Bale Dilinde Tolstoy’un Anna Karenina’sı:
Zürich Balesi’nin 2014 Yılında Sahnelediği Anna Karenina*
Anna Karenina romanı akıllara, roman kahramanı Anna’dan önce koskoca kara lokomotifi getirir. Romanın başında, Anna bu lokomotifin çektiği trenden inerken beraber yolculuk ettiği Kontes Vronsky’nin oğlu Vronsky ile istasyonda karşılaşır. O sırada da bir tren işçisi lokomotif altında kalır. Eserin sonunda da Anna kendini lokomotifin altına atar. Bu kara lokomotif eserde inişli-çıkışlı olayların ve ilişkilerin olacağını istasyona girerken çıkardığı seslerle belirtmektedir.
Tolstoy (1828 – 1910), Anna Karenina romanını 1874 – 1876 yılları arasında yazdığı zaman 44 yaşındadır ve 1862 yılında evlendiği Sonya Behrs ile mutlu bir yaşamı olsa da yaşamı anlamsız buluşunu, huzursuzluklarını, toplumsal aldatmacalardan etkilenişini, aşkın yanıltıcı hallerini bu romanında ayrıntılarıyla ele alır. Anna karakterinin romana girerken tehlikeli olabilecek etkileyici bir gücü olduğu anlaşılır. Tolstoy, bu çekici karakteri ve onun yaşayacağı fırtınalı hayatı, karlı ve soğuk bir Moskova gününde bir istasyonda dev lokomotifin homurtuları arasında okuyucusuna tanıtır. Anna ile Vronsky’nin tanışmaları inişli-çıkışlı bir ilişkinin başlangıcıdır. Vronsky kimse ile ciddi bir ilişkiye girmek için hazır değildir. Anna ise Karenin ile evlidir ve küçük bir oğlu vardır. Trenle Moskova’ya gelme nedeni de erkek kardeşi Stiva’nın karısı Dolly’e ihanet etmesinin ortaya çıkması ve Dolly’nin evi terk etmeye kalkmasıdır. Anna bu tatsızlığı giderecektir ama erkek kardeşi yine de uygunsuz davranışlarını sürdürecektir. Ancak, Anna bir aileye düzen getirecek iken Dolly’nin kız kardeşi Kitty’nin Vronsky’e olan duygularını alt üst eder. Vronsky, Kitty ile öylesine ilgilenmektedir. Kitty ise Vronsky ile evleneceğini zanneder ve Levin’in evlenme teklifini kabul etmez. Vronsky ise Anna’nın etkisi altındadır. Anna önceleri bu ilşkiye girmek istemez ama sonraları o da Vronsky’e gönlünü kaptırır.
Tolstoy değişik ilişikleri ele almıştır. Evli ve çoluk çocuk sahibi Dolly-Stiva çifti Stiva’nın sorumsuz davranışlarıyla inişli-çıkışlı bir ilişki içindedirler. Kitty-Levin çifti sonraları birbirleriyle yakınlaşıp evlenirler ama bu sefer Levin mutlu olması gerekirken bazı endişelere kapılır. Ölümü bile düşünür. Karenin-Anna çifti saygın, varlıklı bir çifttir. Anna’nın sosyal hayatta bir yeri vardır. Eşi varlıklıdır. Arabalar, atlar onun emrindedir ama o gönlünü Vronsky’e kaptırır.
Vronsky-Anna çifti yaşadıkları toplumun bütün kurallarına karşı gelip kendi hayatlarını yaşarlar; ancak, bir zaman sonra sıkıntılar başlar. Anna toplumdan dışlanır. Vronsky’nin annesi bir gelin adayı bile bulmuştur. Vronsky-Anna ilişkisi çıkmaza girmektedir. Anna morfin kullanmaya başlar.
Bu arada, Tolstoy’un karakterleri toplumsal konular, toprak reformları, at yarışları, din, hatta Kırım Harbi’yle ilgilenmektedirler. Hem Tolstoy’un kendi yaşamını hem dünya sorunlarını inceleyen Anna Karenina eserinin bale dilyle anlatılması geçekten zor.
Bu ünlü eserin filimleri de yapılmış. Anna’yı canlandıran ünlü sanatçılar arasında Greta Garbo, Vivien Leigh, Tatjana Samoilawa, Sophie Marceau, Keira Knightley gibi yıldızlar var.
Balede ise ünlü Rus balerin Maya Plisetskaya eşi Rodion Shchedrin’nin müziği ve Boris Lvov-Anokhin’in librettosu ile 3 perdelik bir Anna Karenina yaratmıştır. Dekorları, Valeri Levental’ın yaptığı bu eserde Anna’yı kendisi dans etmiştir. 10 Haziran 1972 tarihinde, Bolşoy Bale Topluluğu bu eseri sahnelemiş, aynı eserin 1974 yılında filmi de yapılmış; 1974 de de Litvanya’da ilk defa oynandığı zaman eser övgü almıştır.
