Popülizm sadece siyasette değil, bazen sanat alanında da kendini gösterebiliyor. Bazen popülizmi siyaset, bilerek ya da bilmeyerek doğrudan sanatın içine sokabiliyor. Bu kanıya varmamın nedeni, Cumhuriyetimizin 100. yılına yaraşır bir marşın elde edilebilmesi sürecinde yaşananlar...
Sanırım askerlerin, pek çok alanda geçerli olan “ Harp başlangıcında yapılan hata, harp boyunca devam eder. Siz o harbi kazanabilirsiniz ama o hatalarla malûl olarak” sözü, burada da kendini gösteriyor.
AŞILAMAYAN 10. YIL MARŞI
Malum, yıllardır aşılamayan marş, Cemal Reşit Rey'in, edebiyat tarihimizde şiirimizin önemli isimleri Faruk Nafiz Çamlıbel ile Behçet Kemal Çağlar'ın birlikte yazdıkları söz üzerine bestelediği 10. Yıl Marşı'dır. Hep bu marş aşılmaya çalışılmış ama olmamıştır.
50. yılda Necil Kâzım Akses'in, şair Bekir Sıtkı Erdoğan'ın sözleri üzerine yazdığı marş da, güzel olmasına karşın 10. Yıl Marşı'nı aşamamış, belki genel iklimin de etkisiyle yeterince yaygınlaşmamış, tekrarlanamamıştır.
100. yıla daha üç yıl varken, İzmir Büyükşehir Belediyesi Cumhuriyete iyi bir marş kazandırmak amacıyla kolları sıvayarak, bol para ödüllü bir yarışma düzenledi:
https://www.sanattanyansimalar.com/birincilere-100-er-bin-tl-odullu-100-yil-mars-yarismasi/6093/
İyi niyetinden zerrece şüphem bulunmayan Başkan Tunç Soyer, 98. yılın Cumhuriyet Bayramı'nda 100. Yıl Marşı Şiir ve Beste Yarışmasının ilk etabı sonuçlanırken umut dolu bir konuşma yaptı. Kazananlarını törenle ve “rumuz”larıyla açıklarken şunları söylüyordu:
"İnanıyorum ki yarışmamızın ikinci aşamasında birbirinden güzel bestelerin başvurusu yapılacak ve seçici kurulumuz Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına en çok yakışacak besteyi başvurular arasından seçecek. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılını; demokrasi, özgürlükler ve adalet ile taçlandırmak için cesaretimizi hiç eksiltmeden çalışmakla mükellefiz. Bir asırdır Cumhuriyetimizin değerlerini koruyup sahip çıkan İzmir, inanıyorum ki 100’üncü yıl marşıyla ülkemizin her köşesinde umudu çoğaltacak.”
KAZANAN ŞİİRLERE NE OLDU?
Yarışmaya gönderilen 497 şiirden 40'ı şartnameye uygun olmadığı için elenmişti. Jüri üyeleri, başvurusu onaylanan eserleri uygunluk, teknik ve estetik olmak üzere üç ana başlık altında değerlendirerek 5 şiiri “kazanan” olarak belirledi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin web sitesinde sonraki adım şöyle açıklanıyordu:
“Yarışmada şiir kategorisinde ödüle değer görülen beş eserin sözleri kullanılabileceği gibi beste sahipleri kendi ya da başka bir şairin sözlerini de tercih edebilecek. Toplamda 10 eser seçilerek finale çıkacak. Yarışmanın final konseri, kazananın ilan edilmesi ve ödül töreni ise 29 Ekim 2022’de yapılacak.”
Burada doğal olarak akla, “Besteci kendi yazacağı sözleri kullanabilecek ya da başka bir şairin sözleri üzerine beste yapabilecek ise, o şiir yarışması niye düzenlendi?” sorusu geliyordu. Yarışmanın açıklanmış resmî adı da “100. Yıl Marşı Şiir ve Beste Yarışması” değil miydi?
