Klasik Müzik tarihinde/dağarcığında, görece kısa ya da uzun yaşamları boyunca onlarca hatta yüzlerce olağanüstü güzellikte ve farklı türlerde eser üretmiş ve bu yapıtlarının çoğu da sıklıkla icra edilen, kayıtları yapılan ve yoğun biçimde dinlenen besteciler vardır. Bu özellikteki besteciler arasında Antonio Vivaldi (1678-1741), Johann Sebastian Bach (1685-1750), Georg Frideric Handel (1685-1759), Franz Joseph Haydn (1732-1809), Wolfgang Amadeus Mozart (1756-1791), Ludwig van Beethoven (1770-1827), Franz Schubert (1797-1828) hemen ilk anda sayılabilir.
Ama böyle besteciler yanında, hem nicelik hem de farklı beste türleri olarak yine oldukça üretken olan ama nedense genelde radyo ve televizyonlarda nadiren çalınan, dijital ortamlarda belki bulunabilen ya da konser programlarına uzun aralıklarla alınan eserleri dışında, birçok klasik müziksever tarafından genelde “tek” bir eseriyle bilinen ve dolayısıyla adları neredeyse o yapıt ile hatırlanan/özdeşleşen besteciler de vardır. Örneğin, Johann Pachalbel (1653-1706) denilince “Re majör kanon”u, François-Adrien Boieldieu (1775-1834) denilince “Do majör arp konçertosu”nun rondo bölümü, Luigi Boccherini (1743-1805) denilince “Yaylılar Beşlisi, Op. 11/No. 5”’in menuet bölümü ya da Samuel Barber (1910-1981) denilince de “Yaylı Çalgılar Dörtlüsü, si minör, Op.11”’in adagio bölümü* akla gelir ilk önce ya da yalnızca. Öte yandan, bu eserlerin klasik müzikte birer başyapıt oldukları hususunda hem genel bir kabul vardır, hem de hemen tüm dünyadaki beğeni ve talep kuşaklar boyu sürmektedir. Bu eserler çok sayıda film, dizi film, reklâm filmi ya da belgesel filmde de kullanılmıştır.
Giovanni Battista Pergolesi (1710-1736)
Çok kısa, 26 yıllık ömrüne oldukça fazla ve çeşitli, özellikle de önemli sayıda opera ile dinsel ve orkestra eseri sığdırabilmiş İtalyan barok dönem bestecilerinden Giovanni Battista Pergolesi de (1710-1736), daha çok tek bir eseriyle tanınan böylesi bestecilerdendir: Stabat Mater. On iki bölümlü vokal yapıt (Fa minör koral konçerto), klasik müzikte, yaylı (ve diğer) çalgılar ile insan sesinin güzelliği ve mükemmel birlikteliğinin, özellikle de hüzünlü, lirik girişiyle, hayranlık verici bir örneğidir kanımca.
Filozof, yazar, aynı zamanda besteci de olan Jean-Jacques Rousseau (1712-1778) bu yapıtın açılış bölümü için şöyle demiştir: “Bir bestecinin kaleminden çıkmış en mükemmel ve dokunaklı düet [1].” J.S. Bach’ın 1745-47 tarihli BWV 1083 numaralı kantatı da (“Tilge, Höchster, meine Sünden”), Pergolesi’nin bu eserinin bir düzenlemesidir [2].
Müzik tarihçileri, Stabat mater’in Pergolesi’nin son bestesi olduğunu ve tamamlandıktan birkaç hafta sonra tüberküloz (verem) hastalığı nedeniyle vefat ettiğini yazmaktadırlar.
Tarihte tüberküloz hastalığından öldüğü bilinen ya da tahmin edilen ünlü kişiler arasında, G.B. Pergolesi dışında başka klasik müzik bestecileri de bulunmaktadır: Henry Purcell (1659-1695), Luigi Boccherini (1743-1805), Carl Maria von Weber (1786-1826), Frederic Chopin (1810-1849), …
Öte yandan, tüberküloz hastalığının izlerini bestecilerin yaşamları dışında, klasik müzik dağarcığının bazı eserlerinde de görmek mümkündür: Giuseppe Verdi’nin (1813-1901) La Traviata’sında Violetta, Giacomo Puccini’nin (1858-1924) La Bohème’inde Mimi oyunda tüberkülozdan ölen karakterlerdir örneğin. Umberto Giardano’nun (1867-1948) Mala Vita/Sefil Hayat isimli üç perdelik operasındaki Vito isimli başkarakter de verem hastasıdır.
