Sahnede izleyiciye karşı oturan hocalar, birden arkaya doğru dönüp perdedeki yansıya bakmaya başladılar. O yansıda beş altı görüntüyle, uzun, meşakkatli, sevinçler olduğu kadar acılarla da dolu bir yaşamın son yıllarından izler vardı. Ülkemizin adını yüceltmiş dev kemancılarımızdan biri olan Ayla Erduran'a aitti o görüntüler. Ne yazık ki, kendisi sağlığı ve hava koşulları nedeniyle İstanbul'dan gelememiş, herkese sevgisini yollamakla yetinmişti.
Kurucu koordinatörlüğünü, özellikle ilköğretim ve lise çağı çocuklarındaki pedagojik başarısıyla tanınan Muhammedjan Turdiyev'in yaptığı, Ayla Erduran'ın adına düzenlenen 2. Bilkent Keman Günleri böyle başladı. Günlerdir süren koşuşturma sonunda, son dönemde konser günleri dışında biraz ıssız olan Bilkent MSSF koridorları birden şenlenivermişti.
Kısa açılış töreninde sahnede Feruze Abdullayeva, Şeniz Aybulus, Gülen Ege Serter, Lutsia İbragimova, Rasim Bağırov, Adilhoca Aziz, Mintcho Mintchev, Cihat Aşkın, Şenol Aydın, Bahar Kutay, Ellen Jewett ve İldiko Moog oturuyorlardı. Muhammedjan Turdiev onları, küçük esprileriyle tek tek tanıttı. MSSF Dekanı Kağan Korad'ı da sahneye davet etti. Korad, “elini taşın altına koyan” Turdiev'i kutlayıp teşekkür etti, üniversitenin olanaklarını bu tür etkinlikler için kullanmaya çalıştıklarını belirtirken önemli bir noktaya dikkati çekti. “Güzel ve yeterli bina her yerde olabilir, ama önemli olan içindeki insanlardır”.
E.Neva Bildik Ada Kuruşçu
Bu içtenlikli, kısa seromoniden sonra konsere geçilirken, Turdiyev açılışta hep Bilkent öğrencilerine yer verdiklerini anımsatıp, bu kez tek istisnanın sahneye ilk çıkacak olan Ecmel Neva Bildik olduğunu, bu minik öğrencinin henüz bir buçuk yıldır keman çalıştığını ve Afyon'dan geldiğini söyledi. Küçük rondosunu çalarken, bu konseri de hak etmiş olduğunu düşündük. Yetenekli, bakarsınız bir süre sonra eğitimine Ankara'da devam eder.
Lidya Nil Güven Almila Şerbetçi
Gökçe Çatakoğlu Bade Daştan
Kimin hangi eseri çaldığı gibi bir listeyi yazıyı uzatmamak için vermeyeceğim. Ama sırasıyla kimlerin sahneye çıktığını yazacağım: Ada Kuruşçu, Lidya Nil Güven, Almila Şerbetçi, Gökçe Çatakoğlu, Bade Daştan, Elif Ece Cansever ile Orkun Pala ikilisi, Alpay Jan İnkılap, Ilgın Top ve Demirhan Gökbudak, Deniz Şensoy, Nilüfer Güçlü, Alpay Jan İnkılap Dörtlüsü.
Değişik yaş ve sınıflardaki bu çocuklarımıza piyanoda Süeda Çatakoğlu ile Cem Türkay eşlik etti. Konserin sonunda ise 12 değişik yaştaki kemancıdan oluşan topluluk, Ilgın Top'un önderliğinde bir polonez seslendirdi.
Yazılarımı okuyanlar bilirler: Bu çocukların bazılarını belki 10 yıldır tanıyor, izliyorum. Hepsini teker teker kutluyorum. Önemli gelişim gösteren birkaçına değinmek istiyorum. Rasim Bağırov'un öğrencisi Elif Ece Cansever ile Meriç Enacar'ın öğrencisi Orkun Pala ilginç bir Düet seslendirdiler. İlginç dememin nedeni, hem solistik özellikleri bulunan, hem de insanda yeniden dinleme arzusu uyandıran türdeki eseri Orkun Pala'nın yazmış olmasıydı. Kendisine sordum, Yiğit Aydın'la kompozisyon da çalışıyormuş. Demek, lisans için yurtdışına giden Kerem Tuncer gibi, lise keman öğrencilerinden bir besteci daha yetişecek. Memnun oldum. İkili, eseri de gayet virtüoz biçimde seslendirdi.
Alpay Jan İnkılap Ilgın Top
Gene lisedeki öğrencilerden Alpay Jan İnkılap, Paganini'nin teknik ustalık isteyen parçasında iyi bir sınav verirken, İrina Nikotina'nın öğrencisi Ilgın Top'un da anonim Sarı Gelin türküsüne kendi yaptığı solistik düzenlemeyi çok beğendim.
Katılımcı sayısının 100'e dayanması önemli bir gelişme. Tüm emek ve katkı sahiplerini kutluyorum. Bu hafta birkaç zorunlu çakışma hariç, kemanla oturup, kemanla kalkacağız.