Web sitesindeki metinde “Açıklanan şiirleri İzmir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu sanatçıları seslendirdi. Kazanan şiirler www.izmir.bel.tr internet sitesi üzerinden yayımlandı.” deniliyordu
https://kultursanat.izmir.bel.tr/Sayfalar/Etkinlik_Ayrinti.aspx?Etkinlik=cumhuriyetin-kurulusunun-100yilinda-siir-ve-beste-yarismasi (Burada şiirlere ulaşmak için verilen link çalışmıyor ve şiirlere ulaşılamıyor. 30 Nisan 2023)
Beş şiirin rumuzları da açıklanmıştı: "Zeytin", "Bu Coşkuyla", "301675", "6 yüzyıl 7", "352591". Ama bu satırları yazarken araştırdığımda, nedense sitede şiirlere ulaşmak için bulabildiğim link çalışmıyordu, belki de şiirlerin sitede gözükmesi artık istenmiyordu.
SEKSENSEKİZ BESTECİYE HÜSRAN
Ödül miktarlarının açıklanmasında da sanki, bestecileri kendi şiirlerini yazmaya veya bulmaya özendiren bir yaklaşım vardı:
“Yarışmanın ilk etabında eseri seçilen 5 şair 10 bin liralık para ödülü kazandı. Beste kategorisinde ise birinciye eğer marşın sözleri kendine aitse 200 bin lira para ödülü verecek. Marşın sözleri başka bir şaire aitse birinci seçilen besteci ile şair 200 bin lira para ödülünü paylaşacak. Yarışmanın birinci etabında seçilen 5 şiirden birinin şiirinin bestelenmesi halinde 10 bin lira para ödülü almış olan bu şaire ayrıca 90 bin lira daha para ödülü takdim edilecek. Ayrıca finale kalan 9 besteciye de 10'a bin lira mansiyon ödülü verilecek.”
Soldan ikinci Ahmet Yürür, son gelişmeleri göremeden vefat etti. Bazı jüri üyeleri de görüşlerini elektronik posta yoluyla bildirdi.
2022'nin sonbaharında İzmir'in yarışmasına 88 beste gönderildiğini ve jürinin bunlardan hiçbirini finale bile kalmaya değer bulmadığını gene belediyenin web sitesinden öğrendik:
Acaba kimdi bu 88 besteci? Islıkla beste yapmaya çalışan amatörler miydi? Kaçı konservatuvarların kompozisyon bölümü mezunuydu? Aralarında başka yarışmalar kazanmış ya da yapıtları orkestralarımız tarafından seslendirilenler, operaları sahnelenenler var mıydı? Bilemiyoruz. Doğrusu merak da ediyoruz. Ama 88'i de finale kalmaya değer bulunmamıştı! Çoğu işinin erbabı olarak tanınan isimlerden oluşan jürinin bir bildiği vardı elbette...
(Jüri ve şartname için bakınız: https://www.sanattanyansimalar.com/birincilere-100-er-bin-tl-odullu-100-yil-mars-yarismasi/6093/
SİPARİŞ NASIL YAPILDI?
İzmir Büyükşehir Belediyesi ise marştan vazgeçmedi. Bundan sonrasını gene web sitesinden ve ilgililerin yaptığı bazı paylaşımlardan öğrendik. Bir “100. Yıl Marşı” piyanist-besteci Fazıl Say'a sipariş edilmişti. Bu seçim nasıl, kim tarafından yapılmıştı? Siparişin prosedürü neydi? Bunları marşın seslendirilme ve açıklanma sürecinde kısmen öğrenebildik.
