Fotoğraf: Şefik Kahramankaptan
Bazı konserler öncesinde Bilkent'te, orkestra dışında da heyecan yaşanır. Geçen hafta Bilkent'in kompozisyon bölümünde bu heyecan vardı çünkü Paris Ulusal Konservatuvarı Müdürü, besteci ve şef Bruno Mantovani (d. 1974), kompozisyon öğrencileriyle çalıştı, onların işlerini dinledi, önerilerde bulundu.
Konser için fuayeye adımı attığımda, kendisi hemen karşımda İstanbul'daki Opusamadeus Festivali'nin düzenleyicisi Mehmet Mestçi ile sohbet ediyordu. Aklıma takılan konuyu sordum. Bir dönem Amerika'da pek ünlü, bizim radyoların da icralarını sık sık yayımladığı bir orkestraya adını veren Mantovani ile akrabalığı var mıydı? Belli ki bu soru ona çok soruluyordu. Hemen ellerini iki yana açıp sallayarak “Hayır, hayır” dedi. Ardından bongo çalma işaretiyle “O bir hafif müzik orkestrasıydı” diye ekledi. Herhalde, böyle hafif bir orkestraya adını veren artık esamisi bile okunmayan İtalyan şefle adının birlikte anılmasından pek hoşlanmıyordu. Üstelik, pek çok ödül, madalya ve nişan sahibi olan Bruno Mantovani bir Fransız vatandaşıydı.
Acaba şefliği nasıldı? Önce R. Schumann'ın “Genoveve” Uvertürü'nde sahneye çıktığında, baget kullanmadığını gördük. Başta barok dönem müziklerinde şefler baget kullanmayı pek yeğlemezler ama klasik, romantik dönem müziklerinde çoğu baget kullanır. Mantovani hem uvertürde, hem de ikinci yarıdaki Schumann'ın Ren Senfonisi diye bilinen 3. Senfonisi'nde orkestrayı bagetsiz yönetti, tarzını ortaya koydu ve mükemmel sonuç aldı.
Fotoğraf: Aydın Ramazanoğlu
Konserin solisti ise, arp dünyasının önde gelen isimlerinden Xavier de Maistre (d.1973)idi. Şimdi Amerika'da doktora çalışmasını sürdüren genç arpistimiz Beste Toparlak'ın Hamburg'da master hocalığını yapmış olan Fransız arpist, soloculuğu kadar değişik ülkelerde verdiği ustalık sınıflarıyla da gözde olan bir sanatçı. En önemli özelliği de, konçertoların ve doğrudan arp için yazılmış eserlerin yanısıra, başka enstrümanlar ya da orkestra için yazılmış eserleri solo arpe uyarlayarak bambaşka etkilerle seslendiriyor olması.
Xavier de Maistre, Arjantinli besteci Albetro Ginastera'nın sekiz yılda tamamladığı Arp Konçertosu'nu müthiş bir ustalıkla seslendirdi. Arjantin pampalarından gelen folklörden esintileri 20. yüzyıl çağdaş müzik tarzıyla yazıya döken Ginastera'nın eserinin seslendirilmesinde, orkestrada bu konserde yer alan timpanide Aydın Mecid ile vurmalılarda Hakan Yağuş, Rahim Namazov, İrem Dekeli ve Alper Özgüzel, eşliğin özellikli yazısı nedeniyle önemli katkıda bulundular. Çelestada Elif Önal Çubukçu da öyle...
Fotoğraf: Şefik Kahramankaptan
Uzun boylu, yakışıklı arpist konçerto sonrası öylesine büyük alkış aldı ki, fazla nazlanmadan yeniden arpin başına oturarak dinleyiciyi bir “bis” parçasıyla ödüllendirdi. Daha ilk tınılar kulağımıza ulaşırken, arpistin öteki çalgılar veya orkestra için yazılmış parçalara olan ilgisi hemen usumuza geldi. Manuel de Falla'dan İspanyol Dansı ile veda etti. , Hamburg'dan eski öğrencisi Beste Toparlak da, Amerika'dan noel tatili nedeniyle ülkesine dönünce soluğu hocasının konserinde almıştı. Başta Ankara Opera Orkestrası'nın arpistlerinden Özlem Başabak olmak üzere, başka arpist ve arp öğrencileri de konseri dinleyenler arasındaydı.
Solistler için bazı eleştirmenler çok abartılı, edebî tanımlamalar yapar, solistler de bunları alıp özgeçmişlerinde kullanırlar. Gramophone Dergisi de Xavier de Maistre için, “Saf Müzik... Derin müziği ve geniş bir dizi nüansı seslendirmedeki yeteneğiyle, en üst düzeyde bir virtüöz” diye yazmış. Hiç abartı yok ve tümüyle katılınacak bir tanımlama. Bu usta solist bu sezon kendisi için Fin kadın besteci Kaija Saariaho'nun yazdığı konçertoyu değişik orkestralar eşliğinde seslendirecek. Şimdiden gelecek sezon biz de dinleyebilsek dileğinde bulunuyorum.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
17 Aralık 2017