Nureyev, 17 Mart 1938 tarihinde bir trende doğmuş, 6 Ocak 1993 ' te de vefat etmiş (Koegler 392). 17 Haziran 1961 tarihi neden önemli? Nureyev bu tarihte Fransa’ya sığınır. Kirov Bale Topluluğu (şimdiki Mariinsky) o sıralar temsiller vermek üzere Paris’e gelmiştir. Topluluğun baş dansçısı Nureyev otoritelerle olan çekişmeleri sonucu topluluktan ayrılır ve toplulukla beraber Rusya’ya dönmez (Koegler 392).
Nureyev yerinde duramayan bir çocuk olarak önceleri halk danslarına ilgi duyar. Bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi daha o zamanlar dikkat çekmektedir. Hocaları onun St.Petersburg’da (o zamanların Leningrad’ı: 1924-1991) iyi bir dans eğitimi almasını önerirler. Nureyev, 1955 yılına kadar tam donanımlı bir dans okuluna yazılamaz ama sonraları Vaganova Akademisi’nde dans eğitimine başlar ve ünlü dans eğitmeni Alexander Ivanovich Pushkin’in (1907-1970) öğrencisi olur. Birçok ünlü dansçıyı yetiştirmiş olan Pushkin’in öğrencileri arasında sonraları Nureyev kadar efsane dansçı olacak olan koreograf Mikhail Baryshnikov (1948- ) de vardır.
Pushkin, Nureyev’le çok yakından ilgilenir hatta onun kendi evlerinde kalmasını bile sağlar.
1958 yılında mezun olan Nureyev, Kirov bale Topluluğu’na (şimdiki Mariinsky) katılır ve çok kısa zamanda baş dansçılığa yükselir. 1961 yılında Fransa’ya sığınana kadar Sovyetler Birliği’nde ün kazanır, birçok balede dans eder.
Batı’ya geçtiği zaman bu sefer Batı’da hızlı bir şekilde bale sanatında çığır açan ünlü bir dansçı ve koreograf olur. Çeşitli bale topluluklarında dans eder, değişik dans disiplinlerinden gelen balerinlere eşlik eder ama İngiltere Kraliyet Bale Sanatçısı Margot Fonteyn (1919-1991) ile olan birlikteliği, çiftin bale tarihine “Efsane Çift” olarak geçmelerini sağlar.
Nureyev çok kuvvetli, dinamik bir dansçıdır ama zor bir insandır. Fırtınalı, inişli çıkışlı ruh hali onu zor durumlara sokar. O bunlara aldırmaz; bildiği gibi yaşar. Margot Fonteyn ile dengesini bulur. Bu arada Margot Fonteyn de (ki Nureyev’den 19 yaş büyüktür) Nureyev ile yeniden canlanır ve bale hayatı biraz daha uzamış olur.
Nureyev çeşitli dünya ülkelerinde temsiller verirken Türkiye’yi de atlamamış. 1982 yılında 10.Uluslararası İstanbul Sanat Festivali’ne Londra Festival Balesi Giselle balesi ile katılırken Albrecht rolünde Nureyev de İstanbul’a gelmiş oluyor. Zeynep Oral, baleyi izlerken Nureyev’in “yalnız dans ederken değil, sahnenin bir ucunda kaybolup durması gerektiği vakit bile dikkatleri üzerine” çektiğini gözlemlemişti (Oral, 1982 18). Nureyev, İstanbul’a 1986'da da gelir. Bu sefer, Atatürk Kültür Merkezi’nde (o zamanlar İstanbul’da AKM vardı) 1-6 ve 7 Mayıs tarihlerinde sahnelenecek olan Uyuyan Güzel Balesi provaları için İstanbul Devlet Balesi sanatçılarıyla buluşur (Ersoy ?). 1986 yılında İstanbul’da Uyuyan Güzel balesini hem sahneye koyarken hem de baş rolde dans ederken Nureyev 48 yaşındadır ve kabullenemediği AIDS hastalığıyla da boğuşmaktadır. Zeynep Oral, Nureyev ile bir söyleşi yaparken aynı anda karşısında birkaç Nureyev gördüğünü dile getirir (Oral, 1986 27). Aynı söyleşide Nureyev, Türkiye’yi çok sevdiğini; hatta Türkiye’ye yerleşmek istediğini belirtir (Oral, 1986 28).
Bu enerji dolu, dans etmez ise yaşamın sona ereceğini belirten, hastalığını kabul etmeyen, sanatçı, uzun zaman birlikte dans ettiği Margot Fonteyn vefat ettiği zaman (ki Margot Fonteyn de ölümcül hastalığını uzun zaman saklamıştır) Fonteyn’nin Londra’daki cenaze törenine katılamaz. Kendi de çok hastadır (Daneman 578). 1993 yılında da Nureyev vefat edecektir.