Fazıl Say'ın sosyal medyada ilk açıklamalarında sözlerin kime ait olduğu belirtilmiyordu. Acaba kendisi mi yazmıştı? Sonraki açıklamalarında ise nihayet açıkladı:
“Size ilk olarak, Marş şiirimizi sunmak istiyorum. Şair Ayten Mutlu’nun 1984 yılında yayınlanan şiir kitabındaki umut dolu “Ver Elini” şiirinin “100. YIL MARŞI” olabileceğini bir kaç ay önce düşündüm, kendisi geçen ay “100. Yıl” ile ilgili gerekli eklemelerini yaptı.”
Böylece açılan yarışmanın ilk ayağında elde edilen 5 şiirin kullanılmadığı anlaşılmış oluyordu.
Acaba niye kullanılmamıştı? Bu sorunun yanıtını da Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi Şube Müdürü Emel Akçay Özer'in açıklamalarında bulmak mümkündü:
“100. Yıl Marşı için Fazıl Say ile görüştüğümüzde kendisi bunu milletimize armağan etmek istedi. Bir şartı vardı Fazıl Say’ın, o da 100 yıl vurgusunu güzelce ifade edebileceği gönlüne göre bir eser bulmasıydı. Şimdi ülkemize eşsiz bir eser kazandıracak olmanın mutluluğu içerisindeyiz.”
Demek ki, yarışmanın ilk ayağında elde edilip 10'ar bin lira ödül parası ödenen 5 şiir, 100. yıl vurgusunu güzelce ifade edemiyordu ve Fazıl Say'ın içine sinecek, 100. yıl vurgusunu güzelce ifade edecek türde değildi. Çıkan anlam buydu.
Emel Akçay Özer kayıt sürecindeki açıklamasında şu görüşlere de yer vermişti:
“Bir eseri ilk kez seslendiriyor olmak müthiş bir şey. Bütün sürecin ilk nefesini ilk siz veriyorsunuz. Açıkçası hepimiz bir nefeste bu marşı söyleyeceğimiz günü bekliyoruz. 7’den 70’e herkesin rahatlıkla söyleyebileceği bir marş oldu.”
BESTECİNİN İÇİNE SİNEN MARŞ
Marş 230 kişilik dev bir kadro ile kayda alındıktan ve yayımlanıp ilk tepkiler gelmeye başladıktan sonra, Fazıl Say'ın açıklaması şöyleydi:
“Bu işin fikir babası İzmir Büyükşehir Belediyesi’dir. Marş yazmak kolay değil. Özellikle iyi bir şiir bulmak hiç kolay değil. Gelecek vaat eden bir şiir bulmak gerekti. Ayten Mutlu’nun ‘Ver Elini’ şiirini bulduk ve irtibata geçtik. Bu şiirden yola çıkarak bestemi ilerletmek istediğimi söyledim. 30-40 yıl önce yazılmış bir şiir olduğu için ona 100. yıl ve Atatürk konulu eklemeler yapmak gerekti. ‘Göğün mavi şimşeği Atamın gözlerinde, ‘Daha nice nice 100. yıllara’ gibi gelecekteki 100. yıllara da umutla baktığımızı gösteren cümleleri ekledik. Şiiri bu şekilde tamamlayarak bunu marş haline getirdim. Provalarımızı yapıp kaydımızı aldık. Orkestramız ve koromuz da çok iyi.”
Fazıl Say, içine sinen bir marş bestelediğini söyleyerek “Halkımızın bu marşı seveceğini düşünüyorum” diyordu ama bu düşünceden kuşku duyanların varlığını da göz ardı etmiyor olsa gerekti:
“İzmir Marşı, İstiklal Marşı, 10. Yıl Marşı olsun hepsi çok eski. Bir marşın halk tarafından sevilmesi ve söylenmesi on yıllara uzanan bir süreçtir. Kolay değildir. 2023’te tek 100. Yıl marşı benim olacak diye de bir şey yok. Pek çok proje olacaktır. Ben içime sinen bir marş besteledim ve bunu da en iyi şartlarda, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bize sağladığı imkanlarla gerçekleştirdik. İyi bir kayıt yaptık ve halkımızın da bu marşı seveceğini düşünüyorum.”
