Bakın, 30 Ocak 2014 gecesi ne yazmışım:
“Bazı konserlerden dinleyen de, çalan solist, yöneten şef ve orkestra üyeleri memnun ayrılır.”
Şimdi, 16 Nisan 2015 gecesi yazıya aynı cümleyle başlamamda hiç sakınca yok. CSO'da iki tarihte de solist aynıydı: Koreli kemancı Soyoung Yoon ( d.1984) . Bizim 30 Nisan akşamı festivalin kapanışında Çaykovski çalacak olan 17 yaşındaki Elvin Hoca Ganiyev'in de hocası olan Zakhar Bron'un öğrencisi.
2014'te çok parlak bir Bartok yorumu dinlemiştik, bu kez Brahms konçertoda hârikalar yarattı.
Önemli yarışmalarda ödül toplaya toplaya ilerleyen Soyoung Yoon, iki yıl önce dünyanın en önemli keman yarışmalarından biri olan Henryk Wieniawski yarışmasının da birincisiydi. Kendine özgüveni her halinden belli olan genç kemancı, yay tekniği ve çalgısıyla bütünleşmesi, esere müzikal yaklaşımıyla mübalagasız “mükemmel”.
Rengim Gökmen yönetimindeki CSO'nun üyelerinin de hoş bir hayranlık duygusuyla çaldıkları yüzlerinden okunuyordu. Kemancı da orkestranın dikkat ve ilgisinden memnun olmalıydı, kendisine sunulan çiçeği başkemancı Menevşe Aydoğdu'ya sunarak memnuniyetini belli etti.
Bu konser için CSO'nun fuayesine girdiğimizde bir sürprizle karşılaştık. Zonguldak'taki Bülent Ecevit Üniversitesi'nin çalgı yapım bölümü öğrencileri üç tezgah halinde, üzerlerinde iş önlükleriyle bir sergi açmışlardı.
Soyoung Yoon ve Rengim Gökmen de bu sürprizden nasiplerini aldılar. Kemancı Yoon'a Lisans 4. sınıf öğrencisi Okan Koç'un yaptığı bir keman armağan edildi. Hemen akordunu yapıp bir parça çaldı Yoon... Böylece konçertoda çaldığı 18. yüzyıl yapımı kemanın tınısıyla, henüz hiç kullanılmamış yeni bir kemanın tınısı arasındaki fark da ortaya çıktı.
Yoon'un kullandığı iki keman var, biri “Kral George” lakaplı 1710 yapımı Stradivarius, diğeri 1773 yapımı bir Guadagnini... Brahms konçertoda elindeki hangisiydi bilmiyorum ama sesi son derece açık, hem yüksek volümlü, hem de güzel tınılı bir enstrümandı.
Gökmen'e sunulan sürpriz de, tahmin edilebileceği gibi bir şef bagediydi.
Böylece, İstanbul Teknik Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Eskişehir Anadolu Üniversitesi'nden sonra Bülent Ecevit Üniversitesi'nde çalgı yapım bölümü kurulduğunu, her yıl 5 öğrenci aldığını öğrenmiş olduk. Ülkemizde ithal, ucuz fabrikasyon Çin üretimlerine karşı, el yapımı kaliteli yaylı çalgılara çok gereksinim var. Yetişen genç luthiyelerin yaptığı yaylıların tınısı tatlı, volümü yüksek, talibi de çok olsun..