Bizim opera orkestralarımız genellikle hep çukurda çalar, bazı özel konserler için sahneüstüne çıkarlar. Ankara Opera Orkestrası 2 Nisan Pazar akşamı, Aydın Gün (1917-2007) anısına bir hafta ertelemeli olarak verilen konser için Operaevi'nin sahne üstüne çıktı. Şef kürsüsünün arka tarafı DOB ambleminin bulunduğu bir kadife panoyla kapatılmış, böylece şef, DOB Genel Müdür ve Sanat Yönetmen Vekili Selman Ada'nın orkestrayı yönetmek için oturduğu koltuk maskelenmişti. Konserin adı “Opera Yıldızları”ydı.
Ankara'da hangi solistleri, başka şancıları biraz ötekileştirmek pahasına “yıldız” adı altında dinledik? El programına bakıldığında, ne ad, ne soyadı sırasına göre yazılmıştı, ne de ses sırasına göre.. Genellikle sopranodan başlanır ve bas ile bitirilir sıralama. El broşüründe sıralama şöyleydi: Zerrin Karslı (Soprano), Caner Akgün (Bariton), Deniz Yetim (Soprano), Tuncay Kurtoğlu (Bas), Murat Karahan (Tenor). Artık konserin sanat yönetmeni bu sıralamayı hangi duygularla yaptıysa? İkinci sayfadaki sanatçı portrelerinde de aynı sıra uygulanmıştı.
BİRER RESİM, BİRER İSİM !
Peki herkes bu “Opera Yıldızları”nı tanımak zorunda mıydı? Bu denli önem verilerek hazırlanılan konserin solistlerinin kısa özgeçmişlerini boşuna el broşüründe aradılar ama haklarında tek satır bilgi konulmamıştı! Bir resim, bir isim, o kadar! Merak edip DOBGM web sitesine girip bakanlar da, güncel olmayan ya da eksik bilgi içeren metinlerle karşılaşıyorlardı. Bu eksiklikleri özellikle yazıyorum, çünkü bu konser, 11 Nisan'da Ankara'da tekrarlanacak ardından 6 Mayıs'ta Antalya'da ve 17 Haziran'da İstanbul'da da yapılacakmış, belki dikkate alırlar!
Meraklılara kısa bilgiyi ben vereyim.
Zerrin Karslı (d.1983) Samsun DOB kadrosunda soprano, kolaratur sesi var, bugünlerde İstanbul'a aktarılmakta olduğu konuşuluyor. Resmi sitedeki özgeçmişinde “Mezun olduğu aynı yıl içinde İzmir Devlet Opera ve Balesi'nde sahnelenen W.A. Mozart'ın Saraydan Kız Kaçırma adlı eserinde Blonde rolüne kabul edilmiştir. Bu eserle birlikte, aynı eserin orkestra şefliğini üstlenen Selman Ada ile opera çalışmalarına başlamıştır” bilgisi de yer alıyor. Çeşitli yarışmalarda ödülleri bulunuyor.
Deniz Yetim (Soprano) Tuncay Kurtoğlu (Bas) Murat Karahan (Tenor)
Deniz Yetim (d.1986) İstanbul DOB kadrosunda soprano, son olarak Ernani'deki rolünde başarısıyla dikkati çekti, önümüzdeki sezon Tosca ve Aida için hazırlandığı resmi özgeçmişinde yer alıyor.
Murat Karahan (d.1977)Ankara DOB kadrosunda tenor, son üç yılda Avrupa'nın ve Baltık ülkelerinin büyük operaevlerinin sürekli davet ettiği, uluslararası dolaşımda kendine yer edinmiş, kariyerini hızla geliştiren bir ses.
Caner Akgün (d.1981) İstanbul DOB kadrosunda bariton, çeşitli eserlerdeki bariton rollerinde sahneye çıktı. Çeşitli yarışmalarda dereceleri bulunuyor.
Tuncay Kurtoğlu (d.1970) Ankara DOB kadrosunda, şu sıralar Samsun DOB'da geçici görevli bulunan, gerek yarışmalar, gerek bugüne kadar yurtiçi ve yurt dışında oynadığı rollerle uluslararası alanda kendini kanıtlamış bir bas.