Bu dev eseri baleleştiren diğer bir koreograf ise Yugoslav Parlic’tir. Parlic, 1973 yılında Belgrad şehrinde bir Anna Karenina sahneler. 1979 yılında ise Avustralya Bale Topluluğu için Andre Prokovsky bir bale yaratır. 25 Ekim 1979 da Melbourne’da oynanan bu balenin müziğini Guy Woolfenden ünlü besteci Tchaikovsky’nin çeşitli müzik parçalarından düzenlemeler ve eklemeler ile ortaya çıkarmıştır. Dekorları Peter Farmer yapmıştır. Prokovsky bir Prolog ve 17 Sahne’den oluşan bu balede Anna-kocası Karenin-Anna’nın aşığı Vronsky üçlüsünün ilişkilerini vurgulamış, diğer konuları bale diliyle ele almamıştır.
Romanda bir ara Vronsky iyice bunalır. Özellikle Anna doğum yaparken ve kızları doğduktan sonra Karenin’nin aşıklara merhametli davranışı Vronsky’de aşağılanmış gibi bir his uyandırır ve buna dayanamaz. Kendini öldürmeye kalkar; anacak yara alarak kurtulur . Bu sefer de bu gülünç durumun ört bas edilmesi gerekir. Prokovsky balede bu kısmı görüntüye getirmez.
2005 yılında Alexei Ratmansky, Rodion Shchedrin müziği kullanarak Litvanya’da bir bale sahneler. Yine 2005 yılında Boris Eifman Tchaikovsky müzikleri ile bir Anna Karenina yaratır. 2006 yılında Terence Kohler 18. Avrupa Kültür Günleri çerçevesinde Karlsruhe, Almanya’da Anna Karenina balesi sahneler.
Türkiye’de de 13 Mayıs 1993 tarihinde Ankara Devlet Opera ve Balesi, Prokovsky koreografisi ile Anna Karenina ‘yı bale dilinde izleyicilerle buluşturur ve 29 Aralık 2008 tarihinde bale tekrarlanır.
12 Ekim 2014 tarihinde, Zürich Balesi tarafından sergilenen Anna Karenina ise diğer Anna Karenina balelerini gölgede bıraktı. Zürich Balesi’nin artistik sanat yönetmeni, Christian Spuck eserin koreografisini yaparken Tolstoy’un romanına gerçekten sadık kalarak eseri sahneye getirmiş. Müzik olarak Rachmaninoff’un piyano parçaları, Witold Lutosławski, Sulkhan Tsintsadze ve Josef Bardanashvili müzikleri kullanılmış. 2 perdelik bu balede, Spuck Tolstoy’un romanındaki kadın-erkek ilişkilerini tümüyle incelemiş ve bale diliyle bu ilişkileri en ince noktalarıyla görüntüye getirmiş. Ünlü lokomotif sahnesinde, Spuck lokomotifi video-projeksiyon kullanarak sahnenin arka planındaki beyaz bir perdeye yansıtmış. Dansçılar, özellikle Anna bu görüntünün önünde yer alıyor. Eser başlamadan önce salonda raylarda ilerleyen bir lokomotif sesi duyuluyor ve izleyiciler daha perde açılmadan eserin havasına giriyorlar. İkili danslarda yumuşak ve uyumlu ilişkileri belirtmek için Rachmaninoff müzikleri, gergin ilşkiler için diğer bestecilerin müzikleri kullanılmış. Özellikle Anna ve Karenin ikili danslarında Anna’nın iyice kaskatı kesildiği görülüyor. Ancak, Karenin’nin Anna’ya olan hareketlerinde bir incelik ve zarafet izleniyor. Karenin, Anna’ya karşı kuralcı davranır ama kabalaşmaz.
Romanda, Anna-Vronsky ilişkisinden bir kız çocuk doğar. Doğum Karenin’nin evinde gerçekleşir. Balelerde bu sahne yoktur. Ancak, Spuck yeni doğum yapmış Anna’yı sahneye getirmiş. Bebeği bir dadı kucağında alıp götürüyor. Sahnede Anna’yı bağışlayan Karenin ve çaresizlik içinde olan Vronsky, Anna’yı paylaşamıyorlar. Bu üçlü dansta, bitkin ve kararsızlık içinde olan Anna iki dansçı arasında gidip geliyor. Bu sahneden sonra, 1.Perde Vronsky’nin kendini öldürmeye kalkışması ve başarısız olmasıyla bitiyor.
Spuck sahnede dekor kullanmamış. Projeksiyon perdesini bile dansçılar ayarlıyorlar. Bir kanepe Karenin’nin görkemli evini temsil ediyor. Bir platform hem istasyon paltformu, hem at yarışı sahnesinde izleyicilerin yer aldığı mekan olabiliyor. Aynı platform, Anna’nın gizlice oğlunu görmeye geldiği zaman oğlunun treni ile oynadığı yer olabiliyor. At yarışı sahnesinde izleyiciler platform üzerinde elleri ve avuçları ile yarattıkları dürbünleriyle yarışı heyecanla izliyorlar. Arka planda video-projeksiyonda yarışçılar geçip gidiyor. Yarışa katılmış olan Vronsky atından düşünce Anna platformdan inerek ne kadar heyecanlandığını belirtiyor ve izleyicileri hayrete düşürüyor. Anna Vronsky ile neden bu kadar ilgilensin ki? Anna’nın dışlanması bu şekilde görüntüye geliyor.