MALİYET MERAK EDİLİYOR
AASSM Müdürü Özer, Fazıl Say'ın bu marşı armağan ettiğini, yani marş için kendisine bir bedel ödenmediğini açıklamıştı. Ama yapımla ilgili tüm masrafların Belediye tarafından karşılandığı Say'ın sözlerinden anlaşılıyordu. Ancak kayıttan sonra, Say ve topluluğun açılışında marşı da seslendirdiği, ardından ise Serenad Bağcan'la kendi şarkılarını sunduğu konser için Say'ın kendisine veya şirketine bir ödeme yapılıp yapılmadığı belli değildi, en azından bizler ve halk bilmiyordu.
Tunç Soyer'in ve mensubu olduğu siyasal partinin “şeffaflık” ilkesi gereği, bu rakamlar, yani 100. Yıl Marşı bestesi, kaydı ve konserinin kaça mal olduğu kalemleriyle açıklanırsa, gerek besteleri finale layık görülmeyen 88 besteci, gerekse halkımız ve müzikseverler aydınlanmış olur.
Altı dakikayı aşan süresi olan Marşa gelince, https://www.youtube.com/watch?v=4-Cb6mgfc94 linkini tıklayarak dinleyebilirsiniz. Linklerde verdiğim yarışma şartnamesinde istenenlere uyup uymadığına bakabilirsiniz. Herhalde o şartname yarışmada kazanan çıkmayınca hükümsüz hale geldi! Videoda marşın sözleri de altyazı olarak konulmuş, böylece sözleri okuyarak anlayabilirsiniz. Bu bestenin okullarda “Lay Lay Lay” girişiyle piyano eşlikli ya da eşliksiz olarak nasıl söylenebileceğini tahayyül edebilirsiniz.
Marş üzerindeki tartışmalara gelince yazılanlar ve Fazıl Say'ın cevaplarını da okumak hakkınızdır:
https://haber.sol.org.tr/haber/gorus-fazil-sayin-100-yil-marsinda-eksik-olan-ne-372797
ÇEKMEKÖY BELEDİYESİ'NDEN BİR BAŞKA YARIŞMA
İzmir'in elini çabuk tutup şair ve bestecilere zaman tanıyarak yarışmasını erken açıklamasından sonra, 100. yıl etkinliklerinin bir kararnameyle koordinasyonuyla görevlendirilen İletişim Başkanlığı, İstanbul'un bir ilçe belediyesine destek verdi ve Çekmeköy Belediyesi de bir yarışma başlattı: https://yuzuncuyilmarsi.com/
Bu yarışmada da işin şiir evresi tamamlandı ve İstanbul AKM'de düzenlenen tam bir devlet töreni ile ilk 100 şiir sahiplerine ödülleri verildi: Resmi bilgi şöyleydi:
“Çekmeköy Belediyesi’nin Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın koordinasyonunda düzenlediği 100. Yıl Marşı Yarışması’nda ilk 100’e giren eserler, Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz’ın ev sahipliğinde Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen törenle açıklandı. Yarışmanın ilk aşaması olan şiir etabına 81 il ve 14 farklı ülkeden 2 Bin 259 şiir başvurusu alındı. Seçici kurul tarafından belirlenen 100 eser ödüllerini aldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan 100. Yıl Marşı Yarı Final programına; Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Özgül Özkan Yavuz, Vali Yardımcısı Mehmet Fatih Çiçekli, AK Parti İstanbul İl Başkan Yardımcıları Malik Ejder Batur ve Gıyasettin Gergin, İBB AK Parti Grup Başkanvekili Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu, Çekmeköy Kaymakamı Resul Çelik, Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız, Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Handan İnce Elçi, Ak Parti İlçe Başkanı Akın İlhan, Çekmeköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Burhan Bayrak, Çekmeköy Müftüsü Vehbi Akşit, belediye meclis üyeleri, muhtarlar sanat, siyaset ve iş dünyasından önemli isimler ve binlerce vatandaş katıldı.”
