Yılların dostu Yücel Ezberci kanıma giriyor. 23 Ağustos 1921-13 Eylül 1921 arasında 22 gün süren Sakarya Meydan Savaşı alanlarında günü birlik bir bellek tazeleme gezisi yapmayı kararlaştırıyoruz. 22 günün ortalarına denk gelen 6 Eylül Çarşamba günü yola koyuluyoruz.
Güne Polatlı’nın merkezindeki Topçu ve Füze Okulu Sınıf Müzesi’nden başlamak istiyoruz. 1973 yılında açılan ve son dolaşmamızı takiben izlenimlerimizi yazdığımız müzeyi ne yazık ki ziyaret edemiyoruz. ( https://www.sanattanyansimalar.com/yazarlar/savas-sonmez/gazi-kovan-ve-polatli-topcu-fuze-okulu-muzesi/1358/ )
Okulun kapı nöbetçileri ve rütbelilerinden, müzenin artık “sivillere kapalı” olduğunu öğreniyoruz. Doğrusu, müzenin artık neden “sivillere kapalı-askerlere açık” oluşunun gerekçesini ve mantığını da anlamak isterdik.
MKE Sanayi ve Teknoloji Müzesi'ndeki "Gazi Kovan"
Oysa, MKE İmalat-ı Harbiye Atölyelerinde imal edilip, savaş sırasında 1,5 aylık süre boyunca 8 kez cepheye gönderilerek, her patlama sonrasındaki dönüşünde barutu yeniden doldurulmak suretiyle yeniden saflara sürülen “Gazi Kovan”ın öyküsünden nasıl da etkilenmiştik. Benzerine bu müzede rastladığımız “23 Rebiyülahır 1339, İnönü” tarihini taşıyan bu kovanın aslını MKE Sanayi ve Teknoloji Müzesi’nde görmek için nasıl da sabırsızlanmıştık.
Duatepe'de Metin Yurdanur'un anıt gruplarından biri.
İkinci durağımız savaş sırasında Mustafa Kemal Paşa’nın bizzat yönettiği karşı taarruz sırasında düşmandan geri alınan ilk tepe Duatepe. Ankara-Eskişehir Karayolu’nun 5 km. içerisinde yer alan “çok geniş ufuklu” Duatepe’de, “Ankara Heykeltraşı Metin Yurdanur”un yaptığı ve zaferi anlatan bir çok anıt bulunuyor. Son ziyaretimizden bu yana komplekse, zafer yıldönümlerinin kutlandığı çifte kapalı tribünlü gösteri alanı ile hayli dik ve büyükçe bir amfiteatr da eklenmiş. Ancak bu eklemelerle, eskiden çok yakında olan otopark alanı 150-200 m. kadar aşağıya alınmış. Biz “ileri orta yaşlılar” için fazla eğimli olan bu yokuşla anıtlara tırmanmak, hayli zorluyor. Tuvaletlerin suyunun kesik olması da cabası.
Kartaltepe düşman eline geçtiğinde, birliklerimizin çekildikleri Basrikale Mevzileri’ne gitmiyor, Duatepe’den izlemekle yetiniyoruz.
Düşmanın ilerlemesine “Dur” denilen yerlerde Kartaltepe’de sizi, heykeltıraş Sait Rüstem’in eseri olan, 10 metrelik kaidesiyle beraber 32 metre yüksekliğindeki Mehmetçik Anıtı karşılıyor. Anıtın arka tarafında ise, heykelin açılışının yapıldığı 6 Ağustos 2006 tarihinde “Sakarya Meydan Savaşı Panorama Müzesi” olarak temeli atılan, bu günkü adıyla “Sakarya Meydan Muharebesi ve Türk Tanıtım Müzesi” yer alıyor. İnşaat boyunca adı “savaş”tan “muharebe”ye dönüştürülüp bayağı “Türkleştirilen” 4 katlı binanın sadece “bir çeyreklik” kısmı Sakarya Meydan Savaşı’na ayrılmış. Zemin katındaki “16 Türk Devleti” sergilemesinden sonra, çoğu “devasa-yakıştırma-hamasi-imzasız-niteliksiz” tabloların arasından döne-döne çıkılan birinci katta “Osmanlı’nın Kuruluşu-Yükselmesi” işlenmiş. Bu katla birlikte bir “rehber” size eşlik ediyor. Anlattıkları bize bir şey katmayacağından onu, kendisini dinleme tahammülünü gösteren grupla baş başa bırakıyoruz.
