Hacettepe Senfoni Orkestrası şef Burak Tüzün'ün müzik yönetmenliğinde, Türk bestecilerine olduğu kadar, kendi icracılarımıza da olanaklar ölçüsünde programında yer vererek, bir üniversite çatısı altında yakışanı yapıyor. 3 Şubat 2018 Cumartesi günü saat 13.00'de CSO Salonunda verdikleri konser bu anlayışın güzel bir örneğiydi. İnsana hem dinleme zevki tattıracak, akademik olarak da konservatuvar öğrencileriyle müzikseverlere katkı sağlayacak bir çerçeve çizilmişti.
Klasik müziğin babası sayılan, geç barok dönemin önemli bestecisi Johann Sebastian Bach'ın piyano konçertolarından üçü, üç ayrı piyanist tarafından şef Artun Hoinic yönetimindeki HSO eşliğinde seslendirildi. Sonra üç piyanist, Bach'ın üç piyano için yazmış olduğu konçertoyu seslendirdiler.
Piyano Konçertosu dediğimize bakmayın, bu eserler yazıldığında daha ortada günümüz piyanosu yoktu ve eserler 15-18 yüzyıllar arasında Avrupa'daki yaygın klavyeli çalgı alan çembalo (harpsichord, klavsen) için yazılmışlardır.
Bu konserde piyanistlerin ve şefin ve hâtta orkestranın genel müzik yönetmeninin ortak yanlarının, Türkiye'deki konservatuvarlarda eğitim gördükten sonra, dünyanın önemli müzik kurumlarından Moskova'daki Çaykovski'nin adını taşıyan Devlet Konservatuvarı'nda dallarındaki eğitimlerini tamamlayarak YÖK tarafından tanınan resmî birer diplomanın sahibi olmalarıdır.
Bach'ın Fa minör 5. Konçertosunu seslendiren Cem Babacan Hacettepe Ankara Devlet Konservatuvarı sonrası, Re minör 1. Konçertoyu seslendiren Bilkent mezunu Başar Can Kıvrak'la birlikte aynı dönemde Moskova'da birlikte okudular.
Onlar gittiklerinde La Majör 4. Konçertoyu seslendiren Anadolü Üniversitesi DK'dan sonra Moskova'ya giden Gökhan Aybulus'un bitirmesine bir yıl kalmıştı. Şef Artun Hoinic ise Bilkent sonrası önce Leningrad'da bir dönem şeflik çalıştıktan sonra Moskova'da efsanevi şeflerden Rozdestveski'nin sınıfından 2013 yılında mezun olmuştu.
Üç iyi piyanist, iyi bir şef ve başkemancı sandalyesinde Ahmet Sağıroğluları'nın oturduğu yaylı orkestra, eserleri başarıyla icra ettiler. Böylece Moskova mezunu Türk müzisyenlerden tam bir Bach şöleni dinlemiş olduk. Hacettepe M Salonu ile CSO Salonu arasındaki akustik farkı da böylece bir kez daha ortaya çıktı. HSO, burada çok daha iyi tınlıyor.
Konseri, Hacettepe ADK Müdürü, piyanist Türev Berki de dinledi. Duayen müzik eğitimcisi Ali Uçan da dinleyiciler arasındaydı. Sömestr tatili olmasına karşın, konservatuvarın pek çok öğrencisi, çocuklarını konsere götürmek isteyen aileler ve duyup gelen müzikseverler dinleyici kitlesini oluşturuyordu.
Konser arasında Ali Uçan hocayla biraz nostalji yaptık. CSO'nun kaldırılmadan önceki 60'lı, 70'li yıllardaki Cumartesi konserlerinin nasıl tıklım tıklım olduğunu, müzik sevgisinin bu konserlerle Anadolu'dan Ankara'ya okumaya gelmiş yüksek öğrenim gençliği arasında da nasıl yaygınlaştığını konuştuk.
Yoksa Cumartesi gündüz konseri boşluğunu HSO mu dolduracak? Keşke, hiç değilse ayda bir konseri HSO bu salonda verse...
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
3 Şubat 2018