Kostümlerin yalın çizgileri görkemliliklerini bozmuyor. Genelde ağır başlı koyu renkler kullanılmuş. Anna doğum yaptığı ve Vronsky ile birlikte yaşamaya başladığı sahnelerde beyaz giysiler giyiyor. Vronsky ile olan ilişkisi tutkulu bir hal alınca Anna kırmızı bir kostüm giyiyor ve bu sahnede bu yakın ilişki ayrıntılı bir şekilde dans diliyle görüntüye geliyor.
Balerinlerin bol etekli kostümleri özellikle balo sahnesindaki dönmeli hareketlerde özel bir ses efektiyle sunuluyor ( bu ses sanki bir trenin fren yapa yapa istasyona girişini andırıyor). Kitty karakterinin kostümleri açık renk. Bu kostümler aşk ilişkilerinde onun saflığını deneyimsizliğini yansıtıyor. Kitty, Vronsky ile evleneceğini zannederek ona çok düşkün olan Levin’in evlilik teklifini geri çeviriyor ve Anna ile Vronsky ilişkisini görünce bunalıma giriyor. Kitty’nin bu hallerini Spuck başarılı bir şekilde dans diliyle görüntüye getirmiş.
Levin, romanda toprak reformuyla ilgilenir. İşçi hakları üzerine görüşleri vardır. Anna Karenina balelerinde bu sahneler yoktur. Spuck, Levin’nin tarım işçilerine olan ilgisini dans diliyle görüntüye getirmiş. Levin, işçiler tarlada çalışırken onlara katılmak ister. Sahnenin arka planındaki perdede bu sefer bir tarla görüntüsü vardır ve önünde işçiler belli bir tempoda çalışmaktadırlar. Önce Levin onların tempolarına ayak uyduramaz, hatta işçiler onu dışlar ve hareketlerine onsuz devam ederler. Sonraları Levin de tempoyu yakalar ve işçileriyle birlikte tarlasında canla başla çalışır.
Spuck 1. Perde’yi Vronsky’nin kendini vurmaya kalkıştığı sahne ile bitiriyor. Ancak,Vronsky başarılı olamaz ve gülünç bir şekilde sahnenin ortasında kalır. Vronsky- Anna ilişkisi çıkmaza girince ve Anna morfin kullanmaya başlayınca dans hareketleri de kesik kesik olmaya başlıyor ve Anna’nın çaresizliği etkileyici bir şekilde görüntüye geliyor. Bu arada Vronsky annesinin ona uygun gördüğü bir kızla ilgileniyor ve Anna bu durumu da görünce iyice kendinden geçiyor. Romanın sonunda Anna kendisini lokomotifin altına atar. Spuck, lokomotifi video-projeksiyonla perdeye yansıtıyor. Perdedeki lokomotif izleycilerin üzerine gelirken, Anna sahneye yığılıyor ve bu sahne etkileyici bir şekilde görüntüye gelmiş oluyor.
Anna Karenina balesini yaratan koreograflar arasında Alexei Ratmansky de video-projeksiyon kullanmış ve Anna’ya tutkulu aşk sahnesinde kırmızı kostüm giydirmiş. Ancak, Spuck romanı bütün noktalarıyla Anna Karenina balesine dönüştürmüş. Yalnızca Anna-Vronsky ilişkisi üzerinde durmamış.
Spuck, yalın bir sahne üzerinde, dans hareketlerine odaklanarak Tolstoy’un bu dev eserini başarıyla bale diline dönüştürmüş.
Doç. Dr. Necla Çıkıgil
KAYNAKLAR:
Çıkıgil, Necla, “Bale Dilinde Anna Karenina”, Sahne, Mart-Nisan, 2007,ss. 35-37.
Çıkıgil, Necla, “Bale Dilinde Tolstoy’un Anna Karenina’sı: Zürich Balesi’nin Sahnelediği Anna Karenina, Sahne, Sayı:66, Ocak-Şubat 2015, 60-65.
Opernhaus Zürich, Mag, 22 Oktober 2014.
Ballet Zürich, Anna Karenina Program Kitapçığı, 2014,
* Görkemli prodüksiyonları ve kusursuz performanslarıyla tanınan Zürih Balesi’nden Anna Karenina yapımı, İKSV ve Zorlu PSM işbirliğinde, dünyanın önde gelen siber güvenlik şirketi Palo Alto Networks’ün özel gösteri sponsorluğunda İstanbul’a geliyor. Anna Karenina, TC Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yanı sıra havayolu partneri Türk Hava Yolları’nın desteğiyle ve Pro-Helvetia’nın işbirliğiyle 27 Haziran Pazartesi ve 28 Haziran 2022 Salı akşamları saat 20.30’da Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde izleyiciyle buluşacak.