Başlıktaki dört sorudan sonuncusuna ihtimal vermek istemiyorum ama ilk üçü de yeterince vahim!
Bu soruları sormamın nedeni, Devlet Orkestraları'nın, yâni İstanbul, İzmir, Çukurova, Bursa Bölge, Antalya Devlet Senfoni Orkestraları ile Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın, yurtiçi ve yurt dışından gelen konuk şef ve solistlere resmen hiçbir ödeme yapamamış olması ve yeni sezonda da 1 Ocak 2021 tarihine kadar ödeme yapamayacak olması!
Nedeni, başında “tıp doktoralı”, tanbur ve ney çalıcısı Murat Salim Tokaç'ın bulunduğu Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü'nün, 2020 yılında orkestralarda şef ya da solist olarak yer alacak sanatçıları, Maliye'ye vizelenmek üzere gönderilen cetvelde “yok sayması”, bir başka deyişle “yer vermemesi”...
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un bizzat yıllık programda onaylayarak orkestralar tarafından, yasa ve yönetmelikler uyarınca sözleşme yapılarak bağlanan bu şef ve solistlere, 1 Ocak 2020 tarihinden sonra, pandemi nedeniyle konserler iptal edilinceye kadar geçen sürede, yani 14 Mart 2020'ye kadar bu orkestralarda verdikleri konserler dolayisiyle kaşe ödemeleri “yasal olarak” yapılamadı.
Bazı orkestra yönetimleri, borç alarak, ya da bulup buluşturarak bazı yabancı şef ve solistlerin ödemesini yaptılar. Yâni yabancılara karşı Türkiye'yi rezil olmaktan, ya da hukukî müeyyidelerle karşılaşmaktan “kendi olanaklarıyla” kurtardılar. Birkaç yerli müzisyene de, gene gayriresmi yoldan orkestra yönetimlerince ödeme yaptırıldığı kulağıma geldi.
Covid-19 salgını nedeniyle 14 Mart'tan itibaren tüm orkestra konserlerinin iptali, bu açıdan bir bakıma Murat Salim Tokaç'ın imdadına koşmuş oldu, çünkü zaten dünyada ülkeden ülkeye yolculuk yapmaya, gelip konser yönetmeye veya konserde solist olarak çalmaya uygun bir durum kalmadı!
Ama şimdi, pandeminin nasıl seyredeceği tam belli olmasa da 2020-2021 sezonu için hazırlık yapılıyor. Geçen hafta, müzik ve opera camiasının kendi arasında “Bakan Hanım” olarak nitelendirdiği Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, tüm devlet sanat kurumlarında yeni sezonun 1 Eylül 2020'de açılacağını açıkladı.
Peki ne olacak? Orkestralar yabancı şef ve solist çağırırlarsa, ücretini devlet ödeyemeyecek!
Yerliler için de durum aynı. Mevcut 6 Devlet Orkestrasının veya Devlet Opera ve Balesi Müdürlüğü kadrosunda bulunan şef ve solistleri çağırabilirler, çünkü onlara konuya ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararı'na göre “harcırah ödemesi” karşılığında görev vermek mümkün.
Şimdi Güzel Sanatlar Genel Müdürü, orkestra yönetimlerine “Sakın 1 Ocak 2021'e kadar yabancı şef ve solist çağırmayın” diye “sözlü talimat”ları vermeye başladı! Nedeni pandemi değil, yapılan “yok sayma”nın düzeltilmesi için de şu ana kadar hiçbir girişimde bulunulmamış olması. Zaten çoğu orkestra yönetimi de, genel müdürün bugüne kadar yarattığı “korku” havası ve “aba altından sopa göstermeleri” nedeniyle, bu tedbiri zaten kendiliklerinden düşünüyor olsa gerek! Çünkü kontratı onlar imzalıyor, bir hukuki mesele çıktığında da sorumlu duruma onlar düşebiliyorlar.
Bugüne kadar bir gelişme olup olmadığını soran orkestra yöneticileri ve müzisyenler “Hallediyoruz, ilgileniyoruz, cevap bekliyoruz” gibi net olmayan cevaplarla oyalandılar!
Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü'nde Genel Müdür tanburcu, yardımcılarından biri gazelhan, diğeri türkücü.* Niye bu genel müdürlükte orkestralar konusunda yasa, terminoloji, yöntem bilen bir yönetici bile görevlendirilmedi? Genel Müdürün, yardımcılarını da çoğu kez devre dışı bıraktığı, “Ben burayı iki kişiyle idare ediyorum” diye övünerek dolaştığından kimsenin haberi yok mu?
Sayın Bakan ilk açıklamalarında tiyatro, opera ve GSGM (orkestralar, korolar) için 1000'er kadro verileceğini söylemişti. Sonunda verilen 4/b kadroların sayısı şöyle:
Hazırlanan cetvellerin tamamı tiyatro ve operanın uygulamaları dikkate alınarak hazırlanmıştı. Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü bu konuyu yeterince ciddiye alıp, gerekli çalışmayı yapmadı mı?
Cetvellerdeki terminoloji bile orkestraların hiç dikkate alınmadığını gösteriyor. Çünkü orkestralar “haftalık misafir sanatçı” adı altında yabancı-yerli misafir şef ve solistleri çalıştırıyorlardı. Yıllardır uygulama buydu. Hazırlanan cetvelde orkestralar terminolojisine uygun deyimlere yer verilmemesi bile, GSGM'nün bu konuda bir çalışma yapmadığına, işin içine girmediğine kanıt olarak gösterilebilir.
Opera geçmişte, getirttiği yabancılara konuk misafir sanatçı adı altında aylık ödüyordu. Yeni sistemde bunun bir kalem haline getirilmesini sağladı.
Operada prensip olarak “temsil” vardır, “temsil başı” kavramı kullanılır. Bir eser defalarca temsil edilir. Ama orkestralarda haftada bir ya da iki konser verilir, konuk şefe, soliste bu kapsamda ancak “haftalık konuk şef” ya da “solist” olarak hazırlanan kontrata göre ödeme yapılabilir.
Vizelenen ödeme cetvellerinde, GSGM'nün koymadığı, koydurmadığı, ihmal ettiği,unuttuğu, ne derseniz deyin, bu ödeme kalemi bulunmadığı için, 6 devlet orkestrası 2020 yılında konuk şef ve sanatçılarına yasal olarak resmi bir ödeme yapamıyor. Zaten vize cetvelinde ne ödeyeceklerine dair bir rakkam bile yok!
Yeni sistem denilen 4/B kararı konusunda tiyatro ile opera, kendi bünyelerine göre gerekli hazırlığı yaparken Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü ne yaptı?
İşi ciddiye mi almadı? Süreç devam ederken hiç mi ilgilenmedi?
Orkestraların tabi olduğu 6040 sayılı CSO Kuruluş Kanunu ve ilgili yönetmeliği hiç mi okuyup incelemedi?
Orkestra müdürlerini süreç devam ederken toplayıp görüş sormak yerine, niye herşey olup bittikten sonra topladı?
Önerdi de, TC. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı mı vize cetveline koymadı?
Bakan 1000 rakkamından söz etmişken başta 6 Devlet Orkestrası, Devlet Çoksesli Korosu ile diğer toplulukların ilişkili olduğu GSGM'ne 428 4/B rakamını kim, nasıl saptadı?
Bu 428 '/B kadroyu nasıl dağıttı? “Yetmeez” diye bağıran orkestralara “verdim” dediği 4/B sözleşme sayılarını nasıl beşer, onar arttırdı?
Şimdi 2021'e kadar yabancı şef-solist çağırmayın diye verdiği sözlü talimatlardan, üstlerinin, yâni Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz ile Bakan Mehmet Nuri Ersoy'un haberi var mı? Yoksa, vize cetvelinde ve 4/B uygulamasında gösterdiği beceriksizliği, onları da oyalama konusunda beceriye mi dönüştürüyor?
Bir yanda “pandemi” ile uğraşılırken bu tür “pantomim”lere gerek var mı?
İlgilenecek, el atacak her kim ise, konunun 2021'den önce çözümünün adresi, mevcut sistem içinde, başında Naci Ağbal ın bulunduğu TC. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı'dır.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
7 Haziran 2020, Ankara
*Buradaki mesleki deyimler, sadece genel müdür ve yardımcılarının müzik alanındaki ihtisas dallarını belirtmek amacıyla kullanılmıştır.