OPERA KONSERİNDE SENFONİ BÖLÜMÜ!
Hepsi de değerli şancılar. Ama konser sonunda, özellikle de sürekli opera dinleyicisiyle camia içinde “yıldız” tartışmasının devam ettiğini söylemekte yarar var.
Program düzenlenirken değişik dönemlerin İtalyan, Fransız ve Rus operalarından önemli aryalar seçilmiş, hiç düete yer verilmemişti. Verdi'nin “La Forza del Destino / Talihin Kudreti” operasından uvertür ile açılan konserin içinde, orkestra için opera ile ilgisi olmayan iki eser seçilmişti.
İkinci yarının girişinde bir opera uvertürü, prelüdü ya da intermezzosu yerine Gustav Mahler'in 5. Senfoni'sinin Adagietto bölümü, yarının ortasında da Tomaso Albinoni'nin orglu “Adagio”su seslendirildi. Oysa “Opera Yıldızları” konserinde beklenen, gene operalardan seçilmiş orkestra parçalarıydı.
NİHAYET AKUSTİK ÖNLEM
Bu konserde orkestranın sahneüstüne taşınmasıyla birlikte yapılmış önemli ve olumlu bir akustik düzenleme gördük. Yıllardır söylenen, konuşulan işlem sonunda yapılmış, sahne arkası Eskişehir modeli hafif dışbükey yansıtıcı plakalarla kaplanırken , sofito boşluğu da benzeri biçimde kapatılmıştı. Orkestranın sesi dağılmadan, sofito boşluğunca bir bölümü yutulmadan yansıdı. Böylece orkestranın salonda dengeli biçimde duyumu sağlandı. Sistem sökülür-takılır olduğu için umuyorum, başka şeflerce yöneticelek konserlerde de kurulumu yapılır. Ancak sahnedeki hava akımı tümüyle kesildiği için orkestracılar sıcaktan bunaldılar, hâttâ viyolonsel grubundan Hande Ulutaş fenalık geçirerek kulise alındı. Opera binasının kaloriferleri de, dışarısı çok soğuk olmamasına rağmen doğrusu iyi yanıyordu, konser sırasında çok sayıda dinleyici de üstlerini hafifletmek zorunda kaldılar.
Tayfun Bozok başkemancılığındaki orkestra, şef Selman Ada yönetiminde iyi bir etkinlik gösterdi. Sololarda klarnet grup şefi Gültekin Ulutaş gecenin en güzel tınılarından biriydi. Viyolonsel grup şefi Erdoğan Davran ile başkemancı Tayfun Bozok'un soloları, üflemeli grupların verimliliği yaylıların diriliğiyle birleşince ortaya kaliteli bir seslendirme çıktı. Solistler de, orkestranın önünde söyledikleri için daha rahat bir konumdan seslendiler dinleyiciye, seslerini orkestranın üzerinden aşırmak için forte söylemelerine gerek kalmadı.
Şef Ada'nın Murat Karahan'ın Puccini'nin Turandot'un Callaf'ın “Nesun dorma” başlıklı aryasını söylerken dinleyiciyi alkışa davet etmesi gereken karşılığı buldu. Ada “bis” işareti yapınca salon yeniden alkışı bastı ve Karahan da aryayı yineledi. Deniz Yetim'in dramatik sahne duruşu, söylediği aryalarda özellikle hafifce söylenmesi gereken yerlerdeki başarısının yansımasıydı. Ama şef Ada'yı şarkılarından sonra bir kez yanağından, bir kez de elinden öpmesi bence yakışık almadı. Kim kimi şımartıyor anlaşılamadı!
Konserin sonunda beş ses bir arada, biraz da gösteri yaparak ünlü Napoliten O Solo Mio'yu söylediler.
TRT televizyon için kayıt yaptı konserden, programları izlerseniz TRT Avaz'da bu konserin yayınını yakalayabilirsiniz.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
3 Nisan 2017