Türkiye'de evrensel sanatın geleceği için ufukta ne denli karabulutlar dolaşırsa dolaşsın, içimizdeki karamsar sıkıntıyı bir nebze olsun dağıtan işler, kendi akışında devam ediyor.
13 Kasım Perşembe akşamı, Başkent Üniversitesi'nin çok amaçlı salonunda, iki üniversitenin konservatuvarları arasında olumlu bir dayanışma ve işbirliğinin ürünü, geleceğe yönelik umutları besleyen, içimizdeki sıkıntıyı iki saatliğine de olsa dağıtan bir konsere tanıklık ettik.
Orkestra Akademik Başkent, Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuarı'nın geçen yıl düzenlediği 5. Gülden Turalı Ulusal Keman Yarışması'nda değişik yaş kategorilerinde ipi göğüsleyen kemancıları konuk etti. Bu ödül, küçük bir para ödülünden çok daha değerli, çünkü gençler için profesyonel bir orkestrayla çalmak, sahne deneyimini arttırmak önemlidir. Bazı yarışmalara, kimi devlet orkestralarınca verilen ödül konseri sözlerinin tutulamadığını, ya da gereken önemin verilemediğini biliyoruz. Bu ortamda, Orkestra Akademik Başkent'in genel müzik yönetmeni Ertuğ Korkmaz, sanat yönetmeni Lütfü Erol ve konservatuvar müdürü Ertuğrul Bayraktarkatal'ı, sadece bir solist değil, yaş gruplarının tamamının birincilerine bu olanağı verdikleri için kutlamak gerek.
Konserde orkestrayı, yıldızı giderek yükselmekte olan, aranan şefler arasına girmeyi başaran Orhun Orhon yönetiyordu. Özellikle çocuk ve gençlerle konser yapma konusunda ayrı bir birikime sahip olan Orhon, bu niteliğini ödül konserinde de gösterdi.
İlk solist, İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda Venyamin Varşavski'nin öğrencisi 2002 doğumlu Elfida Turan'dı. Bach'ın La Minör Keman Konçertosu'nun tamamını seslendiren henüz 12 yaşındaki Turan, gelecek için umut verdi. Şu an yaşının ilerisinde bir düzeye sahip. Fiziği gelişip güçlendikçe, aynı disiplinli çalışmayı sürdürmesi halinde geleceğin yıldızları arasında görebiliriz.
Bilkent MSSF'nden Adil Aziz'in öğrencisi 1998 doğumlu Demirhan Gökbudak azimle çalışan ve hızlı ilerleyen bir kemancı. Saint Saens'in virtüoz eseri “Giriş ve Rondo Kapriçyozo”yu başarıyla seslendirirken çok tatlı bir ton elde etti. Moskova'da Çaykovski Konservatuvarı'nda eğitimini sürdüren ağabeyi piyanist Yener Gökbudak'la birlikte iyi bir keman-piyano ikilisi oluşturabilirler.
Mimar Sinan Devlet Konservatuvarı'ndan Nilay Sancar'ın öğrencisi 1996 doğumlu Asaf Öksüz, Vivaldi Mevsimler'den Yaz Konçertosu'nu seslendirdi. 18 yaşının getirdiği sorumlulukla çalan, konçertonun belli bölümlerindeki orkestrayla birlikteliği iyi yakalayan, sağlam bir kemancı.
Bilkent MSSF'nden Muhammedcan Turdiyev'in öğrencisi 2001 doğumlu Alpay Jan İnkılap, son bir yıl içinde hem fiziksel, hem müzikal gelişimiyle dikkat çekiyor. “Siciliana” ve “La Campanella” gibi iki virtüoz parçayı, yaşının üzerinde bir beceriyle seslendirdi.
Son solist, yarışmada birinciliği İnkılap ile paylaşmış olan Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'ndan 2002 doğumlu İdil Yunkuş'tu. Halen çok iyi bir keman pedagogu olan Lili Çumburidze ile çalışmakta olan Yunkuş, Mendelshonn'un Keman Konçertosu'nun birinci bölümünü seslendirirken özellikle orkestrayla birlikte çalınan bölümlerde başarılı bir etkinlik gösterdi.
Bağlıca Yerleşkesi'nden kafamda “Bu çocukları nasıl bir gelecek bekliyor?” sorusunu evirip çevirerek ayrıldım.