Evet efendim, yazımızın başlığı, konusunu ve içeriğini de açıklıyor. Müzik tarihinin icraları en çok kayda alınan orkestra şefi kimdir? Şüphesiz soru böyle sorulduğu zaman, potansiyel adayların isimleri geçiveriyor gözümüzün önünden…
Macar asıllı büyük şef Antal Dorati’nin adı çıkmıştı ve üstad yaşadığı dönemde en çok kaydedilen şeflerden biri olarak bilinirdi. Dorati’nin çok geniş bir repertuardan, değişik firmalar için uzun yaşam dönemi boyunca yaptığı ve CD olarak mevcut kayıtlar, gerçekten de 100’lerle ifade edilebilecek düzeydeydi.
Hâlâ aramızda olan ve nadiren de olsa kayıtlar yapmaya devam eden Estonya asıllı şef Neeme Järvi de, kesinlikle potansiyel adaylardan biri olarak görünüyor. Stüdyodaki rahatlığıyla ünlü olan Järvi, çok geniş bir repertuarı, başta Chandos ve Deutsche Grammophon firmaları için olmak üzere kayda almıştı. Onun günümüzde CD olarak mevcut kayıtları da ancak 100’lü rakamlarla ifade edilebilecektir.
Çok kayıt yapan şefler arasında, değişik dönemlerden Colin Davis’ten Bernard Haitink’e, Kirill Kondraşin’den Neville Marriner’e, Claudio Abbado’dan Georg Solti’ye çok sayıda isim de geliveriyor aklımıza.
Ama sevgili okurlarımız, bu şefler kayıt sayısı itibariyle 1908-1989 yılları arasında yaşamış olan Avusturyalı şef Herbert von Karajan’la baş edebilirler mi, hiç sanmıyoruz. Aktif müzik yaşamı çok uzun bir zaman aralığına yayılan Karajan, esas olarak kayıtlarını müzik endüstrisinin kaptan köşkü olarak nitelenen Deutsche Grammophon firması için yapmıştı. Ama sanatçının özellikle EMI ve DECCA firmaları için yaptığı çok sayıda kayıt da bulunuyor. Karajan’ın kayıtlarının çok olduğunu elbette görür, bilir, bu kayıtları edinir ve dinlerdik. Ama iki firmanın toplu Karajan kayıtlarının boyutları, gerçekten yıllar içerisinde tüm gelişmeleri takip etmeye çalışan bizi bile şaşırttı desek yeridir.
Sanatçının ikinci kayıt firması olarak nitelenebilecek olan EMI, zaten 2008 yılında Karajan’ın kendileri için yaptığı tüm kayıtları iki toplu edisyon olarak yayınlamıştı. Bunlardan orkestral kayıtları içeren sette 88, opera ve vokal kayıtları içeren sette 72 CD, yani iki sette toplam olarak 160 CD bulunmaktaydı.
Deutsche Grammophon ise 2012 yılında Karajan’ın bütün kayıtlarını, kayıt dönemlerini esas alan bir sistematikle toplu edisyonlar biçiminde yayınlamaya başladı. 82 CD’lik “Karajan 1960’lar” setini, gene 82 CD’lik “Karajan 1970’ler” seti izledi. Son olarak yayınlanan 78 CD’lik “Karajan 1980’ler” seti ile üç kutu halinde yayınlanmış olan kayıtların toplamı 242 CD’ye ulaştı.
Karajan’ın henüz yayınlanmamış olan opera kayıtları bu setlerde yer almıyor ve onların ayrıca yayınlanmasını bekliyoruz. Şu durumda bile, EMI’ın 160 CD’lik iki seti ile Deutsche Grammophon’un 242 CD’lik üç seti bir arada düşünüldüğünde, 402 rakamına ulaşıyoruz ki; buna ne Dorati, ne Järvi ne de diğer şefler dayanabilir. Efendim şimdi yazımızın başlığındaki soıruyu cevaplandırıyor ve diyoruz ki, müzik tarihinin en çok kayda alınan orkestra şefi, Herbert von Karajan’dır.
Elbette tüm bu değerlendirmelerimiz kayıtların niceliğine ilişkindir ve nicelik her şey değildir. Ayrıca tartışmamız gerekli bir konu, bu kayıtların müzikal kaliteleridir. Bir de, genel olarak müzisyenlerin, özel olarak ise orkestra şeflerinin kayıt sayıları üzerinde etkili olan faktörler nelerdir, onu tartışmak icap eder. Bu önemli konuları ve Karajan’ın kayıtlarını bu açıdan değerlendirmeyi, ilerideki yazılarımıza bırakalım. Ama o zamana kadar da boş durmayalım ve edinebildiğimiz Karajan kayıtlarını ve kusursuz orkestral icraları dinlemeye devam edelim efendim!..