Günümüzün yetenekli, kendini geliştirmeye devam eden, gerçek anlamda “yıldız” olarak nitelendirilebilecek kemancılarından biri olan Soyoung Yoon'u (d.1984) 14 Ocak 2016 akşamı şef Antonio Pirolli yönetimindeki CSO eşliğinde dinledik. Yoon, bu kez hünerini Jean Sibelius'un Re Minör Keman Konçertosu'nda gösterdi.
Yoon, CSO'da 2014'te Bartok konçertoda hârika bir yorum sergilemiş, 2015'te Çaykovski Konçerto'daki dinamik yorumuyla bizleri kendine hayran bırakmıştı. Bu kez Sibelius konçertoda, teknik, müzikalite, yorum ve duyguyu yansıtma olarak mükemmel bir etkinlik gösterdi.
Yoon'un kullandığı iki keman var, biri “Kral George” lakaplı 1710 yapımı Stradivarius, diğeri 1773 yapımı bir Guadagnini... Sibelius konçertoda elindeki hangisiydi bilmiyorum ama sesi son derece açık, hem yüksek volümlü, hem de güzel tınılı bir enstrümandı.
Önemli yarışmalarda ödül toplaya toplaya kariyerini genişletip uluslararası dolaşımda önemli talep görmeye başlayan Soyoung Yoon, dört yıl önce dünyanın en önemli keman yarışmalarından biri olan Henryk Wieniawski yarışmasının da birincisiydi. Sahneye çıktığı andan itibaren mütevazi, yalın duruşuyla dikkati çeken genç kemancı, yay tekniği ve çalgısıyla bütünleşmesi, seslendirdiği eserlere müzikal yaklaşımıyla olağanüstü...
Sibelius konçertonun üç bölümünü de birer solukta ve eserin özüne sadık biçimde seslendirdi. Eserin başarısında Pirolli'nin dikkatli yönetiminde, orkestranın nüansları ortaya çıkarmasının katkısı büyüktü.
Soyoung Yoon, 21 Ocak 2016 akşamı Bursa'da Şostakoviç konçerto çalacak olan 18 yaşındaki Elvin Hoca Ganiyev'in de hocası olan Zakhar Bron'un öğrencisi. Bakalım Bartok, Brahms, Sibelius derken, 2017'de hangi büyük konçertoyla karşımızda olacak Yoon?
Konserin ikinci yarısında S. Rahmaninov'un usta besteciliğinin önemli örneklerinden biri olan “Orkestra İçin Senfonik Danslar”ı dinledik. Pirolli ve orkestra yıllardır birbirini iyi tanıyor. Üflemeli ve vurmalı çalgılar parlak bir etkinlik sergilediler. Korno grubu ile yaylılarda çello grubu her iki eserde de iyiydi. Kemanlarda ikinci bölümün bitişinde ve pitzicatolarda olduğu gibi birkaç dağınıklık dikkati çekse de bunlar eserin başarılı seslendirilişini zedelemedi. Pirolli ve orkestra büyük alkış aldı.
ANKARA ÜNİVERSİTESİ'NDEN CSO'YA BÜYÜK AYIP!
Konser el broşürlerinde orkestra listesiyle sahneüstünü kontrol etmek âdetimdir. Bazı orkestralar listeleri “Kes-Yapıştır” yapıyor ve her konserlerinde broşürde aynı liste çıkabiliyor! Ama CSO ve BSO bu konuda ciddidir. Gene de bakarım ben. Bu kez baktım, piyanist olarak Elif Önol Çubukçu listede yer alıyor. Ama sahneye CSO'nun emekli piyanisti Ayşe Ediz çıktı.
Meraklandım tabii ve araştırdım, huyum kurusun! Ayşe Ediz, “Sürpriz oldu, sabah haber verdiler, çalmaya geldim” dedi. Olacak iş değildi bu, acaba arkasında ne vardı?
Efendim, CSO'dan Ayşe Ediz emekliye ayrıldıktan sonra, görev yapılacak esere ve müsaitliklerine göre, çoğu konservatuvarların öğretim görevlilerinden olmak üzere, Elvan Alpagut Uluçınar, Evrim Turan, Elif Önal gibi piyanistler davet ediliyordu. Bu haftaki Rahmaninov Senfonik Danslar için Elvan Alpagut Uluçınar gelemeyeceğini bildirince, orkestra yönetimi, Bilkent'te çalıştığı dönemde orkestra piyanistliği konusunda önemli deneyim biriktiren ve çalınacak partiyi de bilen, Ankara Üniversitesi Devlet Konservatuvarı öğretim üyesi Doç. Elif Önal'ı davet etmiş ve listeye de adını yazmış.
Önal, Müzik Bölümü Başkan Vekilliği de yaptığı Ankara Üniversitesi Konservatuvar Müdürlüğü'ne haberi aldığı geçtiğimiz 8 Ocak Cuma günü dilekçesini vermiş. Pazartesi akşamı cevap gelmiş: Red!
Gerekçe, dilekçe 15 gün önceden verilmediği için red!.. CSO yönetimi , Salı ve Çarşamba günleri Konservatuar Müdürü Hasan Yener'i defaatle aramış ama Müdür Bey özenle telefonlara çıkmamış. Elif Önal'un randevu talepleri de karşılanmamış.
Müdür Hasan Yener, bunu hangi kuruma yapıyor? Kendinden önceki dönemde Konservatuvara iki piyano hibe etmiş olan Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'na...
Yorumu siz değerli okurlarıma bırakıyorum!
