Barış için çırpınıyordu, devlet yönetimlerinin silaha harcadıkları bütçeyi aslında eğitim, sanat, sağlık için harcamaları gerektiğini bıkmadan yineliyordu oyunlarında. İktidara yandaş; çıkarcı, işbirlikçi yargı sistemiyle alay ettiği bir oyunla ülke yönetimini yabancıların gözünde küçük düşürdüğü için devlet başkanı kendisinden şikayetçi oldu, yargılandı. Ama ilginçtir ki eleştirdiği yargıçlardan adil biri tarafından suçsuz bulundu. Yazar, devlet başkanının adını oyununda bir uşağa vererek sahneye çıkarıp protesto etmekten çekinmedi, üstelik başkan en önde oyunu izlemekteyken.
Komedya yalnızca eğlence sağlamaz, toplumun beğenisini eğitmeli, ahlaki değerlerini kollamalı, siyaseten adeta danışmanlık yapmalı diyordu yazar ve savaş meraklılarının zengin ettiği silah tüccarlarına karşı kadınların da yapabileceği çok şey olduğunu belirten nefis bir oyun yazdı.*
Komediyi önemli bir politik silah olarak belirledi üstat tiyatro adamı , tiyatro eğlendirici olduğu kadar eğitici de olmalı dedi öğrencilerine. Sanatçının gözlem, deneyim ve bilgi birikimiyle toplumda bilinç oluşturması gereğiyle politik anlamda da yaşamı yorumladı: "Hükumetlerin alınyazılarını çoğu zaman silah taşıyanlar belirler" diye bir saptamada bulundu. Bu nedenle sanatın yaşamı taklit ederken olup biteni göstermek yerine olması gerekenden söz etmesini, seyircinin duyguları kadar düşüncelerini de gözden geçirmesine yardımcı olmasını önerdi. **
Devletin her yıl ödüllerle değerlendirdiği yarışmalardan birinin birincisi olan bir başka yazar, devlet- insan ilişkisini; ahlaki, felsefi, siyasi, hukuki ve insani boyutlarıyla değerlendirdiği bir oyun yazdı. Oyunun baş kahramanı olan genç kadın "ben dünyaya kin değil sevgi paylaşmaya geldim" dedi. Bir başka genç oyun kişisine de "tek kişinin yönettiği devlet devlet değildir " dedirtti yazar yazdığı replikle ve böylece barışçıl, demokratik dünya görüşünü dile getirdi . ***
Seçimle belirlenen jüri üyeleri, oyunları izleyip yarışmalarda birinci, ikinci, üçüncü olan oyunların hem sahnelenmesi hem de iyi birer para ödülü almalarını sağlarlardı. Oyunun sahnelenmesinin giderleri, oyuncuların ücretleri devlet bütçesi yanında ülkenin zenginleri tarafından oluşturulan bir fondan karşılanırdı. Oyunların eğlendirici ve eğitici olmasının dengesi aranır, yalnız eğlendirmek hoş karşılanmazdı. Çünkü tiyatronun en önemli işlevlerinden birinin; hoşlanma, haz duygularının estetik düzeyinin yükselmesine katkı sağlamak olduğuna inanılıyordu. Bu nedenle örneğin Miletos’un Zaptı isimli oyun seyirci tarafından çok beğenildiği halde güncel konularla seyirciyi boş yere heyecanlandırdığı, eğlendirdiği için yazarı para cezasına çarptırılmıştı. ****
Belediye Başkanı kente bir konservatuvar açarak müzik ve tiyatro sanatçıları yetiştirmek ve sanat kurumları kurmak gerektiğini düşündü. İlk çalışmalar için 55.000._ euro karşılığı bir bütçe ve bir bina tahsis etti ve kadro için sınav açtı. 197 Kişi başvurdu. Fransa'dan dünyaca ünlü bir yönetmen getirip uzman olarak işin başına geçirdi, ülkenin en ünlü edebiyatçılarını, çeviri ve telif oyun seçimi için göreve çağırdı. *****
Not: Birileri geçmişi özleyip ve bazı değerlerine öykünüp durunca, benim de şöyle bir geçmişe gidesim geldi.
*Aristofanes /Kral Kleon/ Lisistrata MÖ 360
** Aristoteles MÖ 360
*** Sofokles MÖ 360
****Phrynikhus MÖ 370
***** Dr. Cemil Topuzlu İstanbul 1914 -Dar-ül Bedayi/Andre Antoine