Günümüzdeki adıyla Çekya, klasik müzikte ulusalcılık (yerli ve millî) akımının doğduğu yer sayılabilir.
Özellikle Bedrich Smetana'nın “ Ma Vlast / vatanım” başlıklı senfonik şiir dizisi, bu akımın en seçkin örneğidir. Çek besteciler başta Antonin Dvorak olmak üzere değişik yöntemlerle Bohemya ovalarında yaşayan halkın yerel müziklerinden esinli pek çok yapıt vermişlerdir. Janacek, Martinu, Suk gibi besteciler, kemancı Vaclav Hudacek , piyanist İvan Moraveç, çellist Jiri Barta gibi çok sayıda sağlam icracı Çekya'dan, Prag Konservatuvarı'ndan başlayarak dünyaya açılmışlardır.
26 Nisan 2017 akşamı, 34. Uluslararası Ankara Müzik Festivali'nde bu sağlam müzik geleneğinin yeni kuşak temsilcilerinden, sekiz yıldır birlikte çalan kemancı Jan Mracek (d.1991) ile piyanist Lukas Klansky'yi (d.1989) dinledik.
Dünya sahnelerine açılımı özellikle 2014'te Kreisler Keman Yarışması'nı kazandıktan sonra hızlanan Jan Mracek, Çekya'nın iyi piyanistleri arasında başı çekenlerden Lukas Klansky ile birlikte iki bölümden oluşan bir program sundu. İlk yarıda Mozart'ın Sol majör No:18 Keman Sonatı ile Brahms'ın Op.100 No:2 Keman Sonatını seslendirdiler. Şimdiye kadar sayısız düo tarafından çalınıp plağa alınmış bu yapıtları seslendirirken, icracılıktaki iddialarını ortaya koydular. Uyumları mükemmel, elde ettikleri tını çaldıkları eserlerin yapısını yansıtır güzellikteydi.
Mozart sonatı seslendirirlerken, salondaki 350 civarı dinleyicinin bilerek gelmiş, nitelikli bir kitle olduğunu düşündüm. Bölüm aralarında tek bir alkış olmadı, salon sessizlik içinde kendini müziğin akışına kaptırıp dinledi. Ama Brahms sonatta aynı dinleyici, daha ilk bölümün sonunda alkışı bastı. Belki de bölümün neşeli yapısı ve finalinden etkilendiler diye düşünürken, ikinci bölüm sonunda gene aynı alkışın oluştuğunu gördük.
Mracek-Klansky ikilisi, resitalin ikinci yarısı için Çek müziğinden iki önemli besteci Bedrich Smetana ve Antonin Dvorak'tan parçalar seçmişlerdi. İlki Smetana'nın Vatanım Senfonik Şiiri'nden hemen sonra aynı başlık altında yazdığı iki parçaydı. Duygulu, ulusal renklerle özgün ezgilerin karışımından oluşan iki parçada kemancı Jan Mracek, güzel tonuyla ustalığını gösterdi. Ardından Dvorak'ın lirik Romance'ı ile hareketli Mazurek'i geldi. Dinleyicinin güçlü alkışı karşısında ikili, gene Dvorak'ın romantik parçalarından ilkini çalarak veda ettiler.
Konser sonrası kısa sohbetimizde, bize Bohemya ovalarının havasını, rengini taşıyan bu uyumlu ikilinin iyi müziklerinin yanısıra, mütevazi, sevecen kişilik sahibi olduklarını görmek de sevindiriciydi.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
26 NİSAN 2017