Doğum ve ölüm yıldönümlerinin köşeli yıllara ulaşması halinde o yılın bestecinin adıyla anılması, eserlerinin daha sık çalınması âdettendir. Erimtan Müzede Müzik / Salı Konserleri de, 31 Ocak 1797 doğumlu Franz Schubert'i doğumunun 220. yılında anmak üzere sıradışı bir program hazırlamıştı. Bu bir “Schubertiad” idi.
Nedir Schubertiad?1815'de İsveç asıllı Alman hukuk öğrencisi aileden zengin Franz von Schober, öğretmenliği bırakıp sadece beste yapması için yoksul Schubert'in giderlerini karşılamayı üstlendi.. Schubert'in bu yeni hayatında arkadaş çevresi hayli genişlemişti. Şairler, filozoflar, ressamlar, politikacılar, saray görevlileri, oyuncular, şarkıcılar gibi her kesimden insanın katıldığı müziikli ev toplantıları düzenlenmeye başlandı. Bu gecelerde Franz Schubert’in değişik türlerde yeni besteleri seslendiriliyordu. İşte bu müzikli akşamlara “Schubertiad” adı verilmişti.
Erimtan'daki Schubertiad için, birbirleriyle değişik birlikteliklerle oda müziği yapan müzisyenlerden bir Schubert Ensemble oluşturulmuştu. Ankara'nın klasik müzik yaşamında sürekli etkin biçimde yer alan beş müzisyenden oluşan topluluk, “Schubertiad” için özel olarak hazırlandı. Hepsi çalgılarında usta müzisyenler olan Cem Önertürk ( Flüt), Ercan Gören ( Viyola), Demet Gökalp (Viyolonsel) , Kağan Korad (Gitar) ve Tayfun İlhan'dan (Piyano) oluşan topluluk farklı türdeki eserler için sıkı bir prova süreci geçirdi.
Önce flüt-piyano ikilisinden çeşitlemeleri dinledik. Ardından gitar-viyolonsel ikilisi bestecinin özgün yazılışları ses ve piyano için olan Serenade ve Ave Maria başlıklı eserlerinin düzenlemelerini seslendirdi. Dinleyici, tanıdık gelen bu ezgileri ve ustalıklı çalınışlarını sıkıca alkışladı.
Son eser ise Flüt, Gitar, Viyola ve Çello için Sol majör Dörtlü'ydü. Kağan Korad seslendirme öncesi, Schubert ve eserle ilgili kısa ama ilginç bilgiler paylaştı. Schubert'in bestelerini gitarla yaptığını, ancak dönemin özelliği nedeniyle piyano için yazdığını anlattı. Sol majör dörtlünün ise aslında, Matiegk adlı dönem bestecisinin bir triosu olduğunu, eseri çok beğenen Scuhebrt'in henüz 18 yaşındayken buna viyolonsel partileri ekleyerek sol majör dörtlüyü ortaya çıkardığını, Matiegk'in esamesi okunmazken Schubert'in eserinin günümüzde sıklıkla seslendirildiğini aktardı.
Orta hızda flütün parlak tınılarıyla başlayan birinci bölümün sonunda, Erimtan'da iki sezondur rastlanmamış bir olay oldu. Orta ve arka sıralardan coşkulu bir alkış geldi! Demek bazı dinleyiciler beş bölümlü eserin ilk bölümünün sonunda parlak tınıların ve iyi icranın etkisinde kalıvermişlerdi. Ama sonraki bölüm aralarında tekrarlanmadı bu olay.
Konser sonunda müzenin kurucusu Yüksel Erimtan, sanatçıları tek tek kutladı. Tüm biletleri satılmış olan konserin sonunda, dinleyici de, müzisyenler de memnun ayrıldı salondan... Bir proje başarıya ulaşmıştı.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
24 Ekim 2017