Tüberküloz, çağlar boyu kaçınılmaz/engellenemez ölümlere yol açan ve insanlığın tarihinde büyük acılar, korkular ve umutsuzlukla özdeşleştirilen hastalıklardan biri olmuştur.
Nedeni bilinmeyen ve elbette tedavisi de olmayan bu hastalıkla geçirilen yüz yıllar, bin yıllardan sonra 1882’de Alman hekim, bilim insanı Robert Koch (1843-1910) etkenin bir bakteri (Mycobacterium tuberculosis) olduğunu buldu. Ancak bu bakteriye (ve hastalığa) karşı çok farklı tedavi uygulamalarına rağmen herhangi ciddi bir başarı sağlanamadı ve hastalığın gerçek tedavisi için bu keşfin üzerinden de bir yarım yüzyıldan daha fazla zaman geçmesi gerekecekti.
Solup gitmek (1858) - Henry Peach Robinson
1943 yılında bulunan streptomisin’in kullanımı ile başlayan etkili tüberküloz ilaçları ve tedavi şemaları sayesinde verem hastalığının tarihteki amansız yıkıcılığı artık kalmamıştır. Ama bugün bile dünyada yaygın ve ölümcül olmayı sürdürmesinin yanı sıra, maluliyet ve iş gücü kayıpları oluşturucu, ailesel travmalara yol açan ve yoğun sosyal yönleri de olan önemli bir bulaşıcı, kronik hastalıktır. Özellikle antibiyotiklere (antimikobakteriyel ilaçlara) dirençli mutant bakteriler ile bağışıklık sistemi zayıflamış hastalardaki tüberküloz hastalığı tıbbın halen oldukça zorlandığı konulardır.
Hasta Çocuk (1907) - Edvard Munch
Giovanni Battista Pergolesi’nin; çok genç yaşta yaşama veda eden bu yetenekli sanatçının erken ölümündeki trajik yön dışında, tarihsel bilgiler doğru ise, dokunaklı Stabat mater’i hastalığının oldukça ilerlediği bir dönemde, tahmin edebileceğimiz/edemeyeceğimiz olumsuz koşullarda bestelemek zorunda kalması da son derece hüzün vericidir kanımca…
Ancak yıllar, yüzyıllar geçtikçe, müzik dâhil bir sanat eserinin oluşturulma öyküsü ve sanatçının yaşamının ayrıntıları o yapıttan tamamen soyutlanıyor; zaman içinde unutuluyor, kayboluyor doğallıkla. Eserin salt güzelliği ve mükemmelliyeti, onun oluşum sürecindeki olası her türlü olumsuzluğu ve acıyı örterken, besteci ve bestenin öyküsü ise müzik tarihinde kalan iki uzak iz oluyor sadece…
SAMİ EREN
23 Nisan 2025, Ankara
* : S. Barber 1935/36’da bestelediği eserinin bu bölümünü yaylılar orkestrası için de ayrıca düzenlemiş olup, günümüzde sıklıkla çalınan ve dinlenen bu versiyondur.
Yazıda kullanılan iki eser (görsel) hakkında kısa not:
1. Sanat tarihçileri, Edvard Munch’ün (1863-1944) “Hasta Çocuk” tablosunda, tüberküloz hastalığından on beş yaşındayken vefat eden çok sevdiği ablasını ve onun yanında bulunan teyzesini resmettiğini (1907) yazmaktadırlar. Bu tablonun birden fazla versiyonu olup, orijinal (ilk) tablonun yapım yılı 1885/86’dır [3].
2. On dokuzuncu yüzyılın önemli fotoğraf sanatçıları arasında sayılan Henry Peach Robinson (1830-1901), “Solup Gitmek” isimli kompozit fotoğrafını (1858), farklı fotoğraf negatiflerini bir araya getirerek oluşturmuş olup, tüberkülozdan ölmekte olan genç bir kadının ve ailesinin acısını ve hüznünü çok çarpıcı bir şekilde betimlemiştir [4].
Kaynaklar
1. https://www.wikiwand.com/en/articles/Stabat_Mater_(Pergolesi) (Erişim tarihi:22.04.2025)
2. https://en.wikipedia.org/wiki/Tilge,_H%C3%B6chster,_meine_S%C3%BCnden,_ BWV_1083 (Erişim tarihi: 22.04.2025)
3. https://en.wikipedia.org/wiki/The_Sick_Child_(Munch) (Erişim tarihi: 22.04.202)