Bu çelimsiz, ufak tefek çocuğu, opera-bale temsillerini izlemek ve festivale katılmak için İzmir’e sıkça gittiğim yıllarda tanımıştım. Hem normal eğitim alıyordu, hem de Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda Doç. Aslı Tuncay’ın yarı zamanlı piyano öğrencisiydi, ama aklı fikri piyanodaydı. “Böyle yüzlerce çocuk var” diye düşünmüş, ailesine de karar vermek için biraz beklemek gerektiğini söylemiştim. Ama o henüz 11 yaşındayken konservatuvarın sınavını kazanıp tam zamanlı öğrenci oluvermişti bile… İtiraf etmeliyim ki, gene de büyüdükçe işi iyice ciddiye alıp bu denli bir gelişim göstereceğine dair pek umudum yoktu.
Sözünü ettiğim çelimsiz çocuk Emre Nurbeyler (d.2000). Almanya’da Trossingen Müzik Yüksek Okulu’nda hem konser piyanistliği, hem de piyano pedagojisi dallarını geçen yaz bitirerek çifte lisans diploması sahibi oldu. Şimdi de kompozisyon dalında yüksek lisans yapıyor. Zaten daha Türkiye’deki konservatuvar yıllarında kompozisyona meraklıydı, okulu da Prof. Onur Nurcan’ın kompozisyon derslerine katılması yönünde karar almıştı.
Artık 23 yaşını tamamlamış olan Emre’nin bu gelişiminde Almanya’daki hocası Prof. Tomislav Nedelkovic Baynov ile her yaz AIMA Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi’nde İdil Biret ile çalışmasınının önemli etkisi oldu.
Pek çok yarışmada ödül kazandı, yabancı adları burada sıralayıp siz okurlarımı sıkmayayım, dileyen internetten bulur. Ama Emre, özellikle kompozisyon çalışmalarıyla ilgi görüyor. Besteleri İtalya, Fransa ve Almanya’da seslendirildi. Zaten master programına başvuranlar arasında birinci olarak bölüme kabul edildi.
Üstün zekâlı, yetenekli çocuklara özel eğitim veren devlet kurumu BİLSEM için resmî okul marşının sözlerini yazıp bestelemişti. Milli Eğitim Bakanlığı’na gönderilip onaylanan marş okulun resmî marşı haline geldi.
Eğitim ve çevre konularında sosyal sorumluluk projelerinde de severek yer alıyor Emre… İzmir Inner Wheel Derneği ve Fransız Kültür Merkezi işbirliği ile yapılan bir projede verdiği resitalin geliri ile Bornova Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ne kendi adına bir kütüphane kuruldu ve okula bir atölye odası yapıldı. 2021’de Alman Kültür Bursu DAAD tarafından kültürlerarası çalışmaları ödüllendirildi.
Kendisiyle yüz yüze en son geçen yıl, BESOM Besteciler, Orkestra Şefleri ve Müzikologlar Derneği’nin Cumhuriyetin 100’üncü yılı onuruna düzenlediği 100. Yıl Piyano İçin Çocuk Parçaları Beste Yarışması’nın (2023) Ankara’daki final konserinde görüştük. Yarışmada hayli sofistike ve mizah unsurları da içeren “Piyano İçin Yedi Fıkra” eseriyle ikinciliği elde etti. Konserde yapıtını kendisi seslendirdi.
Almanya’nın önemli müzik okullarından biri olan Trossingen’deki hocaları, kendi oda müziği konserlerinde piyanist olarak Emre’yi istiyorlar. Emre’nin bir de oda müziği grubu var, bu grupla yaptığı çalışmalar, verdiği konserler de ilgi görüyor, ben de zaman zaman uzaktan videolardan izliyorum. Şubat Ayında Bavyera Kunert Modern Sanat Müzesinde, Messiean’ın "Zamanın Sonu İçin Dörtlü" yapıtının yer aldığı konser ilgi gördü ve Emre’nin hanesine bir puan daha kazandırdı.
Memminger Gazetesi’nde Stefanie Bodenmüller’in yazısının bir bölümünde şöyle deniliyordu:
“Almanya’nın Bavyera eyaletindeki Ottobeuren Diether Kunert Modern Sanat Müzesinde, Swabia Bölgesi ve Bavyera Müzik Fonu tarafından desteklenen oda müziği gecesinde dinleyiciler “Quatuor pour la fin du temps” (Zamanın Sonu için Dörtlü)’nün etkileyici, derinden duygulandıran performansını izledi. Fransız besteci Olivier Messiaen (1908-1992) tarafından bestelenen ve sekiz bölümden oluşan bu eser ilk kez 15 Ocak 1941’de Görlitz’deki nazi esir kampında çalındı. Bu çok zorlu eserin icracıları, uluslararası konser hayatında aktif olan Trossingen Devlet Konservatuvarı’ndan Keman profesörü Winfried Rademacher ve öğrenciler Emre Nurbeyler (Piyano), Danielle Ben Kennaz (Klarnet), Leyre Barros (Viyolonsel) oldu. Hepsi de genç olmalarına rağmen uluslarası alanda performanslar ve ödüllerle dolu başarılı kariyerlere sahipler.
Sanatçılar, eserdeki bölümden bölüme değişen enstrüman kombinasyonlarına güvenle hakim oldular. Bölümler arasındaki araları da çok dikkatli yaptıkları için performans boyunca gerilim asla kaybolmadı. Genel olarak sanatçıların performansı, hem karmaşık ritmik katmanlardaki hassas etkileşim açısından, hem de Emre Nurbeyler’in piyano partisine hassas yaklaşımıyla önemli bir rol oynadığı ton dengesi açısından ikna ediciydi.”
Ak saçlı Kemancı Prof. Winfried Rademacher, hem okulda hem de Almanya'da saygın bir keman hocası. Aynı zamanda yetenekli öğrencilerle sık sık oda müziği gruplarında çalıyor. Onlara hem sanat yaşamlarında yeni ufuklar açıyor, hem de yaptıklarının maddi karşılıklarını aldıkları projelerde yer veriyor. Emre'yi de çok tutuyor.
Emre bugünlerde 24-28 Mart’ta düzenlenecek Windhoek Nefesli Çalgılar festivaline hazırlanıyor. New York ve Londra Filarmoni orkestralarının bestecisi olan Magnus Lindberg'in piyano ve nefesliler için yazdığı piyanolu beşlisinin prömiyerinde okulun nefesli çalgı hocaları ile birlikte çalacak. .
Beşlideki hocalar Prof. Nicholas Daniel (Obua), Prof. Chen Halevi (Klarinet), Prof. Fredrik Ekdahl (Fagot) ve Prof. Saar Berger (Korno). Geçen yıl aynı festivalde Marco Stroppa'nın eserini dinlerken Emre’nin tuşesini çok beğenen Lindberg, yarım bıraktığı bu piyano beşlisini bu yıl yine Emre çalsın diye tamamlamış.
Trossingen’de okul içinde de yarışmalar düzenleniyor. Bunlardan “Yenilikçi Konser Formatları” yarışmasında “Inner Decision” projesiyle Emre grubuyla yine okul birincisi oldu. Geçen yıl da başka bir grupla bu projeyi kazanmıştı. Bu yılki formatı grup olarak belirlemişler ama besteler ve düzenleme Emre’den. İklim ve çevresel sorunlara farkındalık yaratmak için yaptıkları bu yarım saatlik projenin 4 dakikalık tanıtım videosunu da şu linkten izleyebilirsiniz:
https://www.sanattanyansimalar.com/video/iste-odullu-yapim/108/
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
12 Mart 2024, Ankara