Çakışmalar bazen tercih yapmayı zorunlu kılıyor. Yevgeni Onyegin balesinin geçtiğimiz cumartesi Türkiye'de ilk kes sahnelenişine tanıklık edemedim ama 10 Mart akşamı verilen ikinci temsile gittim. Balenin ilk kez sahneleneceğini de, ilk temsili de sizlere bale yazarımız Necla Çıkıgil'in kaleminden ayrıntılarıyla duyurmuştuk. Dolayısıyla balenin öyküsüne hiç girmeden farklı bir bakışla ve kısaca saptamalarımı, gözlemlerimi sunacağım.
Bu bir neo-klasik bale. Yaratıcısı Kiev doğumlu Ukraynalı koreograf Yaroslav İvanenko. Rus edebiyatının önemli ismi Puşkin'in aynı adlı romanından süzerek kafasında yarattığı bale öyküsünü kağıda dökmüş, sahneleri tasarlamış, sonra P.İ. Çaykovski'nin yaylılar için ve senfonik eserlerinden bu sahnelere göre seçtiklerini dizelemiş.
Afişte Çaykovski'nin adı en üstte. Çaykovski, doğrudan baleyi düşünerek özgün bir bale müziği yazmış olsaydı bu yaklaşım doğruydu. Ama burada baleyi yapan ön planda olan kişi koreograf. Yâni doğru sıralama bence şudur: Yaratı: Yaroslav İvanenko, Müzikler: P. İ. Çaykovski, Konu: Alexander Puşkin. Zaten araştırırsanız, böyle bir baleyi Çaykovski'nin bale müzikleri listesinde göremezsiniz.
Ivanenko, çağdaş bir koreograf. Nitelikli modern dans yaratıları da var. Onyegin'de klasik balenin disiplini içinde yer alan akış ve hareketlere kendi yorumlarını eklemiş, modern dansın bazı hareketlerini de yumuşatarak koreografisine yedirmiş. Mim ve mimiklere önem vermiş. İzleyiciyi etkileyecek dramatik dozu yüksek sahneler ile neşeyi, çoşkuyu yansıtan sahneleri, gerçek yaşam-anılar-rüyalar ayrımında tasarlayarak, etkileyici bir iş çıkarmış.
Balenin bu vurucu görselliğinde, Ivanenko'nun en önemli yardımcıları belli ki sahne tasarımcısı Özgür Usta, giysi tasarımcısı Gülay Usta ile bu görselliği uygun ışıkla aydınlatan Fuat Gök olmuş. Ön perdede aynı zamanda projeksiyon perdesi olarak kullanılan çerçeveyle zenginleştirilmiş perde, rejisör-koreografın zaman-mekân ayrımlarında işlevsel olarak kullandığı bir öge. Tasarımsal anlamda başarılı bir iş de, bale içinde bale sahnesinin yansıtıldığı sahnede algılanıyor.
Ivanenko, girişi Çaykovski'nin yaylı Çalgılar İçin Serenad'ıyla yapmış. Bestecinin Dante çıkışlı Senfonik Şiiri Franceska da Rimini, İtalya gezisinin ilhamıyla yazdığı İtalyan Kapriçyosu, çello için Rokoko Çeşitlemeleri, 2. Piyano Konçertosu ve 6 oda müziği parçasından Noktürn (Gece müziği) seçtiği eserler. Belli bölümler kullanılmış, kimileri yinelenerek ele alınmış. Bunların başta Serenad olmak üzere yüzde 90'ında yaylıların yoğun biçimde çaldığını ve balenin de birer saatlik iki perdeden oluştuğunu düşünürsek, opera orkestrasının yaylılarını öncelikle kutlamak lazım, harcadıkları efora ve yorgunluk belirtilerini dinleyiciye hissettirmeden, müziği düşürmeden tamamladıkları için... Sunay Muradov'un bagedi altında orkestranın tamamı, Çaykovski müziklerini iyi seslendirdiler. Bir trompet kazası da keyfe keder olsun!
Prömiyer temsilde başkemancı sandalyesinde Tayfun Bozok oturuyormuş ve temsili izleyenlerden iki büyük keman soloyu başarıyla seslendirdiğini duymuştum. Bu kez başkemancı Deniz Aydın'dı ve sololar, volüm ve tını olarak gayet kaliteli seslendirildi.
Dansçılara gelince, dört ana rolde Burak Kayıhan (Onyegin), Özge Başaran (Tatyana), Özge Onat (Olga), Eren Keleş (Lenski) öykünün ve kişiliklerin ruhunu teatral olarak iyi yansıtırken, ikili danslarda göz doldurdular. Taner Oğuzhan ( General) ikinci perdede sahnedeydi ve fiziksel avantajını da kullanarak rolünün içini iyi doldurdu. Ezgi Odabaşı-Kadir Okurer çiftinin solo ve ikililerine de olumlu anlamda değinmeden geçmemek gerek.
Yıllık programında yeni bir klasik opera eseri bulunmayan, dinleyiciyi operetlerle oyalamaya çalışan Ankara Devlet Opera ve Balesi'nde nihayet tam anlamıyla “yeni” bir eser baleden çıktı. Bilet bulabilirseniz, görmenizi öneriyorum.
Fotoğraflar: Şefik Kahramankaptan
Baleyle ilgili ayrıntılı bilgiler için, Necla Çıkıgil'in yazıları:
http://sanattanyansimalar.com/yazarlar/necla-cikigil/onegin-balesi-ilk-kez-turkiye-de/894/
http://sanattanyansimalar.com/yazarlar/necla-cikigil/yevgeni-onyegin-balesi-nasil-sahnelendi/918/