Sosyal mi sosyal(!) bir belediye başkanı, daha altı ayda dibe vurdu.
Duyduk ki, Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, Bakırköy Belediye Tiyatroları’nda yeni bir kadrolaşmaya gitmiş.
Kendisine kültür sanat danışmanı olarak tiyatro yazarı ve televizyoncu Enver Aysever’i seçmiş.
Seçer a!
Karışmak kimin haddine?
Ama bu görevi 1997’den beri sürdüren Üstün Asutay (1938)’dan görevi fevkalade yakışıksız bir biçimde geri istemiş.
SENİ VEFASIZIN OĞLU SENİ
Üstün Asutay bu!
Henüz yedi yaşındayken tiyatro ile tanışan Bakırköy Halkevi’nde Münir Özkul ve Kenan Pars’tan dersler alan, Türk Ticaret Bankası Çocuk Tiyatrosu ve Ali Baba Çocuk Tiyatrosu da dâhil çeşitli topluluklarda uzun yıllar çok sayıda oyunda çeşitli roller oynayan bir tiyatro tutkunu.
1993 yılında Ergun Köknar, Tarık Akan, Cem Karaca ile birlikte Bakırköylü Sanatçılar Derneği (BASAD)'ın kurucuları arasında yer alarak başkanlığını da yapan ve halen BASAD'ın Onursal Başkanlığını yürütmekte olan saygın bir ad.
Gel gelelim, sosyal mi sosyal(!) başkan Bülent Kerimoğlu (1970) hem Bakırköy’e, hem Bakırköylülere, hem Bakırköy Belediye Tiyatroları’na kendisinin ettiği ve edeceği tüm yılların toplamından daha fazla hizmeti, emeği geçmiş Üstün Asutay’ı aramadan sormadan kapının önüne koymuş.
Yuh!
İnsan böyle bir adı hiç değilse bir öğle yemeğine davet eder, durumu açıklar, gerekçelerini sıralar değil mi?
Nerdeee o nezaket!
Bakırköy Belediye Tiyatroları’nın Müdürü Nilgül Güloğlu Ceyhan’a telefon ettirmiş, Ceyhan Üstün Asutay’ı aramış, başkanın kendisiyle çalışmak istemediğini söylemiş.
Asutay’ın istifası istenmiş, ham hum şaralop istifa elde edilmiş.
Helal sana sosyal demokratım benim, ama bu iş ne iş?
KADRİYE KENTER OLAYI
Aynı şekilde bir istifa çağrısı da Bakırköy Belediye Tiyatroları’nın Sanat Yönetmeni Kadriye Kenter’e yapılmış.
Kadriye Kenter…
Oyuncu, yönetici, yönetmen…
7/24 tiyatrocu.
Belli bir sanat politikası olan, plansızlığı her zaman eleştiren, eleştiriden korkmayan, sanatçıda memur zihniyeti olmasını kabullenemeyen, tiyatroya yıllardır emek veren…
Kadriye Kenter…
Eşi Müşfik Kenter’in 2012’de aramızdan ayrılışından sonra Bakırköy Belediye Tiyatroları Genel Sanat Yönetmenliği bayrağını bir anlamda devralan usta.
Müşfik Hoca ile birlikte Kenter Tiyatrosu ekolünü Bakırköy’de yerleştirmiş, pek çok öğrenci yetiştirmiş bir değer.
Hiçbir gerekçe gösterilmeden istifası istenmiş.
Kadriye Kenter…
Ödenekli tiyatroların iktidarların eğilimine göre tiyatro yapmak zorunda bırakılmasına, günübirlik politikalara meze edilmesine, merkeziyetçi yönetim biçimlerine sinirlenip, için için kendini yiyip bitiren…
Değişim ve dönüşüm isteyen…
Türkiye’nin yapısal değişimine koşut olarak, tiyatromuzda da yeniden yapılanmaya gidilmesini zorunlu gören…
Kadriye Kenter…
OL BÜLENT KERİMOĞLU NAM ŞAHIS
Ve sen! Sen.
Eyyy Bakırköy’ün Belediye Başkanı…
“Karanlık geleceğin Cumhuriyet Halk Partili kargası”.
Sen.
Islık çalıp şeytan kovalayan, sanattan korkan çocuk...
Üstün Asutay’ın ve Kadriye Kenter’in görevlerini bırakmalarını isteyerek koca Bakırköy halkını cezalandıracaksın sen demek!
Yan gelip kavalını üfleyeceksin, tamam da, ne olacak bunca emek?
Bilmez misin birikim ne demek, emek ne demek?
Pekiii… Kimi temsil etmektesin?
Kavalı kimin için üflemektesin?
Bre, elindeki zenginliğe sahip çıkmayan Bakırköylü!
Hiç mi değer bilmezsin!
Bilirsen, bre Bakırköylüm sen nerelerdesin?
Neden sesini yükseltmezsin?