Hani “çıkmaz ayın son çarşambası” diye bir laf vardır. Ben ise “Kasım ayının üçüncü perşembesi”ni severim. O bir cıvıltılı, gençlik, umut veren gündür. Bu yıl Kasım ayının üçüncü perşembesi 17 Kasım'dı. 28. kez aynı gün bir araya geliyorduk ancak bu kez biraz hüzünlüydük. Çünkü ilk kez, Mehmet Başman'sız kutlanıyordu bağbozumunun genç veriminin çıkışı...
Hem üzüm suyunun özel yöntemle tahammür ettirilerek bu genç içeceğin elde edilmesine, hem onun ilk tadımına ne kadar özen gösterirdi. Onun için âdeta bir bayram günüydü her Kasım ayının üçüncü perşembesi... Şimdi bayrağı oğulları Ali ve Murat Başman devralmış durumda. Babalarının kalıtına sımsıkı sarılmış vaziyetteler. Etkinlik boyunca yansıda, öncekilerde çekilmiş videolarla hasret giderdik Mehmet Başman'la... Aramızdaydı yani...
Bu gelenek Fransa'dan geliyor. Aslında üzüm ve şarabın anavatanı Anadolu ama geleneği yerleştirip, kendisiyle özdeşleştiren ülke Fransa... Başta Paris olmak üzere Fransa’nın tüm kentlerinde vitrinleri her yıl Kasım’ın üçüncü perşembesinden itibaren “Beaujolais çıktı” afişçikleri süslüyor. Damakları dolgun, yıllanmışlara alışık olanlar için bile, bu tazecik sıvının çıkışı bir “sevinç”, bir “cıvıltı” vesilesi oluyor. Herkes mutlaka o yılın taze tahammür ettirilmiş üzüm suyunun tadına bakıyor. Aslında taze sıvı yüzyıllardır tüketiliyor ancak işin takvime bağlanması ikinci savaş sonrasına dayanıyor. 15 Kasım 1951’de bir hükümet kararnamesiyle satışlar ve dolayisiyle Beaujolais Nouveau’nın her yıl piyasaya verilişi esaslara bağlanıyor. Sonra bu tarih “Kasımın üçüncü perşembesi” olarak sabitleniyor.
Fransa'da sadece kırmızıdır. Hızlı fermentasyon için özel bir yöntem kullanılır. Bu yöntemle Türkiye'de ilk tahammür etmiş üzüm suyunu, hem Kırmızı, hem Beyaz olarak Mehmet Başman Kavaklıdere olarak imal etmişti. Yıllar içinde çeşitli üzüm çeşitleri denendi, sonunda beyaz için Ege'nin Sultaniye, kırmızı için de hem Doğu'nun Öküzgözü kullanılır oldu.
Bu yıl, Primeur 2016 Beyaz, özellikle hanımların hoşlanacağı hafif içimli, armut, muz ve kavun aromalarının hissedildiği, fevkalade berrak, içilen mekândaki ışık durumuna göre sarı ile yeşile çalabilecek ama esasta beyaza yakın açık sarı. Günün her saatinde aperatif olarak alınabilir, yapısı balık ve tavuk ızgaralarla, hafif ön yemeklerle uyumlu. Soğutularak içilmeli.
Primeur 2016 Kırmızı, yapıldığı Öküzgözü üzümünün doğal rengini vişne ve kırmızı tonlarıyla gövdesine yansıtan,derinden gelen kuru badem, böğürtlen,vişne aromalarıyla dikkati çeken, dengeli, canlı bir sıvı. Canlılığı, oda ısısının biraz altında yani 14-15 derecede daha iyi hissediliyor. Peynirlerle, ızgara tavuk ve etlerle iyi gidecek yapıda. Tazeliği, ayrıca kuruyemişlerle aperatif olarak tüketilmeye elverişli kılıyor.
Zeytinyağı ve fermentasyona tabi tutulmuş üzüm suyu, binlerce yıllık Anadolu geleneğinde bulunan en önemli, kararınca kullanıldığında sağlığa yararlı iki önemli sıvı... Kıymetini bilmeliyiz.