tiyatro ruhsuz yapılamaz zaten, diplomalar da hiçbirimizi 'profesyonel' yapamaz.. Usta çırak ve ruhtur esas olan ve de yoldur.. Bu iş teknik değildir ve profesyoneli olamaz zaten.. Hep dediğim özlü söz; yineleyim "oldum diyen öldüm" der! Bizler bari buradan bakıp tiyatro kurnazlarına 'amatör' demeyelim ya da hevesleri kırıp amatörün yolunu tıkamayalım.. Hele sanata sahip çıkılmayan ülkelerde en kıymetliyken. Herkes doktor, hakim, mühendis, öğretmen olamaz ama sanat , hele ki bu topraklarda yeşermiş tiyatro herkesin deneyebileceği sosyal alanın da parçasıdır, uzun soluklu taşıyabilen de Amatördür..
Tiyatro amatör ve ticari, ödenekli demeden de desteklenmeli, piyasaya düşmemelidir. Bütün dünyada öncelikle amatör sanata- spora değer verilir olanak sağlanır sonrasında aralarından rutine girenler de olabilir ya da eğitim alınca doğrudan işe başlayanlar.. Hepsi sanatta ve sporda üretense, taşıyansa, emek veren gönül veren ruh üfleyense kıymet kazanır.. Kaldı ki oldu olası doğası insandan yana olan, muhalif olan tüm egemenleri irkilten tiyatro kategorize edilip daraltılmamalı derim..
Tiyatronun yok sayıldığı tüm zamanlarda amatörler ve gönüllüler onu elden ele taşır.. Anadolu topraklarında gayri müslimler dışında tiyatro yasakken de binlerce yıllık gelenek sürdürülmüş ,daha da ötesi, ilk çağlardan beri insanın doğasında olan 'grotesk' ögelerle adı konulmasa da yaşatılmıştır, ehlileşmemiştir ve var olmuştur.. Yine şimdilerde itilip kakılan alaylılar, amatörler ve sanata gönül düşürenler taşıyacaktır, bu günlere de not düşerek ileriye!!
KIMIZ BOZKIR
29 Ocak 2024, Ankara
Not: Şenol Tiryaki ve 'Amatör' adlı kitabını selamlar, okunmasını öneririm..