Ezgisellik ve duygu yükü yönüyle insanın yüreğini avuçlarına alan iki besteci Chopin ve Schubert'tir. Chopin oklarını piyano müziğiyle fırlatırken, Schubert piyanonun yanında oda müziği toplulukları için yazdıkları ve liedleriyle yakalamıştır yürekleri... Bunlardan iki piyanolu trio, değişik dönem bestecilerinin işleri arasında mücevher gibi parıldayanlardır.
Amacı bestecilerin piyanol triolarını dizisel biçimde seslendirmek olan ve Beethoven dizisini tamamlayan Trio Ba'dan Schubert triolarını hazırlamaları Erimtan Müze'de Müzik/Salı Konserleri programınca istenmiş. Bestecinin Op.100, Mi bemol Majör Piyanolu Üçlüsü'nü Trio Ba'dan 23 Ocak gecesi dinledik.
Özgür Baskın (Keman), Gökhan Bağcı (Viyolonsel), Başar Can Kıvrak'dan (Piyano) oluşan Trio Ba, giriş parçası olarak Schubert'in Notturno'sunu hazırlamıştı. Bu “ gece müziği”, 10 dakikalık süresi ve tipik Schubert ezgiselliğiyle dinleyiciyi havaya soktu. Dört bölümden oluşan Piyanolu Üçlü ise 40 dakikalık süresiyle konseri 60 dakikaya tamamlayacaktı. Kulağa romantik gelse de, aslında kendine özgü bir derinliğe sahip eseri, dengeli ve uyumlu biçimde seslendirdiler. Dinleyicinin bir bölümü, memnuniyetini bölüm aralarında da alkışlayarak gösterdi. Başlangıcından bu yana üçüncü sezonunda 49 dinletiye ulaşan Salı Konserleri'nde bu tür “offside” ara alkış olayına ikinci kez rastlandı.
Piyanoda Başar Can Kıvrak'ın notalarını Moskova Konservatuvarını birlikte bitirdikleri can arkadaşı virtüoz piyanist Cem Babacan çeviriyordu. Bazı üçlülerin, eserin içindeki tekrarları ayıklayıp süresini kısalttıkları eseri Trio Ba bütünüyle çaldı. Konser sonrası ekibi kutlayanlar arasında, Başar Can'ın Bilkent'teki eski hocası Gülnara Aziz de vardı.
Schubert'in 1 No'lu piyanolu üçlüsünü de ileriki sezonlara hazırlayacak Trio Ba... Hedeflerinde Brahms'ın tüm üçlülerini seslendirmek de var. Bu idealist ve iyi müzisyenlere başarı ve birlikteliklerinin uzun ömürlü olmasını diliyorum.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
23 Ocak 2018