İkinci kattaki “Fetret Dönemi ve Sonrası”nı takiben nihayet sıra, “Sakarya Meydan Savaşı”na geliyor. Bu katta yarım dairemsi bir alanda iki sıralı oturma yerlerinin karşısına, üzerinde çarpışma yerleri işaretli olan kabartma bir harita yerleştirilmiş. Bitişik salonda büyücek bir ekran karşısında sinema koltukları var. Tezgah üzerinde bir de kumanda aleti olduğuna göre herhalde ekranda bir şeyler anlatılacak/gösterilecek. Zemin katta iken bol hamasetle sulandırılıp yozlaştırılarak anlatılmaya başlananların, anlatılacak olanların teminatı olacağı ve bizi “gereceği” kaygısıyla, hiç kimseye görmelerini öneremeyeceğimiz bu müzeyi terk ediyoruz.
Malıköy İstasyonu
25 Haziran 2008’de Malıköy Tren İstasyonu Müzesi’ne dönüştürülen istasyon, son olarak 2017’deki ziyaretimizden bu yana albenisini çok yitirmiş. Oysa istasyon, savaş günlerinde bir yandan asker, erzak, hayvan ve savaş malzemesi gibi lojistik destek sevkinde çok önemli bir rol üstlendiği gibi; bir yandan da uçakların kalkıp inmesinde uçak pisti görevi gören, ayrıca revirinden hastane olarak yararlanılan çok önemli bir mekan.
Ankara-Eskişehir Karayolu’nun “Malıköy Sapağı”nda da, müzeye ulaşan 4 km.lik yol boyunca da müzeye yönlendirilmiş herhangi bir işaret levhası yok. Müze ilgilisi, metal hırsızlarının müze tabelalarını söküp hurdacılara sattıklarını söylese de, bunun “idare”nin mazereti olarak sayılamayacağı açık. Müzeyi son bir ay içinde sadece 135 kişinin gezmiş olması da, zaten “tanıtım”ının yapılamadığını gösteriyor. Öte yandan “Kurtuluş Savaşı’nın bu çok önemli binasının duvarları çatlamış. İvedilikle önlem alınıp, onarılması gerekiyor.
Günlük kısa turumuzda son durağımız Alagöz Karargah Müzesi. Karayolu’na 4 km., Malıköy Tren İstasyonu’na (halen yeni istasyon, Ankara-Polatlı banliyö trenlerince kullanılmakta) 8 km. uzaklıkta. Türkoğlu Ali Ağa’nın evi 10 Kasım 1968’de, sahibi olan aile tarafından bağışlanarak müzeye dönüştürülmüş. Mustafa Kemal Paşa’nın Fevzi Çakmak Paşa ile 12 Ağustos 1921’de birlikte gittikleri bu ev, 9 Eylül 1921 gününe kadar Sakarya Savaşı’nın karargahı olarak kullanılmış.
Müzeye tam da çatı onarımının başladığı gün gitmiş olmak, ne aksi rastlantı. Dolaşıma kapalı olan müzenin, yenilenecek kiremit öbeklerinin fonuna düşen bir fotoğrafını çekmekle yetiniyoruz.
Hasılı, 6 Eylül 2023 günlü Sakarya Meydan Savaşı alanlarının kimilerini bir daha görmek amacıyla başladığımız günü birlik turumuzdan boynu bükük ayrılıyoruz.
SAVAŞ SÖNMEZ
13 Eylül 2023, Ankara