Dünyada değişen konjonktürün önceden tahmin edilebilen etkilerinin yanı sıra, hiç umulmadık etkileri de vardır. Örneğin nelerdir bu umulmadık etkiler? Yanıtını 10 Nisan 2018 akşamı piyanist Ayşegül Yörükoğlu'nu (d.1993) Erimtan Salı Konserleri'nde dinlerken verdim.
Gorbaçov, “glasnost” ve “perestroika” politikalarını ilan edip uygulamaya başlamasaydı, ardından Sovyetler dağılmasaydı, biz Moskova Çaykovski Devlet Konservatuvarı mezunu bu genç piyanisti dinleyemeyecektik! Çünkü o da, ülkeler yeniden yapılanırken Türkiye'ye gelen Moskova mezunu pedagoglardan biriyle Akdeniz Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda çalışmış, ulaştığı düzeyle de aynı okula kabul edilip Moskova'da beş yıl geçirmişti.
Yörükoğlu'nu yıllar önce Antalya Piyano Festivali'nde önemli piyano pedagogumuz, Fazıl Say'ın da hocası olan Kamuran Gündemir'e adanan çocuk ve genç piyanistlerin seçilerek sahneye çıkarıldığı konserlerden birinde dinlemiştim. Kadir Dursun bu konserlere Antalya'dan da bir yetenekli çocuğun katılmasını isterdi ve o yıl da Ayşegül bu şansı elde etmişti. O zaman Samir Mirzayev'in öğrencisiydi. Öğrencilik yıllarında adını hep duyurmayı başardı. Orkestra ile ilk konserini 10 yaşında, Antalya Devlet Senfoni Orkestrası eşliğinde verdi. Antalya Devlet Opera ve Balesi Orkestrası, Sumy Akademik Senfoni Orkestrası, Lugansk Akademik Senfoni Orkestrası, Orchesterzentrum-NRW Oda Orkestrası ile solist olarak konserler verdi. Kiev’de düzenlenen 8. Uluslararası Vladimir Horowitz-Debut Piyano Yarışması’ndan ve Bonn’da Rachmaninov’un 140. yıldönümü anısına düzenlenen Uluslararası Piyano Yarışması’ndan özel ödül ve akademik burs kazandı. Letonya’da düzenlenen 19. Uluslararası Müzik Yarışması’nda, 1. Malta Uluslararası Piyano Yarışması’nda ve 10. İstanbul Pera Piyano Festivali’nde ikincilik ödülleri, Ukrayna’da düzenlenen 3. Uluslararası Slav Fantazisi Piyano Yarışması’nda birincilik ödülü aldı.
Moskova'da Sergey Koudriakov'un öğrencisi olarak lisans öğrenimini 2017'de tamamlayan Ayşegül, 10 Nisan 2018 akşamı Erimtan Salı Konserleri'nde Rus piyano müziğinden üç seçkin örnekle sahneye çıktı. Tanınmış piyanist M. Pletnev'in Çaykovski'nin Fındıkkıran Bale Süiti'nden yaptığı Konser Süiti düzenlemesiyle başladı ve daha ilk ölçülerden itibaren dinleyici âdeta nefesini tutarak dinledi.. S. Rahmaninov'un 2. Piyano Sonatını seslendirirken, teşbihte hata olmaz, tabanca gibi bir piyanist vardı sahnede. S. Tanayev'in Prelüd ve Füg'ünde, piyanoda ve Rus müziği yorumunda ne denli ustalaştığını gösterdi. Salonun tam dolu olmamasına karşın, yoğun alkış karşısında bu kez bir Schumann parçasıyla dinleyiciyi ödüllendirdi. Âdeta “Sadece Rus değil, tüm klasikler” der gibiydi.
Ayşegül'ü kutluyor ve bundan sonraki müzik yaşamında başarı ve bol şans diliyorum.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
10 Nisan 2018