Cumhuriyet başkentinde, ödeneksizlik ve umursamazlık nedeniyle 30 yıllık bir serüven sonunda tamamlanıp pandemi döneminde Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın adının yanına ADA eklenerek açılan, içinde iki, bahçesinde de bir salon bulunan binanın otoparkı, dünyanın parasını ödeyerek bilet alıp gelenlere, otopark eziyeti yaşatıyor.
Hani TV’lerde nasıl geceyarısı gidip beklemeye başlayanların oluşturduğu “et kuyrukları”nı görüyoruz, burada da “otopark parası ödeme” kuyrukları oluşuyor. Nedeni de yerleştirilen, kredi kartıyla çalışan otomatik ödeme makinalarının sıkça bozulması ve hızla onarılmak yerine kendi haline bırakılması.. Neyse ki son zamanlarda üzerine ARIZALIDIR yazılı bir bilgisayar çıktısı koymaya başladılar.
İzleyici etkinliğin türüne göre bilet parası ödüyor, üstüne de otopark parası ödeyecek ama bir türlü ödeyemiyor. İki katta birbirine yakın üç ödeme noktasından, bakıyorsunuz ikisi arızalı. Uzun bir kuyruk oluşmuş… Çıkışa hayli uzakta, bir ara, bir normal katta konulmuş iki makina, biri arızalı.. Konser bittikten yarım saat, 45 dakika, bazen de bir saat sonra otoparktan çıkış yapabiliyor dinleyiciler. Bazen otomatik plaka okuma sistemli iki çıkıştan biri de kapalı tutuluyor ve uzun otomobil kuyruğu egzos gazı soluyarak çıkışa yaklaşmak için bekletiliyor.
Üstelik binanın yönetimi hakkında yeterli bilgi sahibi olmayan dinleyici, tüm bunlar nedeniyle faturayı CSO’ya kesiyor! Oysa bu makinelerle ve binanın işletilmesiyle CSO’nun hiçbir ilgisi yok. CSO kendi adı kocaman konulmuş bir amblem altında, âdeta o binanın bir “kiracısı” gibi…
Bakın otopark hakkında ADA’nın internet sitesinde yazılanlara:
“T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİMM)’ ne bağlı olarak faaliyet gösteren CSO Ada Ankara Otoparkı 4 katlı 703 araçlık otopark kapasitesi ile güvenli ve geniş park alanları ile müşterilerinin beklediğinden çok daha fazlasını sunmaktadır.
CSO Ada Ankara içerisinde en yeni teknoloji % 100 yerli yazılımlar ve ürünler kullanılarak tamamen insansız bir otopark oluşturulmuştur. CSO ADA otoparkını diğer otoparklardan ayıran, ayrıcalıklı başlıca özellikleri,
1. Otopark girişlerinde bulunan yerli üretim Bilet verme makinesi ve yerli üretim Plaka Tanıma Sistemleri birbirleri ile tam uyumlu çalışmaktadır.
2. Otopark müşterileri otoparktan çıkış yaparken yine kendi mühendislerimiz tarafından % 100 yerli olarak üretilen kendisine en yakın 10 adet Ödeme Noktasında hiç bir çalışan ve görevli yardımına ihtiyaç duymadan otopark ücretini ödeyerek kendisine tanımlanan süre içerisinde otoparktan çıkış yapabilecektir.”
Liste uzayıp gidiyor ama lafı uzatmamak için bu kadarını aldım. Meraklısı şu adrese girerek hepsini okuyabilir: https://csoadaankara.ktb.gov.tr/tr/page/detail/57/96/otopark
İş övünmeye gelince laf çok, ama uygulamaya gelince “yerli üretim bilet verme makinesi ile yerli üretim plaka tanıma sistemi”nde boyuna arıza…
Otoparktan binaya girmek için yapılmış iki büyük kapıdan sadece bir tanesi açık tutuluyor! İtibardan değil ama “kapıdan” tasarruf ediliyor, belki personel sayısından da…
Neyseki vestiyer görevlileri güler yüzlü ve gelenlere yardımcı, kapılardaki görevliler de öyle. Ama gireceğiniz konser salonu kapısı bir alt katta ise, üzerinizdekini oradaki vestiyere bırakma durumu yok, çünkü o vestiyer kapalı tutuluyor!
Bu saptamalarım T.C Kültür ve Turizm Bakanlığı Döner Sermaye İşletmesi Merkez Müdürlüğü (DÖSİMM) ve bağlı olarak çalışan ADA İşletme Müdürlüğü’ne… Lutfen dinleyiciye yapılan bu eziyete bir son verin, bozulanları çok kısa sürede onartın…
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
1 Mart 2024, Ankara