Öldürülüşünün, beş yoldaşıyla kurşuna diziliğinin 80. yılında anıyorum Nikola Vaptsarov’u. Çok azdır özgürlüğün ve şiirin savaşçısı olanlar. Ne ki onlar şiirin, sanatın yaşamsallığının kanıtlarıdır. Yıl 1942’dir. Bulgaristan faşizmin zulmü altındadır. Direnen savaşçılar arasında bir güçlü ozan da vardır. Vaptsarov kurşun dizilişine az kala küçük bir kâğıda son şiirlerini yazar ve kederli eşine ulaştırmayı başarır.
Veda
Karıma
Rüyalarında geleceğim bazen
beklenmedik bir konuk gibi uzaktan.
Sokakta bırakma beni
kapıyı sürgüleme üstümden.
Usulca gireceğim. Oturacağım ses çıkarmadan,
gözlerimi dikeceğim seni görmek için karanlıkta.
Sana bakmaya doyunca
bir öpücük konduracak ve çıkıp gideceğim.
Çev. Erdal Alova
Benim şiir tarihimde de kırılma noktalarından Veda şiirinin çok etkili oluşu boşa değildir bu şiirin. Birazdan öldürülecektir. Ötesi yokluk. Dünya ona hasret, o bıraktıklarına, sevgi, yurt, özgürlük savaşı, kardeşlik, türkü, söyleşi. En ufak sarsılma göstermez. Şiir yalındır, güçlüdür, sarsıcıdır; gücünü ozanın öldürülmesinden almaz… Şu şiir ise birkaç saat kala yazılmıştır:
Kavga amansız ve katı.
Kavga, dedikleri gibi destansı.
Ben düştüm. Yerimi başkası alacak… o kadar.
Burda bir kişinin lafımı olur?
Kurşuna diziliş, dizildikten sonra kurtlar.
O kadar yalın ve akla yatkın.
Ama birlikte olacağız fırtınada,halkım, çünkü sevdik seni.
23.7.1942
Saat 14.00
Bulgaristan işçilerinin faşizme karşı direnişinin sesi olmuştur Vaptsarov’un şiiri. Kendisi işçidir. Fabrikalar, işçiler, yoksulluk, ölen savaşçılar, anaların acısı, ispanya direnişi… şiirlerindedir. İnanç şiirindeki kararlılığı hiç değişmez.
İnanç
İnancım
zırhla kaplıdır göğsümde
ve bu zırha işleyecek
kurşun
icat edilmemiştir, henüz!
icat edilmemiştir.
Çev. E. Alova
Faşizmin insanlığa vahşeti anlatılır gibi değil. İnsanlık alışmamalı, kanıksamamalı. Lorca, Eluard geliyor belleğime, José Martí… Yunan direnişçilerine, Mikis Theodorakis’e, Yannis Ritsos’a… on yıllarca çektirilen zulüm. Vaptsarov olasılıklara kendini hazırlamıştır. Yaşamı kötümserlikle karşıladığı sanılmasın. Her şeye karşın sevgi, insancılık egemendir. Şiirine yansıyan bir niteliktir iyimserliği.
Ataol Behramoğlu direniş şiiri için şöyle yazar:
“Yurtseverlik, halkçılık, özgürlük tutkusu, barış, sevgi, direnç, bilime saygı, insana ve onun yaratıcı emeğine güven, yüzyıllar boyunca dünya şiirinin en temel kaynakları, en sürekli konuları olmuştur. Dünya şairleri, bütün yüzyıllarda, nice acılar pahasına, bu duygular, inançlar ve özlemlerle yüklü şiirlerini bir kardeşlik bayrağı gibi yükseklerde tutmuşlar, tutmaktadırlar” (Behramoğlu, 1990:5).
Bu bağlamda Tarih başlıklı şiirinde tarihle hesaplaşır; tarihten istedikleri vardır. Gerçekleri ister. Su katılmamış gerçekleri… “Vaptsarov'un şiirinde baştan sona kadar görülen yiğitçe savaşma gururu burada bütün çıplaklığıyla dile getirilir” (Alova 1992). Ve tarih gerçekleri, özgürlük için yaşanan acıları, toprağa düşenleri yazıyor.
Günay Güner
2 Kasım 2022, Ankara
Kaynaklar
Alova, Erdal, “Vaptsarov’un Şiirinde İki Hareket Noktası”, Nikola Vaptsarov Seçme Şiirler içinde, Yön, 1992.
Behramoğlu, Ataol. Kardeş Türküler- Özgürlüğe 100 Şiir. Varlık, 1990.
Vaptsarov, Nikola, Seçme Şiirler, (Çev. Erdal Alova), Yön, 1992.