Nureyev’e ait birçok yazılar, kitaplar yazıldığı gibi çeşitli filmler, belgeseller de yapılmış.
Nureyev’in kendisi 1972' de I Am a Dancer (Ben Bir Dansçıyım) adlı filmi yapar. 1977'de de ünlü sessiz film yıldızı Rudolph Valentino’nun (1895-1926) hayatını canlandırdığı Nureyev is Valentino (Nureyev Valentino) filmi yaratılır.
Nureyev’in Türkiye’ye olan ilgisi ve sevgisi 2016 yapımı bir belgesele de esin kaynağı olmuş. Türkiye’ye 1980 – 1990 yılları arasında tatilllerini geçirmek üzere gelen Nureyev, Türkiye’de bir arazi bile satın almak istemiş ama, ancak İtalya’da Il Galli Adası’nı alarak teselli bulmuş ve düşleri az da olsa gerçekleşmiş. Bu “ada” fikri de Rudolph Nureyev: Düşlerinin Adası (Rudolph Nureyev: The Island of His Dreams) belgeselin başlığı olmuş. Senaryosunu Evgenia Tirdatova’nın yazdığı ve Orhan Tekeoğlu ile birlikte yönetmenliğini yaptığı Rudolph Nureyev: Düşlerinin Adası belgeseli ilk defa 4. Altın Çınar Kayseri Film Festivali’nde gösterilmiş. Belgeselin yapımcılığı da Evgenia Tirdatova, Nurdan Tekeoğlu, Yasemin Pirinççioğlu tarafından gerçekleştirilmiş (Özyurt 1-2).
Nureyev’e ait en son film 2018 yılında ilk gösterimi Telluride Film Festivali’nde gerçekleşen The White Crow (Beyaz Karga). Film metnini David Hare’in kaleme aldığı The White Crow Ralph Fiennes tarafından yönetilmiş. Ralph Fiennes aynı zamanda Nureyev’in ünlü bale eğitmeni Alexander Pushkin’i canlandırıyor. Film kaynağı, Julie Kavanagh’ın Rudolf Nureyev: The Life (2007) adlı kitap. Julie Kavanagh, Nureyev’in yalnızca sanatçı yönünü yansıtmıyor. Onun özel hayatına da giriyor. Bu yaklaşım, Column McCann’ın Dancer (2003) adlı kitabında da görülüyor. Nureyev’in arkasında ailesi (ki pek varlıklı bir aile değil), dans eğitimini aldığı yerler, onun çocukluğunun ve ilk gençlik yıllarının geçtiği o zamanın Rusya’sı (ki bireylere fazla özgürlük tanımayan bir ülke) de kitaplarda anlatılıyor.
Bu arada Nureyev’in insan dışı yönleri, fırtınalı ruh halleri, ilginç davranışları, kural tanımayan tavırları, inasanları şaşkına çeviren değişkenlikleri de ayrıntılarıyla anlatılıyor. Bir çeşit “güzellikler arasındaki canavar” bu kitaplar ve filmler sayesinde yeniden ele alınıyor.
17 Haziran Nureyev’n Batı’ya sığınma tarihi. Ayni tarih Nureyev’e sanatını Batı ile paylaşma olanaklarını da sergileyen bir tarih.
NECLA ÇIKIGİL
15 Haziran 2019, Ankara
KAYNAKLAR
Daneman, Meredith,
Margot Fonteyn, London: Penguin Books, 2005.
Ersoy, Tarık,
“Nureyev’le Dans Dolu Bir Gün”, Cumhuriyet, 24 Nisan 1986, ?.
Koegler, Horst,
The Concise Dictionary of Ballet, London: Oxford University Press, 1977.
Oral, Zeynep,
“Londra Festival Balesi’nin Ardından”, Milliyet, “Aktüalite”, 11 Temmuz 1982, 18.
Oral, Zeynep,
“...Ve Dansa Devam Ediyorım”, Milliyet Sanat Dergisi, 1 Temmuz 1986, 26-28.
Özyurt, Olkan,
“Türkiye (/haberleri/turkiye-430119293750), annesini ve çocukluğunu hatırlatıyordu”,
Sabah, 15 Mayıs 2016,1-6
(https.www.sabah.com.tr/Pazar/2016/5/15/turkiye-annesini-ve-cocuklugunu-hatırlatıyordu)
(Kullanım tarihi: 11.06.2019).