Barok dönemin belki de en çok çalınan, dinlenen, talep gören konçertosu Kızıl Rahip lakaplı A. Vivaldi'nin “Dört Mevsim”idir. İlkbahar'la başlayıp Kış'la biten dört konçertoluk bu dizi, kemancıların “olmazsa olmaz”ları arasındadır. Şimdiye kadar canlı olarak kaç kez yerli ve yabancı solistlerden dinlediğimi anımsamıyorum! Ama 34. Uluslararası Klasik Müzik Festivali'nde 12 Nisan 2017 akşamı kemancı Valeriy Sokolov ve Ukrayna”nın Ulusal Oda Orkestrası “Kiev Solistleri”nden dinlediğim Dört Mevsim'i her zaman anımsayacağım.
Niye? Çünkü Valeriy Sokolov (d.1986), çok sağlam bir teknik ile güçlü müzikaliteye sahip bir kemancı, topluluğu dinleyiciye pek fazla hissettirmeden çok küçük hareketlerle, hâttâ bakışlarla yönetiyor.
Dört Mevsim'i de, her bölüm arasında alkışlamak derdindeki dinleyiciye mesaj verircesine, dört konçertoyu birbirine bağlayarak mükemmel bir seslendirme çıkardı. Böyle bir seslendirmeyi unutmak kolay değil.
Konser J.S. Bach'ın sıkça seslendirilen yapıtlarından biri olan Re minör İki keman İçin Konçertosu'yla başladı. Sokolov'un yanında topluluğun üyelerinden Yuri Stepin , çembaloda, bu moda ayarlanmış elektronik klavyede Olga Shadrina vardı.
Sokolov ve Olga Shadrina Viyola solisti
Ardından P. İ. Çaykovski'nin İtalya gezisi eserlerinden Floransa Anıları geldi. Burada topluluğa neden Kiev Solistleri denildiğini, birinci viyolayı çalan üyenin çok iyi tonundan ve mükemmeliyetinden anladık. Adını veremiyorum, çünkü el broşüründe üyelerin adları bulunmuyordu ama fotoğrafını koyuyorum. Yapıt mükemmel bir tınısal bütünlük ve ton birliği içinde seslendirildi.
Aradan sonra da Vivaldi Dört Mevsim geldi. Topluluk bis olarak da gene Vivaldi'nin dört keman için konçertosunu seslendirdi. Topluluk üyelerinin hepsi solist kalitesinde olmasına karşın, Sokolov'la öteki üç kemancı arasındaki tınısal güzellik farkı bu seslendirmede ortaya çıktı.
Sokolov, Sarasate ve Enescu yarışmalarının birincisi ... Londra'daki, şu anda iki Türk kızının da öğrencileri arasında bulunduğu Yehudi Menuhin Okulu'nun yüzakı mezunlarından biri. Bizim orkestraları solist olarak davet ederlerse, onun kemanından barok sonrası dönemlerden konçerto dinlemek de bir zevk olacak. Kendisi Almanya'da oturuyor ancak menecerlik şirketi İngiltere'deki Askonas Holt...
Sponsorluğunu RST şirketinin yaptığı bu konserde, dinleyicinin her arada alkışlaması, bir kadın dinleyicinin yerli yersiz “Bravo” diye bağırması, bu kaliteli topluluğun yaptığı iyi müziği dinleme zevkini zedeleyen davranışlardı. Nedense bu alkışçılar, ne sahnedeki topluluğun tepki vermemesinden, ne de bir kısım dinleyicinin onlara katılmamasından anladılar! El broşüründe de “alkış” işareti sadece bir eserin sonuna konulmuştu! Ama zaten alkışlayanların çoğu da broşüre bakan kişiler değillerdi. Böylece bir yabancı topluluk nezdinde daha dinleyici sınıfta kaldı.
Tek çare seslendirme öncesi bir görevlinin sahneye çıkıp ne yapılması ya da yapılmaması gerektiğini “sözlü” olarak dinleyiciye duyurması.
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
12 Nisan 2017