Çekmeköy yarışmasının jürisinde DOB Genel Müdürü tenor Murat Karahan, DT Genel Müdürü Mustafa Kurt, besteci-aranjör Garo Mafyan, Özdemir Erdoğan gibi isimler de yer alıyordu:
https://yuzuncuyilmarsi.com/secici-kurul/
Kazandığı ilan edilen şiirlere web sitesinde ulaşılabiliyordu ama tıpkı İzmir'de olduğu gibi burada da bir küçük operasyonla şiirlere ulaşım kaldırıldı. (https://yuzuncuyilmarsi.com/ Kontrol: 30 Nisan 2023)
VE İLETİŞİM BAŞKANLIĞI'NDAN BİR YARIŞMA DAHA
Acaba bunun nedeni işin esas sahibinin el koymuş olması mıydı? Çünkü Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, sanki yeni bir yarışma daha açmış gibi görünüyordu: https://www.yuzuncuyilmarsyarismasi.com/m/ Kontrol: 30 Nisan 2023)
Yarışma takvimi, İletişim Başkanlığı'nın desteğiyle Çekmeköy Belediyesi'nce düzenlenen yarışmanın şiir ayağının sonuçlanmasından sonra işlemeye başlamıştı:
(https://www.yuzuncuyilmarsyarismasi.com/Yarisma_Takvimi Kontrol 30 Nisan 2023)
Takvime göre, yarışma sonunda aranjmanı da İletişim Başkanlığı tarafından yaptırılan 100. Yıl Marşı 30 Nisan 2023 günü kamuoyuna açıklanacaktı. Jüri gizli tutuluyordu, şartnamede şöyle deniliyordu: “ Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı 100. Yıl Marşı Yarışması jürisi, tekli sayıdan oluşmaktadır. Jüri üyeleri, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından belirlenmiştir.”
Çekmeköy Belediyesi'nin sitesinde beste ödül töreni için “Daha sonra duyurulacaktır” ibaresi yer alıyor. İletişim Başkanlığı, takviminde 30 Nisan 2023 demesine karşın, saat 17.00'ye kadar herhangi bir açıklama yapmadı.
İletişim Başkanlığı destekli Çekmeköy yarışması ile İletişim Başkanlığı'nın kendi yarışması birbiriyle bağlantılı mı? Hangisini kimler kazandı? Kimler dereceye girdi? Jüride kimler olduğu yarışma sonucu ilanından sonra açıklanacak mı?
Görmek, öğrenmek için bekliyoruz.
DİĞER MARŞLAR
Bu ilginç süreçler sürüp giderken Cumhuriyetin 100. Yılı için, kendileri çalışma yapıp marş yazanlar da oldu. Meraklısı verdiğim linklerden ulaşıp dinleyebilir:
Ataol Behramoğlu- 100. Yıl Marşı: https://www.youtube.com/watch?v=2E_NL9QaPJg
Erol Evgin- 100 Yılda Yüz Akıyla: https://www.youtube.com/watch?v=V0oNaQcni3E
Ayşim Dolgun Ildız- Bin Asır : https://www.youtube.com/watch?v=yLkFaRKlgZ4
Neşe Aydınlar- Cumhuriyet 100. Yıl Marşı: https://www.youtube.com/watch?v=rpxSm6CiDU4
ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN
(Not. Bugün 3 Mayıs 2023, ancak İletişim Başkanlığı sitesinde bu konuda herhangi bir hareket bulunmamaktadır.)
Bu yazı KONSER ARKASI Dergisinin Mayıs 2023 Sayısında yayımlanmıştır. Derginin tümü için:
https://konserarkasi.com/dergi/konser-arkasi-mayis-2023-sayisi/