Hediye dediğin anlamlı, vereni mağrur, alanı ezik hissettirmeyecek, yıllarca yaşayacak türden olmalı. Şu Korona günlerinde, yetenekli müzisyenimiz, piyanist-besteci Hakan Ali Toker (d. 1976) müzikseverlere tam da bu türden hediye verme olanağı sunuyor. Kendisine, sevdiklerinize armağan etmek üzere beste siparişi verebiliyorsunuz. Herşey internet üzerinden olup bitiyor. Diyelim ki, eşinize ya da sevgilinize doğum günü ya da başka nedenle bir armağan vereceksiniz. Toker'e ya doğum, ya tanışma, ya da ilgili bir başka tarihi veriyorsunuz, bestenizin türünü de seçiyorsunuz. Ödemeyi internetten banka üzerinden yapıyorsunuz, hediye beste hem nota, hem kayıt olarak birkaç gün sonra adresinize ulaşıyor!
Bugüne kadar yaşamını verdiği konserler karşılığında aldığı kaşelerle sürdürmeye çalışan Toker'in dostlarına, aile üyelerine, öğrencilerine, meslektaşlarına ithaf ettiği; klasik Batı müziği, caz ve Türk müziği formlarında düzinelerce bestesi var. Yılların birikimi ve ustalığı ile yazılmış bu eserlerin hiç birinden para kazanmadı, kazanmayı da pek düşünmedi. Bunları sevdiklerinin doğum günlerinde, yıldönümlerinde, yılbaşlarında veya içinden geldiği anlarda yazıp onlara armağan etti. Nadiren kabul ettiği siparişler dışında ekmeğini hep piyanistlikten çıkardı.
Ama artık, bu tür çalışmalardan para da kazanmanın sırası geldi. En azından ben böyle düşünüyorum. Çünkü Toker 43 yaşında baba oldu. Eşi Naz ile Yarın adını verdikleri bir kızları var artık. Sorumluluk da, gereksinimler de artıyor.
Yıllar önce, Esra Pehlivanlı - Marko Kassl Viyola-Akordeon İkilisi Duo Mares için “Tınıların Zenginliği” kayıt projesini geliştirirken bazı genç bestecilerimizden bu albümde yer almak üzere birer beste istemiştim. İlk olumlu yanıt aldıklarımın başında Hakan Ali geliyordu, “Notenbuch für Pernille Elisabeth Bertelsen” defterinden 5 ve 6 No'lu parçaları viyola ve akordeon için uyarlayarak göndermişti, albümün açılış parçası yapmıştık.
Yurtdışındayken ve Türkiye'ye döndüğü ilk yıllarda her âşık olduğunda bir vals bestelerdi Hakan Ali. Aşk nedeniyle son bestesini ise eşi Naz'ın doğum tarihini esas alarak yaptı. Herhalde kendi aşkı anlamında bu son olacak!
http://www.sanattanyansimalar.com/video-detay/hakan-ali-tokerden-hediye-beste-tanitimi/53/
Siparişlere gelince, yapacağı beste karşılığında isteyeceği ücret eserin uzunluğuna, stiline, karmaşıklığına göre değişiyor. Dolayisiyle maktu bir tarife yok. Nedenini şöyle açıklıyor:
“Siparişi veren çalacak mı, veya alan mı çalacak? Ne düzeyde çalıyor? Bunları soruyorum başvuranlara. Çalacaklarsa, şu anki seviyelerini anlamam için bir video veya kayıt rica ediyorum onlardan, en son çaldıkları eserlerden. Fiyat verirken 'bu benim size hediyem. Bu da IBAN'ım:... Bu da önerdiğim bağış miktarı:.... Önce eseri yazayım, görün, dinleyin, ondan sonra ne kadar dilerseniz yatırabilirsiniz' diyorum. Düşük veya orta gelirli ama yaptığım işi gönülden takdir eden bir insanı kırmak istemem, ne kadar verebiliyorsa kabul ederim. Ancak varlıklı bir insanın cömertliğine de engel olmak istemiyorum, mütevazı rakamlar duyurarak...”
Böylelilkle, herkesin eve kapandığı bu günlerde evinde bir müzik aleti olanı müzik çalışmaya sevkediyor; insanları müzikle uğraşma, müzikle kendini ifade etme, yeri geldiğinde müzikle ilan-ı aşk etme yolunda yüreklendiriyor, motive ediyor. Kendi sözleriyle "Dünyanın gündeminde hastalık ve ölüm varken, bakışımızı hayata ve sevgiye çevirmenin, birbirimize ne kadar değer verdiğimizi göstermenin tam zamanı".
Dinlemek isteyenler http://hakanalitoker.com/hediyelik.html linkini tıklayıp örneklere ulaşabilir, dinleyebilirler.
Hakan Ali'ye başarı ve bol yeni beste, Naz'a mutluluklar ve yarın 40'ı çıkacak olan Yarın'a sağlıklı bir ömür diliyorum.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
13 Nisan 2020, Ankara